1.
bir yaşar kemal kitabıdır.
ustadır arı, baldaki tuz ve ağacın çürüğü yaşar kemal'in altmışlı ve yetmişli yıllarda yazdığı gazete, dergi yazıları, konferansları ve söyleşilerden oluşan kitaplarıdır.
ben yazarların kurgu eserlerini çok severim. bir yazarın romanlarını okumak, hele de öykülerini okumak benim için büyük bir keyfitir. ama sevdiğim bir yazarın kurgu dışı eserlerini okumak o yazarı daha iyi, daha derinlemesine ve daha yakından tanımamı sağladığı için benim için çok ayrı bir yere sahiptir.
bu kitaplarda da okur yaşar kemal'i daha iyi tanıyor ve eserlerinde yapmaya çalıştıklarını daha iyi anlıyor. kitap boyunca, özellikle erdal öz'le yapılan söyleşilerde, yazar edebi derdinden uzun uzun bahseder ve bazı kitapları ile ilgili okurun çok işine yarayacak ufak bilgiler verir.
kitabı okurken büyük usta yaşar kemal'in bu toprakları ne kadar çok sevdiğini de daha iyi anladım. sadece insanları değil, dağını, toprağını, deresini ırmağını da çok seviyordu yaşar kemal bu ülkenin.
yaşar kemal'de o güzel atlardan birine binip gittiğine göre dünya biraz daha yalnız artık.
ustadır arı, baldaki tuz ve ağacın çürüğü yaşar kemal'in altmışlı ve yetmişli yıllarda yazdığı gazete, dergi yazıları, konferansları ve söyleşilerden oluşan kitaplarıdır.
ben yazarların kurgu eserlerini çok severim. bir yazarın romanlarını okumak, hele de öykülerini okumak benim için büyük bir keyfitir. ama sevdiğim bir yazarın kurgu dışı eserlerini okumak o yazarı daha iyi, daha derinlemesine ve daha yakından tanımamı sağladığı için benim için çok ayrı bir yere sahiptir.
bu kitaplarda da okur yaşar kemal'i daha iyi tanıyor ve eserlerinde yapmaya çalıştıklarını daha iyi anlıyor. kitap boyunca, özellikle erdal öz'le yapılan söyleşilerde, yazar edebi derdinden uzun uzun bahseder ve bazı kitapları ile ilgili okurun çok işine yarayacak ufak bilgiler verir.
kitabı okurken büyük usta yaşar kemal'in bu toprakları ne kadar çok sevdiğini de daha iyi anladım. sadece insanları değil, dağını, toprağını, deresini ırmağını da çok seviyordu yaşar kemal bu ülkenin.
yaşar kemal'de o güzel atlardan birine binip gittiğine göre dünya biraz daha yalnız artık.
devamını gör...