#final yapan diziler
türkçe adı: agatha christie'nin poirot'su
edward bennett ve renny rye gibi yönetmenlerin bulunduğu yapım, 1989-2013 yılları arasında gösterime girmiş olan suç ve drama dizisidir. dizide, her türlü vakanın içinde bulunan ünlü dedektif hercule poirot ve ekip arkadaşlarının yaşadığı maceralar anlatılmaktadır.
imdb: 8.6
edward bennett ve renny rye gibi yönetmenlerin bulunduğu yapım, 1989-2013 yılları arasında gösterime girmiş olan suç ve drama dizisidir. dizide, her türlü vakanın içinde bulunan ünlü dedektif hercule poirot ve ekip arkadaşlarının yaşadığı maceralar anlatılmaktadır.
imdb: 8.6
yönetmenler:
edward bennett
renny rye
oyuncular :
david suchet
philip jackson
hugh fraser
pauline moran
zoe wanamaker
emily blunt
michael fassbender
edward bennett
renny rye
oyuncular :
david suchet
philip jackson
hugh fraser
pauline moran
zoe wanamaker
emily blunt
michael fassbender
*bafta ödülleri (1990) - en iyi makyaj [hilary martin, christine cant, roseann samuel] / en iyi kostüm tasarımı [linda mattock] / en iyi grafik tasarımı [pat gavin] / en iyi orijinal televizyon müziği [christopher gunning]
*çevrimiçi film ve televizyon derneği ödülleri (2015) - bir sinema filminde veya mini dizide en iyi erkek oyuncu [david suchet]
*çevrimiçi film ve televizyon derneği ödülleri (2015) - bir sinema filminde veya mini dizide en iyi erkek oyuncu [david suchet]
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "orsalesta anafor" tarafından 06.09.2021 21:32 tarihinde açılmıştır.
1.
david suchet ile şaha kalkan olağanüstü bir dizi. müthiş bir oyunculuk sergilemiş. insan resmen hayranlık içinde izliyor. diziyi uzun süredir sindire sindire izledim, bitmesin diye. ama maalesef bitti. ilk defa bir karakteri bu kadar özleyeceğim. adam resmen hercule poirot karakteri ile bir olmuş.
agatha christie konusuna değinmiyorum zaten. hikayeleri muhteşem. bir çok bölümde, dizinin sonunda resmen dumur oluyorsunuz. bir çoğunda ise nasıl yani moduna girip, hayranlıkla diziye şapka çıkarıyorsunuz.
pek tabii hercule poirot'un zekası ve olayları zekice çözmesi de, dizinin en kilit noktalarından birisi.
ama dizide şöyle bir sıkıntı var;
dizinin ilk sezonları ortalama 50 dk idi. sonra 1.30 saat oldu. 1.30 saat olduğu bir çok bölüm gereksiz ayrıntılar ile dolu olduğu için bazen seyir zevkini düşürüyordu. ama sonra bunu son sezonlarda toparlıyorlar ve bu seferde "aa bitti mi " diyorsunuz.
dizinin finali ise belkide dizi finalleri arasında en iyisi, çarpıcı olanı ve bir o kadar şaşırtıcı idi. açıkçası ilk izlerken kafanıza oturmuyor ama sonra düşününce vay be, doğru aslında diyorsunuz.
zira;
----- tekrar edeyim, bundan sonra ağır spoiler var. öyle böyle değil---------
poirot'un ölmesini az da olsa bekliyor olsak da yine de ölünde insan yediremedi. hele dizinin başında o çaresiz hallerini görünce, içim kıyıldı. hatta ölünce, acaba yine mi ayak yapıyor, bak finalde kesin çıkar dedim ama olmadı. bunu da harika bağlıyorlar zaten. olay orada kopuyor zaten.
poirot bildiğin cinayet işliyor. sineği bile incitemeyen adam, çatır çatır cinayet işliyor. üstelik bunu tasarlayıp yapıyor. aslında karaktere ve dizini temeline tamamen ters ve zıt bir olay. izleyince nasıl yani diyorsunuz. o an saçma geliyor, yediremiyorsunuz. zira katilleri avlayan, onları azarlayan, bunun devasa bir suç olduğunu dikte eden adam çatır çatır adam öldürüyor.
anca bunu da güzel bağlıyorlar. zaten ilacını içmeyip, diyetini ödüyor ve ölüyor. ama hepsinden öte adam şeytanın teki, yaşamaya devam etse zibilyon insanı öldürecek diyor. ben zaten öleceğim, bari onu da öpeyim diye işi bitiriyor.
