sahiri yazar profili

sahiri kapak fotoğrafı
sahiri profil fotoğrafı
rozet
karma: 5129 tanım: 624 başlık: 139 takipçi: 23

son tanımları | başucu eserleri


6 kelimelik hikayeler

atmaya çalıştığım her adım geriye doğruymuş.
devamını gör...

tespit

sabitleme, ispat etme. tespiti yapılan şey artık ispat edilmiştir sabit bir olgu haline gelmiştir. kalıcılaşmıştır.
devamını gör...

tişört

t şeklinde olduğu için t-shirt denmiştir
devamını gör...

şifreli bir mesaj bırak

8neb9yq2hxdlxj4+qmtcq6x+nın1wrdmqsxzp8hzfb47cs/x4ju5y0o9khztnvzqy4regogmok/tznbjti4hnwl3xzvjnljejdızh3/rxrecnasg4ah6unu0o5jq3t9qgduvu0wsoqqvmgw8vvr6qq==

decrypt s,
devamını gör...

faşizmin estetiği

italyan sinemasında 2.dünya savaşından sonra eleştirilere konu olan estetik
devamını gör...

yerdeniz

senin tarçın dudaklarına kalmadım ki yolcuyum
başka yıldızdayım, kendi mıntıkamda kolcuyum
yoksa ölü mü doğdun sen yerdeniz?
salt yaralardan bir ceset gibi çatladı sırtındaki kabuk
oysa gideceği yolu bilirmiş tabut
anlat, nasıl vazgeçer yaşamak kendinden böyle çabuk?
devamını gör...

flood

sel basması
devamını gör...

"

saniyeyi göstermek içinde kullanılır daha çok enlem boylam gibi coğrafi koordinatları belirtirken.
devamını gör...

lobya

anadolu ağızlarında hala fasulye anlamında kullanılan bir kelimedir. azerbaycan türkçesinde yunanca ve antik yunancada, farsçada,pencapçada,peştucada,urducada,özbekçede, tacikçede ,aramicede, hintçede,ermenicede ,gürcücede ve arapçadada kullanılan/kullanılmış bir kelimedir. diğer bir çok ortadoğu ve kafkas dilinde de mevcut bir kelimedir. nihai kaynağı akadcanın asur lehçesidir(lu-ub-sar/luppu) ona da sümerceden geçmiş bir kelimedir. sümercede aslen "cowpea" yani börülce için kullanılmıştır ve lu-ub² /lub/ formundadır. bu kelimenin kök anlamı kese,torba anlamına gelir börülceye şekli yüzünden verilmiştir.

asurca botanik sözlüğünde ilgili madde
devamını gör...

hasret

özlem değildir. özlem duyulur , hasret ise çekilir ne de olsa. özlem duyunca uzak kalırsınız koşullar uygun değildir, zamanı değildir ama giderilebilen bir histir sanki; ihtimali vardır, olacağını bilirsiniz ama sizi aceleye sürükler bazen de bunu dinleyip zaten olacak şeyi örneğin memleketi görmeyi daha erken bir tarihte yapmayı planlarsınız.

lakin hasret, çekilir; çekilmelidir de çünkü başka bir alternatifi yoktur, ederi bulunmaz. hasret hasar almaktır, hasarın çoğuludur sonuçta. kavuşamayacağınız, ulaşamayacağınız, varıp kurtulamayacağınız bir vaziyettir. bazen durum böyleyken de insan özlem duyar, ama durumun böyle olduğunu kabullenebildiği zaman asıl o zaman umut kavramı da çürüyeceğinden; sadece bu durumdan gittikçe hasar alır, yani hasret çeker
devamını gör...

ne zamandan beri iyi değilsiniz sorusu

en son kendimi gerçek anlamda iyi hissettiğim dönem ecevit dsp'nin genel başkanlığına yeni getirilmişti seçim olmuş aynı zamanda da behice boran ardindan da adile naşitin vefat ettiği sonbahar ve kış başlarına kadar olan vakitti
devamını gör...

tezkiye

aklama, arındırma demektir ve zekat vermek anlamında kullanılır. tezkiye, zekatın masdarı görevindedir zekat veren kişi de bu vesileyle mallarını arındırmış olur.
devamını gör...

tevdi

tevdi,veda hepsi aynı kökten. wdع kökünden. mevduat da aynı kökten ve bırakılan, teslim ve emanet edilmiş olan demek.
devamını gör...

sitar

geleneksel bir çalgı, ismi farsça ve üç tel anlamına geliyor. si,se üç demek. tar ise tel, saç teline de tar denilir.
devamını gör...

