adaletin temeli kısasa kısastır
başlık "rosadolujoe" tarafından 13.03.2021 02:22 tarihinde açılmıştır.
1.
kendini modern, çağdaş olarak tanımlayan insanları ve "hangi çağda yaşıyoruz?" diyenleri bir kenara bırakırsak adaletin temeli kısasa kısastır. çünkü insan bir durum veya bir fiil başına gelmeden onu kolay kolay anlayamaz.
olgunluk dediğimiz şey zaten anlamışlıklardan oluşan tecrübeler değil midir?
bu yüzden karşıdakine zorla empati yaptırmak (kısasa kısas) adaletin temelini oluşturur.
mesela suçundan pişman olmayan birisi 30 yıl içerde yatsa ne olacak?
bir hayvan tecavüzcüsüne 3000 tl para cezası vermek adalet mi?
olgunluk dediğimiz şey zaten anlamışlıklardan oluşan tecrübeler değil midir?
bu yüzden karşıdakine zorla empati yaptırmak (kısasa kısas) adaletin temelini oluşturur.
mesela suçundan pişman olmayan birisi 30 yıl içerde yatsa ne olacak?
bir hayvan tecavüzcüsüne 3000 tl para cezası vermek adalet mi?
devamını gör...
2.
kısasta sizin için hayat vardır, ey akıl sahipleri, umulur ki sakınırsınız.” (bakara, 2/178-179).
kısas yoluyla bir katili, bir caniyi öldürmek nice katillerin kalbine korku salacak, nice masum kurtulacaktır belki de.
"hiçbir insan ne yaparsa yapsın öldürülemez" diye felsefe yapanlar, kısasa karşı duranlar kendi kızını, oğlunu öldüren, tecavüz edene karşı da aynı felsefeyi yapabilirler mi?
günümüzde tecavüzden sonra öldürme, işkence ederek öldürme, boşanmak isteyen eşi sokak ortasında delik deşik ederek öldürme gibi vakalar günden güne artmakta. bu katiller az bir ceza alarak aramıza karışmaktalar. bunlara dur demek için kısas şart.
kısas yoluyla bir katili, bir caniyi öldürmek nice katillerin kalbine korku salacak, nice masum kurtulacaktır belki de.
"hiçbir insan ne yaparsa yapsın öldürülemez" diye felsefe yapanlar, kısasa karşı duranlar kendi kızını, oğlunu öldüren, tecavüz edene karşı da aynı felsefeyi yapabilirler mi?
günümüzde tecavüzden sonra öldürme, işkence ederek öldürme, boşanmak isteyen eşi sokak ortasında delik deşik ederek öldürme gibi vakalar günden güne artmakta. bu katiller az bir ceza alarak aramıza karışmaktalar. bunlara dur demek için kısas şart.
devamını gör...
3.
ceza denilen durum caydırıcı değilse ceza değildir. insanlar suç işlemekten korkmuyor. insanlar, insan katletmekten, tabiatı ve hayvanları katletmekten korkmuyor.
ceza dediğimiz şey suçluyu bir hücreye tıkıp domuz gibi semirtmek değildir.
üç öğün yemek vermek, hastalandığında tedavi etmek arada bir avluya çıkarıp hava aldırmak, çarşafını yorganını temizce yıkayıp mis gibi yatırmak ceza vermek değildir!
insan hakları neden hep yaşayanlar için geçerlidir?
katledilmiş bir insanın hakkı ne olacak diye sorarlar adama?
o insanın yaşama hakkının elinden alınmasının cezası bir hapishanede domuz gibi semirtilmekmidir?
insan yeterince korkarsa şayet çekinir suç işlemekten. korkmayan bir insan herşeyi yapar. insanlar bilecek ben bunu yaparsan biterim, ölürüm vs.. diyecek. diyecek ki geri dursun, yapmasın, yapmaktan vazgeçsin.
ceza dediğimiz şey suçluyu bir hücreye tıkıp domuz gibi semirtmek değildir.
üç öğün yemek vermek, hastalandığında tedavi etmek arada bir avluya çıkarıp hava aldırmak, çarşafını yorganını temizce yıkayıp mis gibi yatırmak ceza vermek değildir!
insan hakları neden hep yaşayanlar için geçerlidir?
katledilmiş bir insanın hakkı ne olacak diye sorarlar adama?
o insanın yaşama hakkının elinden alınmasının cezası bir hapishanede domuz gibi semirtilmekmidir?
insan yeterince korkarsa şayet çekinir suç işlemekten. korkmayan bir insan herşeyi yapar. insanlar bilecek ben bunu yaparsan biterim, ölürüm vs.. diyecek. diyecek ki geri dursun, yapmasın, yapmaktan vazgeçsin.
devamını gör...