dediğim gibi final güzel idi, bir dizi için en keskin final. ama karakter ve dizi geneli babında, poirot denen dünya tatlısı abimizin cinayet işlemesi ister istemez bir türlü kafama oturmuyor. lan bildiğin soğuk kanlı katil gibi öldürdü aahaha.
ayrıca hastings ve japp karakterlerini de unutmamak lazım. harika idiler. hele hasting. bu 3'lünün aralarındaki diyaloglar, geyikler ve birbirlerine laf sokmalarını cidden özleyeceğim.
keşke böyle diziler hep gelse ama artık pek gelmiyor. cidden çok güzeldi. izlemeyen varsa kesin izlesin. oyunculuk olsun, zeka dolu kurgu ve senaryo olsun her şey var. izlerken katil kim ulan diye izleyip, genelde ters köşe oluyorsunuz ve poirot'un katili bulma metotlarına ve zekasına hayran kalıyorsunuz.
agatha christie konusuna değinmiyorum zaten. hikayeleri muhteşem. bir çok bölümde, dizinin sonunda resmen dumur oluyorsunuz. bir çoğunda ise nasıl yani moduna girip, hayranlıkla diziye şapka çıkarıyorsunuz.
pek tabii hercule poirot'un zekası ve olayları zekice çözmesi de, dizinin en kilit noktalarından birisi.
ama dizide şöyle bir sıkıntı var;
dizinin ilk sezonları ortalama 50 dk idi. sonra 1.30 saat oldu. 1.30 saat olduğu bir çok bölüm gereksiz ayrıntılar ile dolu olduğu için bazen seyir zevkini düşürüyordu. ama sonra bunu son sezonlarda toparlıyorlar ve bu seferde "aa bitti mi " diyorsunuz.
dizinin finali ise belkide dizi finalleri arasında en iyisi, çarpıcı olanı ve bir o kadar şaşırtıcı idi. açıkçası ilk izlerken kafanıza oturmuyor ama sonra düşününce vay be, doğru aslında diyorsunuz.
zira;
----- tekrar edeyim, bundan sonra ağır spoiler var. öyle böyle değil---------
poirot'un ölmesini az da olsa bekliyor olsak da yine de ölünde insan yediremedi. hele dizinin başında o çaresiz hallerini görünce, içim kıyıldı. hatta ölünce, acaba yine mi ayak yapıyor, bak finalde kesin çıkar dedim ama olmadı. bunu da harika bağlıyorlar zaten. olay orada kopuyor zaten.
poirot bildiğin cinayet işliyor. sineği bile incitemeyen adam, çatır çatır cinayet işliyor. üstelik bunu tasarlayıp yapıyor. aslında karaktere ve dizini temeline tamamen ters ve zıt bir olay. izleyince nasıl yani diyorsunuz. o an saçma geliyor, yediremiyorsunuz. zira katilleri avlayan, onları azarlayan, bunun devasa bir suç olduğunu dikte eden adam çatır çatır adam öldürüyor.
anca bunu da güzel bağlıyorlar. zaten ilacını içmeyip, diyetini ödüyor ve ölüyor. ama hepsinden öte adam şeytanın teki, yaşamaya devam etse zibilyon insanı öldürecek diyor. ben zaten öleceğim, bari onu da öpeyim diye işi bitiriyor.
dediğim gibi final güzel idi, bir dizi için en keskin final. ama karakter ve dizi geneli babında, poirot denen dünya tatlısı abimizin cinayet işlemesi ister istemez bir türlü kafama oturmuyor. lan bildiğin soğuk kanlı katil gibi öldürdü aahaha.
ayrıca hastings ve japp karakterlerini de unutmamak lazım. harika idiler. hele hasting. bu 3'lünün aralarındaki diyaloglar, geyikler ve birbirlerine laf sokmalarını cidden özleyeceğim.
keşke böyle diziler hep gelse ama artık pek gelmiyor. cidden çok güzeldi. izlemeyen varsa kesin izlesin. oyunculuk olsun, zeka dolu kurgu ve senaryo olsun her şey var. izlerken katil kim ulan diye izleyip, genelde ters köşe oluyorsunuz ve poirot'un katili bulma metotlarına ve zekasına hayran kalıyorsunuz.
devamını gör...
2.
bu tür polisiyenin pek meraklısı olmadığım için yeni başladım. mesela marple var onu 2. bölümde bıraktım sarmadı. ama bu dizi beni baya sardı. farkında olmadan girdap gibi içine çekiyor yahu. henüz ilk sezonunu bitirdim ama iyi baya iyi. rodos'ta geçen bölüm çok güzeldi. poirot'nun aksanına ve küçük gri hücrelerine hastayım.
devamını gör...