adana’ya gidip suşi yemeyi tercih etmek

oldu mu şimdi diye sorulması gereken tip. şarkıda bile geçiyor. adanaya gidek mi, kebabından yiyek mi? diye.

adanadan yapılıyorsa, yanında tablacı salatası varsa, yağlanmış tırnak pide de veriyorlarsa neden olmasın?*

edilebilir. adanalılar her gün adana yemiyor. gastronomimiz geniştir.

artisliktir. bilerek artis yazdım. çünkü, bunu artistlikle alakası yok.*

bunun bir ötesini de yaşamıştım. bir önceki işimde beraber çalıştığım adamlardan biri, güzel sayılabilecek bir restorantta, en alengirli, bilmem kaç gün bekletilmiş, özel işlemden geçen eti isteyip, "bu ne ya etiniz hiç iyi değil" diye artislik yapmıştı. insanlar gayet kibar şekilde, o şöyle iyi, böyle güzel ama beğenmediyseniz, değiştirelim dediler. istediği başka bir şeyi getirdiler. ona da artislik yapıp aç kalktı oradan. beğenmediği şeylerin ikisini de, masadaki diğer insanlar bayıla bayıla yemişti. bir de, bu hareketleri, misafir olarak götürüldüğü, burasının eti iyidir denen, insanların düzenli gittiği, tanındığı mekanda yaptı. sanki, vedat milor bana p.z.v..k.

2022'de portakal çiçeği festivali başlamadan 1 gün önce kazım büfe'ye çok yakın bir yerde yemistik, daha doğrusu yer gibi yapmıştım. neredeyse hiç yemedim diye bana hesap da odetmediler 3 kadın, 2 erkek. aynı gün hayvan gibi yağmur yağmıştı, o deri montumu bir daha giyemedim. ramazan başlıyor diye mart'ta yaparlarsa olacağı bu.