4.
kısasa kısas usulü adaletin temeli değildir çünkü sadece sonuca odaklanır. birini öldürmek her durumda aynı değildir. kasten adam öldürmek evet kısası gerektirir belki ama kardeşinizi öldüren adamın kardeşi yoksa ne olacak.
devamını gör...
5.
kısasa kısas ilkelliği adalet değil, ilkel bir birbirine zarar verme yarışıdır. adaletin, suç ve suçluyu azaltma yok etme kaygısı olmalıdır. eski roma'da temelleri atılan modern hukuk anlayışının amacı da budur. dünyada gelişmiş, ileri toplumlar da bu anlayışı haklı çıkarmıştır.
ki aslında aslolan, yasalar ya da sistem de değil, yargıçlar ve yargıçları yanıltamayı engelleyebilecek bağımsız, tarafsız eşit yargılama düzenidir.
tarafsız uluslararası veriler, eğitimli, örgütlü, gelişmiş ileri avrupa ülkelerindeki suç, suçlu sayıları ve yargıya toplumsal güvenin, allahın adaletini uyguladııkları iddiasındakilerden bin kat daha iyidir. ilkel ve geri toplum yöneticilerinin bile, sıkıştıklarında kaçıp sığınmaya çalıştığı ülkelerin de bunlar oluşu zaten gerçeği göstermektedir.
ki aslında aslolan, yasalar ya da sistem de değil, yargıçlar ve yargıçları yanıltamayı engelleyebilecek bağımsız, tarafsız eşit yargılama düzenidir.
tarafsız uluslararası veriler, eğitimli, örgütlü, gelişmiş ileri avrupa ülkelerindeki suç, suçlu sayıları ve yargıya toplumsal güvenin, allahın adaletini uyguladııkları iddiasındakilerden bin kat daha iyidir. ilkel ve geri toplum yöneticilerinin bile, sıkıştıklarında kaçıp sığınmaya çalıştığı ülkelerin de bunlar oluşu zaten gerçeği göstermektedir.
devamını gör...
6.
7.
sözde medeni ülkelerde suçlu sayısındaki azlığın sebebi suçlulara verilen ceza değil, toplumun refah düzeyidir. zaten en ufak bir ekonomik sorunda çıkan olaylar bunu göstermektedir. yine sözde medeni avrupa’nın kabul ettiği tek cezai* uygulama hapistir.* biz de aihs’e bağlı olduğumuz için doğal olarak bizim için de bu böyledir. yani bir mağazaya girip birini öldürüp birkaç kişiye tecavüz edip bir de 500 bin tl’lik mal çalsanız alacağınız ceza en fazla ağırlaştırılmış müebbet hapistir. avrupa geçmişinde çok fazla adaletsiz idama sahne olduğu için bunu seçmiştir. ancak görüldüğü üzere hiçbir adaletli tarafı yoktur. kaldı ki işin tuhaflığını göstermek için ağır örnek verdim ama daha hafif bir suçta kısa bir hapis cezası alıp çıkmaktadır. hatta bazı suç tiplerinde ceza para cezasına dönüştürülebilmektedir ki zenginlerin işine gelmektedir. bu durumun da herhangi bir adaletli tarafı yoktur.
son olarak cezalandırma; kişiyi ıslah etme, suçta ve adalette denge, toplumun huzuru koruma gibi ilkeleri sağlamalıdır ki hapisle bunun neredeyse hiçbiri sağlanmamaktadır.* sadece şunu söyleyebilirim islam hukukunun en çok başvurduğu cezalandırma tipi kısas olmadığı gibi temeli de değildir.
son olarak cezalandırma; kişiyi ıslah etme, suçta ve adalette denge, toplumun huzuru koruma gibi ilkeleri sağlamalıdır ki hapisle bunun neredeyse hiçbiri sağlanmamaktadır.* sadece şunu söyleyebilirim islam hukukunun en çok başvurduğu cezalandırma tipi kısas olmadığı gibi temeli de değildir.
devamını gör...