tarumar

tar saç demektir farsça, sitar üç telli çalgı, se üç demek. taramak fiili de bu kelimeden geliyor, tarak ise taramaya yarayan alet.
mar ise yılan demek ama aslı büklüm. tar û mar ise saç gibi büklüm büklüm birbirine girmiş, karışmış yani darmadağın halde.
devamını gör...

zomzom

iri taneli, birden sağanak veren yağmura denir; en azından ben hatay'da o anlamda karşılaştım bu kelimeyle. sözlüklerde ise daha çok sis anlamı dile getiriliyor.
devamını gör...

baham

endonezya'da bir yarımadada konuşulan bir papua dilidir. konuşanı aşırı az. zaten bu ginelerde, endonezya civarında böyle bölgesel dil sayısı çok fazladır. sadece papua yeni gine de yaşayan 700+ dil vardır. tabi büyük bir çoğunluğu bir kaç bin konuşucusu bile olmayan yerel diller.
devamını gör...

figan

feryat û figan, afgan. afgan ismi için iki görüşten biri de bu figanla aynı kökten çığlık, ağlayiş anlamında olduğu orta soğdça əfɣaːn alıntı olduğunu söylüyorlar. bunun orta farsça eşdeğeri ab'xwa:n veya 'bxwan oluyor buradaki anlamı çağırmak, to call, ağlamak yine. daha da kurcalasak kürtçede çıkıyor karşımıza kürtçede okumak xwandin fiili. kökü xwan- yani o in/în/dîn/din mastar, bu xwan fiili farsçada da xân- şeklinde ama onunda asıl manası to call, yani çağırmak. daha temel hali hwanh* sözcüğü iranî dillerde seslenmek, ses demek. 'bxwan yani abxwan yani afgan'a dönecek olursak bi- ön eki emir veya geniş zaman edatı olan kiptir kürtçede ve bu ab' , b' ise bunun eski bir versiyonu. yani afgan demek: bixwin,bixwan,bwan,ab'xwan seslenen; çağıran, feryat figan eden demek oluyor. he bir diğer görüş ise zamanında afganistan'da konuşulmuş eski bir dil olan yabancıların bactrian dediği iranî bir dilde abaga(uzak yer, uzak mekan)+ ana(ırk,topluluk) birleşiminden abagana=uzak ülkeden insanlar demek olduğunu söylüyorlar. ama bu dil o çevrede konuşulmuş, ve afgan o çevrenin adı; millet niye kendi kendine uzak ülkenin insanları desin. ayrıca yazılı bir destekleyicisi yok ikincil iddiaya dair.
devamını gör...

kubat

çanakkaleyle yozgattan tutun içele kadar yurdun 4 yanında kubat,gubat,gobut,gobit,gobat,kobat şeklinde kullanılmakta olan kelime. isim olarak kullanımı şehnameden geliyor hükümdar keykubat'tan ayriyeten 3 tane anadolu selçuklu hükümdarı bu adı taşımıştır.
ama kaba, şekilsiz anlamı şu ekmek çeşiti olan gobit ile aynı kökene dayanıyor. ekmeğin adı ermeniceden geliyor(?), ermenice sözcüğün kökeni belirsiz ama bir diğer anlamı sert ve şekilsiz. çevre dillere kelimeyi bu anlamıyla da aktarmış üstelik. ekmek anlamıyla bağlam kurmaya çalışanlar da olmuş. rasanen gibileri ise kutadgu biligde geçen sert,kaba anlamındaki karahanlı türkçesi döneminde kullanılmış olan koptak kelimesini örnek göstererek ermenice savı reddetmiştir. ama kelime orta ermenicede de geçmektedir yağlı sert ekmek anlamında. gürcücede 14.yy'da sert hamur işleri anlamında kaydediliyor kelime. kısaca mesele epey karışık ama sonuç olarak türkçe'ye gobit ekmeği(en azından ismi, yoksa ekmeğin kendisi çok eskiden yunanlar tarafından da anadolu medeniyetleri tarafından da yapılan klasik bir ekmek çeşidi) hemşinliler vasıtasıyla gelmiş olduğu fazlasıyla aşikâr bana kalırsa.
devamını gör...

bad-ı sabah

seher yeli diyede geçer, divan şiirinde sık kullanılır. sabahın erken saatlerindeki o hafif, okşayıcı ve bir o kadar da latif rüzgar.


gevherî'nin bir şiirinden parça;


bad-ı saba efendime gidersen
ol güneş yüzlüye var selam eyle
sevap kazanırsın hizmet edersen
aman karşısında dur selam eyle

devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim