1.
insanı sinir eden, kişinin içine girebilen bildiğin isinlanabilen matrix'te bir kişiydi. kötü adamdı.
devamını gör...
2.
neo'nun sonunu getirdiği ajan.
devamını gör...
3.
merovingian ile kendisi filmdeki favorilerimdir.
devamını gör...
4.
insani sinir eden bir çeşit varlık. evet.
devamını gör...
5.
kendi yetmezmiş gibi bir de bölünerek çoğalıyordu şerefsiz.
devamını gör...
6.
aslında kendisi gerçek devrimcidir, neo değil. ajan smith matrix'i yok etmeye çalışan bir virüstür. neo ise makinelerin yazdığı bir antivirüs. tabii ne neo bunun farkındadır ne de aslında başka bir simülasyonda olup gerçek hayatta olduğunu zanneden insanlar.
devamını gör...
7.
ne olursa olsun saygısından taviz vermeyen değişik bir karakterdi.
devamını gör...
8.
hak iddia eden bir programdır.idolümdür.
işte maksat izleyeni memnun etmek ya o kadar eline fırsat geçti de neo'yu gebertmedi.*
madem 4. film gelecek keşke simith galib olsaydı oradan devam etselerdi.
işte maksat izleyeni memnun etmek ya o kadar eline fırsat geçti de neo'yu gebertmedi.*
madem 4. film gelecek keşke simith galib olsaydı oradan devam etselerdi.
devamını gör...
9.
hugo weaving'in efsane haline gelmiş rollerinden biridir.
devamını gör...
10.
her oyuncunun canlandıramayacağı,hugo
weawing'in altından başarıyla kalktığı karakter.
weawing'in altından başarıyla kalktığı karakter.
devamını gör...
11.
acın acımızdır yazılım kardeş, saygı duyduğum bir yazılım abi(ler)dir kendileri.
devamını gör...
12.
onun bakış açısıyla baktığımızda kötü bir kişi olmadığını ve sadece özgürlüğünü istediğini söyleyebiliriz. ayrıca amacı morpheus ile aynıydı matrix'i yok etmek. morpheus ile çalışması gereken asıl kişi aslinda neo değil smith olmasi gerekirdi. morpheus neo'nun matrix'i yok etmesini istiyordu ancak neo sadece matrix'de barışı sağladı ve matrix'i yok edemedi. smith'e böyle bir şans verilseydi matrix'i yok edebileceğini düşünüyordum. fakat kahin'in tuzağını anlamasına rağmen duygularının esiri oldu ve neo'yu kopyalamak istedi.
aslinda smith doğru söylüyordu insanlar bir virüs gibi kendilerini çoğaltıyordu. kendisi de ayni hataya düştü ve insansı duygulara yenildi. zaten matrix filmiyle biraz ilgilendiyseniz bir çok forumda ve yabancı sitelerde de asil seçilmiş kişinin smith olabileceğine dair teoriler var.
amacı kendine göre mantıklıydi ve neo'nun neden böyle davrandığını anlamlandıramiyordu. bu yüzden empati yaptığımızda bu filmde iyi adamın smith kötü adamın neo olduğunu düşünebiliriz. tabi bunların hepsi teori o yüzden bu doğru bu yanlış diyemeyiz.
ajan smith: neden, bay anderson neden? neden, neden, neden? bunu neden yapıyorsun? niye? ayağa kalkmak niye? kavga etmek niye? inandığın şeyler için kavga ettiğini mi sanıyorsun? sağ kalmadan öte bir şeyler için mi? bana söyleyebilir misin, biliyor musun? özgürlük mü? gerçek mi? belki de barış ya da sevgi olabilir mi? yanılsamalar bay anderson, algılamada aldanmalar… herhangi bir anlama ya da amacı olmayan bir varoluşu ümitsizce haklı göstermeye uğraşan zayıf insan zekâsının ürettiği geçici kuruntular ve bunların hepsi de matrix kadar yapay. zaten, sevgi gibi zavallı bir kavramı insan zekâsı icat edebilir. bunu görebilirsin bay anderson, artık bunu anlaman gerek! kazanamazsın! kavga etmen boşuna! neden, bay anderson neden? niye inat ediyorsun?
neo: çünkü bu benim seçimim.
aslinda smith doğru söylüyordu insanlar bir virüs gibi kendilerini çoğaltıyordu. kendisi de ayni hataya düştü ve insansı duygulara yenildi. zaten matrix filmiyle biraz ilgilendiyseniz bir çok forumda ve yabancı sitelerde de asil seçilmiş kişinin smith olabileceğine dair teoriler var.
amacı kendine göre mantıklıydi ve neo'nun neden böyle davrandığını anlamlandıramiyordu. bu yüzden empati yaptığımızda bu filmde iyi adamın smith kötü adamın neo olduğunu düşünebiliriz. tabi bunların hepsi teori o yüzden bu doğru bu yanlış diyemeyiz.
ajan smith: neden, bay anderson neden? neden, neden, neden? bunu neden yapıyorsun? niye? ayağa kalkmak niye? kavga etmek niye? inandığın şeyler için kavga ettiğini mi sanıyorsun? sağ kalmadan öte bir şeyler için mi? bana söyleyebilir misin, biliyor musun? özgürlük mü? gerçek mi? belki de barış ya da sevgi olabilir mi? yanılsamalar bay anderson, algılamada aldanmalar… herhangi bir anlama ya da amacı olmayan bir varoluşu ümitsizce haklı göstermeye uğraşan zayıf insan zekâsının ürettiği geçici kuruntular ve bunların hepsi de matrix kadar yapay. zaten, sevgi gibi zavallı bir kavramı insan zekâsı icat edebilir. bunu görebilirsin bay anderson, artık bunu anlaman gerek! kazanamazsın! kavga etmen boşuna! neden, bay anderson neden? niye inat ediyorsun?
neo: çünkü bu benim seçimim.
devamını gör...
13.
matrix 4 ü izledim gayet güzeldi
devamını gör...