agnes obel

danimarkalı , karizmatik bir endama sahip piyanist, şarkıcı.
sesiyle gecelerinize eşlik eder ve sevişir sizinle. fısılda sesini kulağıma kadın, şarkıların ve sen bir lütufsun.
ıt's happening again her dinlediğimde işle evet işle ruhuma demekten kendimi alamıyorum.
diğer şaheserleri ;
the curse
riverside
familiar
dorian

minimal neoklasik müzik akımının başarılı temsilcilerinden biri. şarkıları bünyemde sisli bir gece imajı uyandırır.

agnes obel 5 saat aralıksız konuşsa sesimi çıkarmadan dinlerim.

uyku yapıyor arkadaş.

revenge dizisinde bolca şarkısı duyulan, şahsen riverside ve avenue şarkılarını sevdiğim yabancı sanatçı.

bugünlerde dinlemek için gayet uygun bir parçası "september song"u şiddetle tavsiye ediyorum.

fuel to fire
parçasıyla kalbimin bir köşesinde yer edinmiş muazzam dinlendirici bir tarzı olan piyanist. spotify dinleme geçmişimde her sene birinci sıraya yerleşir

lirikal anlamda sapir-whorf hipotezinin bana kalırsa en zarif kanıtı olan danimarka doğumlu sanatçı/büyücü.

ana dili ingilizce olmadığı için yazdığı ingilizce şarkılarda o kadar ilginç betimlemeler, o kadar eşsiz bağlantılar kullanıyor ki ister istemez dil farkını düşünmeye başlıyor insan. sözlerdeki bu farklılık müziğindeki mistik ton ve sesindeki buğu ile birleşince tanımda bahsettiğim büyü etkisi ortaya çıkıyor.

yağmurlu bir günde, dikkat dağıtan unsurların olmadığı bir ortamda kendisini dinlemek şu sefil varlığımda* birkaç kademe yükseldiğimi hissettiren nadide zevklerden birisi. bu muazzam tecrübeyi hiç denememiş olanları denemeye davet ediyor, hatta daha da şımarıp bunu sunacak birkaç link bırakıyorum:

buradan kendisinin bazı şarkılarına, buradan da içinde olduğunuz ortama dair kendinizi kandırmanıza yardım edecek bir siteye erişebilirsiniz.

ben mi? ben ruhsar gibi gerçek yağmurun yağmasını bekliyorum.