8.
bu kısas uygulanan toplumlarda, köleye köle, efendiye efendi, dişiye dişi kuralı da vardır.
kısas toplumunun seviyesi bu yani.
gerçi kızılay başkanı'nın kızı onlara göre köle statüsünde birini katlettiği için hiçbir bedel ödememesi onlara normal gelmiş olabilir.
kısas toplumunun seviyesi bu yani.
gerçi kızılay başkanı'nın kızı onlara göre köle statüsünde birini katlettiği için hiçbir bedel ödememesi onlara normal gelmiş olabilir.
devamını gör...
9.
yanlış bir başlık olmuş.
"kısas'a kısas" düşüncesini ortadan kaldırmak amacıyla, adalet ve hukuk; devlet rejiminin göbeğine yerleştirilmiştir. laik düzen içerisinde, "senden alınan'a denk bir alım yapmak" kültürü bulunmaz. aslında bunun devletin veya sosyal yapının içerisinde olmamasının dışında, dini anlamda da onaylanan bir davranış değildir.
"sen benim kolumu aldın, bende seninkini alıyorum"
"sen benim kardeşimi öldürdün, bende seninkini"
"sen benim evimi yaktın, bende seninkini.."
düşünsenize? böyle bir saçmalık sadece kısır bir döngüdür. ne zaman son bulabilir bu? olayın 2 tarafını oluşturan herkes ölene ve soyadları işlevsiz kalana kadar. boşuna filmlerin/ dizilerin repliklerinde geçmiyor;
" ikimizin soyuda kuruyana kadar bu dava devam edecek."
tanıdık geldi mi?
bazen soyad ve soy kurusa da yetmiyor.. bu sefer uzaktan akrabalar bu saçmalığı devam ettiriyorlar.. dıdımın dıdısının dıdısı hesabı.. yani insanların öfke duygusu, kini ve öldürme güdüsü bir kere fitillendi mi zor..
yani görüldüğü üzere bu işin bir sonu yok. adaletle hiç alakası yok. aksine ağır ceza mahkemesi ( hakimler, savcılar, avukatlar) böyle davaları baya sever ve bu davaların celseleri de hayli uzun sürer. aklınızda olsun. :)
"kısas'a kısas" düşüncesini ortadan kaldırmak amacıyla, adalet ve hukuk; devlet rejiminin göbeğine yerleştirilmiştir. laik düzen içerisinde, "senden alınan'a denk bir alım yapmak" kültürü bulunmaz. aslında bunun devletin veya sosyal yapının içerisinde olmamasının dışında, dini anlamda da onaylanan bir davranış değildir.
"sen benim kolumu aldın, bende seninkini alıyorum"
"sen benim kardeşimi öldürdün, bende seninkini"
"sen benim evimi yaktın, bende seninkini.."
düşünsenize? böyle bir saçmalık sadece kısır bir döngüdür. ne zaman son bulabilir bu? olayın 2 tarafını oluşturan herkes ölene ve soyadları işlevsiz kalana kadar. boşuna filmlerin/ dizilerin repliklerinde geçmiyor;
" ikimizin soyuda kuruyana kadar bu dava devam edecek."
tanıdık geldi mi?
bazen soyad ve soy kurusa da yetmiyor.. bu sefer uzaktan akrabalar bu saçmalığı devam ettiriyorlar.. dıdımın dıdısının dıdısı hesabı.. yani insanların öfke duygusu, kini ve öldürme güdüsü bir kere fitillendi mi zor..
yani görüldüğü üzere bu işin bir sonu yok. adaletle hiç alakası yok. aksine ağır ceza mahkemesi ( hakimler, savcılar, avukatlar) böyle davaları baya sever ve bu davaların celseleri de hayli uzun sürer. aklınızda olsun. :)
devamını gör...
10.
arkadaşlar islam hukukunda erkeğe erkek, dişiye dişi ve köleye köle gibi keskin ayrım yok.
ayrıca kısas kadı kararı ve devlet eliyle uygulanır. bu sebeple kan davasına dönüşmez. zaten bunun için devlet ek tedbir alabilir.
ayrıca kısas kadı kararı ve devlet eliyle uygulanır. bu sebeple kan davasına dönüşmez. zaten bunun için devlet ek tedbir alabilir.
devamını gör...
11.
şeriatı şirin göstermeye çalışanların uydurduğu saçmalıktan öte değil. bir erkeğe dört kadın verirken adil olmayan şeriat adaletten mi bahsediyor.
