tayini ağrı dağına çıkan ornitorenk yazar profili

yahu neden böyle bir kadın olamaz gibi davranılmış. gayet damak tadı olan bir kadındır. sadece rafine zevkleri olan kadınlar kokoreç ve işkembenin kıymetini bilir.* bolcaaa sirke ve sarımsaksız zaten o işkembe çorbası eksiktir.

şey derkenn!

ohaaa beni unutmuşsunuz olm. bıyıklarım bile var.

sanırım kimsenin sahip olduklarına haset etmeyen, kendi hayatıyla barışık, kadınlar için özellikle güzel bir kadın gördüğünde güzel diyebilen, iyi şeyleri takdir edebilen yazarlardan bahsediliyor. kısacası kıskanç olmayan, öz güvenli insanlar diyor. çoğunuzla alakası bile yok sjsj ama az da olsa böyle insanlar var mı var.

takip edip, gördüğüm kadarıyla fıstık gibi bir yazar tanesi.

bakımlıyım, sporumu düzenli yaparım. bahsi geçen üniversiteler olmasa da iyi eğitimliyim, müzik yeteneğim yok ama yazmada iyiyim, çok fazla seyahat ettim. kritelerin sadece erkek olması kısmını karşılamıyorum umarım sorun olmaz.* ben sizi gördüm,beğendim; değerlendirmek isterseniz telefon numaram 053 djdj

katillerinin yetişkin gibi yargılaması gerekiyor. pırıl pırıl bir çocuğu sırf kıskançlık yüzünden öldürdüler. bu kötülüğü aklım almıyordu sonrasındaki utanmazlığı görünce o neymiş dedirtti.

#3502051 popüler olanı sevmemek gibi belirtileri olan dehb türü keşfetmiş bilim insanı sjdjdjd sendekini keşfetmek için ilim sahibi olmaya gerek yok. evet, bir bozukluğa sahipsin ama bu dehb değil. daha çok düşük öz güveni saklamak için tam tersi gibi davranıyorlar. ben tanı koymak istemiyorum ama durumunu herkes anlıyor.

hala concerta ile ilgili bir geri dönüş gelmedi. dehb için etkinliği kanıtlanmamış ve çözüm olmadığını düşündüğüm neurofeedback tedavisi var. dehb diye gidersin yanlış öğrenilmiş, olumsuz davranış ve tutumlarını olumluya çevirip geri dönersin. onlu yaşlarda dehb yüzünden düz yolda yürüyemeyip düşen çocukların sıkıntılarını havalı duruyor diye kullanmayı bırak. artık herkes böyle bir bozukluğa sahip olmadığını biliyor başka bir şey dene.

abi bu nasıl ortam? dertler bahane ayıplar şahane gibi olmuş.

(bkz: tünelin ucu bombok bir yere çıkıyor)

bir dostlarımızla geleceğiz fitnesidir. oyuna gelmeyin kardeşlerim. sevin, sevilin. safları sıklaştırın. büyük oyunu görün yeğenlerim!

(bkz: sevgilimin kokusu)

kimse bu kadar yoksunluk çekmemeli...

ee yani diye cevap verilmesi elzemdir.

yine herkes haşin ve gaddarca hatta hunharca sevişiyor dediğim başlık.*

evrimini tamamlamamış pipişlerimiz bilem var. ben biraz da uzunum, bu açıdan bir buçuk erkeğim. mesela bu kokoreç biriminde üç çeyrek demektir. özetle üç çeyrek kokoreç çek abi bize djdj iyi başladık sonda yine bozduk ya.

genelde kuver ve servis ücreti şeklinde geliyor. yani işletme sahibi ekmek, birkaç küçük ikram, işletmenin çatal bıçağı gibi giderleri çaktırmadan size ödetmesidir. servis için bahşiş vermeme ihtimalinize karşı peşinen sizden alıp çalışanlara aktardığını iddia edenler de var ama sonuç olarak yasal değil itiraz hakkımız var. ben ödeyip geçiyorum lakin geri almanın mümkün olduğunu duymuştum.

nasıl ki birileri ile birlikte olmak doğalsa aksi de doğaldır. böyle şeyler tercih meselesidir. adam inançları gereği tek kadınla birlikte olmak isteyebilir ya da demiseksüeldir ve henüz kimseyi sevmemiştir. bakire/bakir olmak da olmamak kadar normaldir. amerikan pastası filminde yaşamıyoruz; bu yüzden de kimsenin ç.kü bizim meselemiz olmamalı.

dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna sahip olduğunu iddia ediyor. bu bozukluk kırmızı reçeteli ilaç temini ile kontrol altında tutuluyor. inek, çiçek, böcek gibi concerta ile bir sırıtıp poz verirse bu konuda kendisinden özür dileyeceğim ama hiç zannetmiyorum. bazı şeylerle ilgili insanlara yanlış bilgiler vermeyi bırak. bu bozukluk senin çakma imajından çok daha önemli bir konu.

yani güzele bakmak sevaptır sözü nereden geliyor sizce? hangi zihniyetler neleri düşünüyor bilemiyoruz. kaldı ki mini etek giymeseniz de sapık her yerde sapık yine bakıyor. ayrıca giyenin sizin moda anlayışınız ve mevsimsel kabül onay makamlarınız pek de umrunda değildir diye düşünüyorum. namusun iması en başta kadından geliyor. biz bu toplumu nasıl eğitiriz hiç bilmiyorum.

bahçeli'nin bahsettiği hans bu adam olabilir mi?