türkçe adı: cennetin kapısında
2015 yılında izleyici ile buluşan michael polish yönetmenliğinde bir dram filmidir.
don piper, araba kazası sonucu hayatını kaybeder. ancak imkasız denilen bir şey gerçekleşir. bir buçuk saat sonra dünyaya tekrardan gözlerini açar ve ölü kaldığı süre boyunca cenneti gördüğünü söylemektedir.
imdb: 4.8
2015 yılında izleyici ile buluşan michael polish yönetmenliğinde bir dram filmidir.
don piper, araba kazası sonucu hayatını kaybeder. ancak imkasız denilen bir şey gerçekleşir. bir buçuk saat sonra dünyaya tekrardan gözlerini açar ve ölü kaldığı süre boyunca cenneti gördüğünü söylemektedir.
imdb: 4.8
yönetmen:
michael polish
oyuncular:
kate bosworth
hayden christensen
hudson meek
bobby batson
elizabeth hunter
michael polish
oyuncular:
kate bosworth
hayden christensen
hudson meek
bobby batson
elizabeth hunter
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "yagami light" tarafından 04.12.2022 00:01 tarihinde açılmıştır.
1.
ben ettim siz etmeyin diyerekten başlığını açmaya karar verdiğim film. önümde binlerce seçenek varken "hadi bugün imdb puanı düşük bir film izleyeyim" dedim ve bu filme rastladım.
olay cennette geçmiyor. film boyunca cennetten max 3 dakika falan bahsediliyor. don isimli bir adamın gerçek hayatta başına geldiğini iddia ettiği bir olayı konu alıyor. karakterimiz bir vaiz. yeni bir kilise kurmak niyetiyle texas'tan ayrılıp başka bir kilise kurucusu abimizi ziyarete gidiyor. genç girişimciler toplantısı gibi bir şey. sonrasında dönüş yolunda felaket yağmur yağdığı için kaza yapıyor. o sırada nabzını kontrol ediyorlar ve hayatta değil. adli tabibin gelmesi bekleniyor vs derken 90 dakika geçiyor. sonra yoldan geçen bir adam ısrarla arabaya girip don için dua etmek istediğini söylüyor. dua ederken fark ediyor ki hayatta. hemen hastaneye kaldırılıyor. vücudunda birçok parçalı kırık mevcut. en ciddi durumda olanlar da sol kolu ve bacağı. neyse ki iç kanama, beyin travması gibi durumlar oluşmamış. bu süreçte eşi, çocukları, arkadaşları ona destek olmak istiyor ama sürekli onları uzaklaştırmaya çalışıyor. tedaviyi reddediyor. tanrıya neden kendisini cennete alıp dünyaya geri gönderdiğini soruyor.
derken zamanla iyileşiyor. artık hastaneden çıkabilir. çıkıyor da. bu sırada en yakın arkadaşına öldüğünü düşündüğü o 90 dakikada cennete gittiğini anlatıyor. sonra eşine sonra kiliseye. herkese bunu anlatıyor ve kendisiyle benzer durumdaki insanlara onları anlayacak tek kişinin kendisi olduğunu söyleyip umut vermeyi bir nevi hayatının amacı haline getiriyor. yanılmıyorsam bu konuşmayı yaklaşık 3000 kilisede yapmış. yıllar boyunca ulaşabileceği kadar insana ulaşmış.
hikayenin ilgimi çeken tek kısmı tedavi süreciydi. o konuda epey gerçekçi ilerlemişlerdi. ama onun dışında güzel işlenmediğini düşünüyorum. örneğin adam günlerce hastanede kaldı, hatta ilk günler yüzü yara bere doluydu, tıraş edemezlerdi ve asla sakalı uzamadı. sanırım filmi 2 günde falan çektiler. anlayamadığım bir şekilde bariz bir mc donalds reklamı vardı, rahatsız ediciydi. eşini güçlü, soğukkanlı bir kadın gibi göstermeye çalışırken dozu tutturamadıkları için ilk 50 dk adamı aldatıyor zannettim. çocuklar gram etkilenmedi. acaba fazla gerçekçiydi de ben mi anlamayadım lan?
yagami izlemeyin diyor fakat karar sizindir.
olay cennette geçmiyor. film boyunca cennetten max 3 dakika falan bahsediliyor. don isimli bir adamın gerçek hayatta başına geldiğini iddia ettiği bir olayı konu alıyor. karakterimiz bir vaiz. yeni bir kilise kurmak niyetiyle texas'tan ayrılıp başka bir kilise kurucusu abimizi ziyarete gidiyor. genç girişimciler toplantısı gibi bir şey. sonrasında dönüş yolunda felaket yağmur yağdığı için kaza yapıyor. o sırada nabzını kontrol ediyorlar ve hayatta değil. adli tabibin gelmesi bekleniyor vs derken 90 dakika geçiyor. sonra yoldan geçen bir adam ısrarla arabaya girip don için dua etmek istediğini söylüyor. dua ederken fark ediyor ki hayatta. hemen hastaneye kaldırılıyor. vücudunda birçok parçalı kırık mevcut. en ciddi durumda olanlar da sol kolu ve bacağı. neyse ki iç kanama, beyin travması gibi durumlar oluşmamış. bu süreçte eşi, çocukları, arkadaşları ona destek olmak istiyor ama sürekli onları uzaklaştırmaya çalışıyor. tedaviyi reddediyor. tanrıya neden kendisini cennete alıp dünyaya geri gönderdiğini soruyor.
derken zamanla iyileşiyor. artık hastaneden çıkabilir. çıkıyor da. bu sırada en yakın arkadaşına öldüğünü düşündüğü o 90 dakikada cennete gittiğini anlatıyor. sonra eşine sonra kiliseye. herkese bunu anlatıyor ve kendisiyle benzer durumdaki insanlara onları anlayacak tek kişinin kendisi olduğunu söyleyip umut vermeyi bir nevi hayatının amacı haline getiriyor. yanılmıyorsam bu konuşmayı yaklaşık 3000 kilisede yapmış. yıllar boyunca ulaşabileceği kadar insana ulaşmış.
hikayenin ilgimi çeken tek kısmı tedavi süreciydi. o konuda epey gerçekçi ilerlemişlerdi. ama onun dışında güzel işlenmediğini düşünüyorum. örneğin adam günlerce hastanede kaldı, hatta ilk günler yüzü yara bere doluydu, tıraş edemezlerdi ve asla sakalı uzamadı. sanırım filmi 2 günde falan çektiler. anlayamadığım bir şekilde bariz bir mc donalds reklamı vardı, rahatsız ediciydi. eşini güçlü, soğukkanlı bir kadın gibi göstermeye çalışırken dozu tutturamadıkları için ilk 50 dk adamı aldatıyor zannettim. çocuklar gram etkilenmedi. acaba fazla gerçekçiydi de ben mi anlamayadım lan?
yagami izlemeyin diyor fakat karar sizindir.
devamını gör...