şuanki ceza sistemine atıfta bulunuluyor da kanunları elinde tutanlar o çok sevdiğiniz şeriatın edebiyatını yapan çok sevdiğiniz şeriatçının atadığı yandaşlar genellikle. alın bakın apoyla görüşüyor lideriniz, şeriatınız buna ne diyor. çok sevilen osmanlı'da o şeriat padişahlara falan hiç böyle cezalar vermiş mi yoksa hep güçlüden yana mı. sakın padişahlar hiç hata yapmadı ki demeyin komik olur, zira inancınıza göre peygamber bile kusursuz değil. kardeşlerini boğduran padişaha işlemiyor sanırım şeriat kuralları. kadı karar verecekmiş, kadıyı kim denetleyecek. padişaha kim höt diyebildi. aralarında al gülüm ver gülüm çevirip birbirlerine göz yumup milleti öttürsünler dimi.
tanrı insanı yaratırken kötülüğe engel olmamış, yeri geldiğinde olaylara müdahale ederken genellikle çoğuna etmiyor, sözde sonsuz merhametli ama burda insanlara birbirini japon filmlerindeki gibi doğrama emri veriyor. ve en iyi sistem bu. çok mantıklı çok tutarlı gerçekten.
bir dine dayalı adalet olmaz. her konuda din kalıbına girmekten kurtulup ahlaklı olmayı bir öğrensek bu kadar ihtiyacımız kalmayacak zaten. refah seviyesi yüksek, ahlaki olarak gelişmiş ülkelerde suç oranları kaç. ne kadar ihtiyaçları kalıyor milletin kolunu bacağını kesmeye.
şuanki ceza sistemine atıfta bulunuluyor da kanunları elinde tutanlar o çok sevdiğiniz şeriatın edebiyatını yapan çok sevdiğiniz şeriatçının atadığı yandaşlar genellikle. alın bakın apoyla görüşüyor lideriniz, şeriatınız buna ne diyor. çok sevilen osmanlı'da o şeriat padişahlara falan hiç böyle cezalar vermiş mi yoksa hep güçlüden yana mı. sakın padişahlar hiç hata yapmadı ki demeyin komik olur, zira inancınıza göre peygamber bile kusursuz değil. kardeşlerini boğduran padişaha işlemiyor sanırım şeriat kuralları. kadı karar verecekmiş, kadıyı kim denetleyecek. padişaha kim höt diyebildi. aralarında al gülüm ver gülüm çevirip birbirlerine göz yumup milleti öttürsünler dimi.
tanrı insanı yaratırken kötülüğe engel olmamış, yeri geldiğinde olaylara müdahale ederken genellikle çoğuna etmiyor, sözde sonsuz merhametli ama burda insanlara birbirini japon filmlerindeki gibi doğrama emri veriyor. ve en iyi sistem bu. çok mantıklı çok tutarlı gerçekten.
bir dine dayalı adalet olmaz. her konuda din kalıbına girmekten kurtulup ahlaklı olmayı bir öğrensek bu kadar ihtiyacımız kalmayacak zaten. refah seviyesi yüksek, ahlaki olarak gelişmiş ülkelerde suç oranları kaç. ne kadar ihtiyaçları kalıyor milletin kolunu bacağını kesmeye.
devamını gör...
12.
cok aci 1 baslik harbiden.
millet daha kısasın ne oldugunu bilmeden kisasi elestirmis.
bide sorsam hepiniz kafanizi kitaplardan kaldirmayan cok sosyal ve entel insanlarsinizdir.
kardesi oldurulenin kardesi oldurulmez, bu kisas degildir.
kardesi oldurulenin kardesini kim oldurmusse o oldurulur.
kisas x'i x oldurdu diye x'i oldurmek degildir. hısım benzerligi kisas dogurmaz, kisas suc benzerligidir.
yani sen benim amcamin elini kestin diye amcanin elini kesicem degil,
sen benim amcamin elini kestin diye senin elini kesicemdir.
not 1: sizin ben entelliginizi yiyeyim.
not 2: kisasta hayat var, aksini iddia eden libostur.
hadi eyw.
millet daha kısasın ne oldugunu bilmeden kisasi elestirmis.
bide sorsam hepiniz kafanizi kitaplardan kaldirmayan cok sosyal ve entel insanlarsinizdir.
kardesi oldurulenin kardesi oldurulmez, bu kisas degildir.
kardesi oldurulenin kardesini kim oldurmusse o oldurulur.
kisas x'i x oldurdu diye x'i oldurmek degildir. hısım benzerligi kisas dogurmaz, kisas suc benzerligidir.
yani sen benim amcamin elini kestin diye amcanin elini kesicem degil,
sen benim amcamin elini kestin diye senin elini kesicemdir.
not 1: sizin ben entelliginizi yiyeyim.
not 2: kisasta hayat var, aksini iddia eden libostur.
hadi eyw.
devamını gör...
13.
"adaletin, suç ve suçluyu azaltma yok etme kaygısı olmalıdır." demiş yazar.
ben de diyorum ki: kısas tam da bunun için var. mesela hırsızlık yapanın kolunun kesildiğini gören insanlar hırsızlığa teşebbüs edebilir mi?
ben de diyorum ki: kısas tam da bunun için var. mesela hırsızlık yapanın kolunun kesildiğini gören insanlar hırsızlığa teşebbüs edebilir mi?
devamını gör...
14.
o bina ilk depremde yıkılır.
devamını gör...
15.
(bkz: hoş döndün ortaçağ)
kabilelerde öfkesi ve acısı dinmeyen bireylerin beklentilerini merkeze koyan bir adalet sistemi oluşturulduğunda kısas olgusuna ulaşılıyor. eski tip modern devletler halk ile doğrudan vatandaşlık sözleşmesi yapmadıkları için, kontrolünü yapıp yönettiği kısas tarzı uygulamalar yüzünden doğrudan bir zarar görmüyordu. halk derebeyinin malıydı ve insanların birbirlerine kıyıp durmaları onun sorunuydu. krallara yakın halk kesimi de bu tür halklardan devşirildiği için tıpkı onlar gibi yönetilmişlerdir.
günümüz medeni hukuku (suistimal edilsin-edilmesin) ceza sistemi içerisinde toplumsal çıkar-zarar hesabı yapmak zorundadır. kölelik vb. uygulamaların, tabakalı toplumların politikalarının genel olarak ortadan kaldırılması ve vatandaşlık temelli ekonomik sözleşmelerin herkes ile eşit şekilde yapılması üzerine kurulu bir ticaret ekonomi-politikası kısas tipi sistemleri dışlar.
günümüzde adalet artık dünyadaki herkesi ilgilendiren bir meseledir. sadece doğrudan maddi ya da manevi kaybı olan kişi ve grupların beklentileri yeterli olamıyor hesaplamalar için.
kabilelerde öfkesi ve acısı dinmeyen bireylerin beklentilerini merkeze koyan bir adalet sistemi oluşturulduğunda kısas olgusuna ulaşılıyor. eski tip modern devletler halk ile doğrudan vatandaşlık sözleşmesi yapmadıkları için, kontrolünü yapıp yönettiği kısas tarzı uygulamalar yüzünden doğrudan bir zarar görmüyordu. halk derebeyinin malıydı ve insanların birbirlerine kıyıp durmaları onun sorunuydu. krallara yakın halk kesimi de bu tür halklardan devşirildiği için tıpkı onlar gibi yönetilmişlerdir.
günümüz medeni hukuku (suistimal edilsin-edilmesin) ceza sistemi içerisinde toplumsal çıkar-zarar hesabı yapmak zorundadır. kölelik vb. uygulamaların, tabakalı toplumların politikalarının genel olarak ortadan kaldırılması ve vatandaşlık temelli ekonomik sözleşmelerin herkes ile eşit şekilde yapılması üzerine kurulu bir ticaret ekonomi-politikası kısas tipi sistemleri dışlar.
günümüzde adalet artık dünyadaki herkesi ilgilendiren bir meseledir. sadece doğrudan maddi ya da manevi kaybı olan kişi ve grupların beklentileri yeterli olamıyor hesaplamalar için.
devamını gör...
16.
hayır değildir çünkü kısas, bakara suresi 178. ayet'te geçtiği gibi denginle yapılır: hüre hür, köleye köle, zengine zengin vs. yani burada; efendi, kölesini dövse kölesi ona kısas yapamaz. işte çifte sıtandart. hani nerede adalet? daha bunun ulu'l-emre itaati var.
günümüzde kölelik ve kadın-erkek eşitsizliği kaldırıldığına göre semitik bir gelenek olan kısasın bir anlamı kalmamıştır. kısasta hayat değil, felaket vardır.
günümüzde kölelik ve kadın-erkek eşitsizliği kaldırıldığına göre semitik bir gelenek olan kısasın bir anlamı kalmamıştır. kısasta hayat değil, felaket vardır.
devamını gör...
"adaletin temeli kısasa kısastır" ile benzer başlıklar
kısasa kısas
25