lucian yazar profili

lucian kapak fotoğrafı
lucian profil fotoğrafı
rozet
karma: 1166 tanım: 163 başlık: 11 takipçi: 15

son tanımları


aldatmak

güven mefhumunun bir numaralı düşmanı, yalanın en büyük dostu 21. yüzyıl hobisi. a'dan z'ye hayatımızın her köşesine sinmiş, işlemiş ve sıradanlaşmış vaziyette. heyhat; ticaret, alışveriş, iş, aşk, arkadaş, aile gibi her türlü kavramın inine girmiştir. panzehir için geç olduğunu düşünüyorum. çünkü han sarhoş hancı sarhoş.
devamını gör...

kendine bir söz ver

vakti geldi artık. defalarca denendi, vazgeçildi, dönüp dolaşıldı ve aynı noktada buluşuldu. bu kadarı kâfi. bir milat olsun bu gece. dön, bak ve hatırla. aşılmayacak bir şey değil. kolay demiyorum ama imkânsız olmadığı da aşikâr.
devamını gör...

turkishritimhouse

rock, jazz, techno müzik türleri özelinde yapay zeka destekli bir şekilde kaliteli aranjmanlar üreten ve içeren bir youtube kanalı. denk geldiğime çok sevindim ve gerçekten başarılı çalışmalara rastladım. dahası şunu anladım ki; türk müziği 40-50 sene kadar geri gitse, aslında ciddi şekilde ileri gitmiş oluyor.

şu eserin güzelliğine ne denir ki? neşet ertaş'ın ne büyük bir ozan olduğunu bir kez daha yâd etmiş oldum sayelerinde. geçen yürüyüş yaparken bir araç geçti yanımdan. bu parça çalıyordu. garip şekilde mutlu oldum.

müzik deyip geçmeyin. konfüçyüs, “bir milleti tutsak etmek isterseniz, onun müziğini çürütün” demiş. varın siz düşünün gerisini.
devamını gör...

kıl payı kaybetme sendromu

zordur. kötü oynarsın, çalışmamışsındır, dikkate almamışsındır, takmamışsındır kaybetmek normaldir. sorun teşkil etmez. ancak emek vermişsen, uğraşın olmuşsa, inanmış ve umutlanmışsan o zaman ağır olur hatta yıkım olur. kaldırması zorlaşır. uzunca bir süre etkisi sürebilir. hele bel bağlamışsan enkaz da bırakabilir. daha kötüsü alışkanlık haline gelirse yani psikolojik olarak oturur ise öğrenilmiş çaresizlik haline evrilebilir.
devamını gör...

kur'an-ı kerim

islam dininin kutsal kitabı.

tıp fakültesine yeni başlayan bir öğrenci de tıp kaynaklarını okusa çoğunu anlamaz. ancak profesör, doçent, doktor ve akademisyenlerin yardım ve tedrisatı ile birlikte tıp ilmini öğreniyor ve sonrasında da uyguluyorlar. yoksa tıp alanındaki tüm kaynakları okuyan herkes doktor olurdu. demek ki eğitim işin ehli ile birlikte oluyor. tam da bu sebeple semavi dinlerde kitap ile birlikte elçi de gönderilmiştir ki; hem yaşantısı hem de tatbiki ile insanlara dini öğretsin.

nasıl ki, motor ustası olmak isteyen motor bölümüne ya da motor ustasının yanına çıraklığa gidiyorsa bir dini öğrenmek isteyen de o işin alimine müracaat edecek. hristiyansa papaza, budist ise bhikkulara, müslüman ise alime, mollaya müracaat edecek. yani işinin icazeti olan zatlara başvuracak. her hıyarım var diyene tuzla koşmayacak.

şimdi birileri çıkar 'ayrımcılık yapmışsınız, neden yahudi hahamlarını yazmamışsınız?' diyebilir. onlara da cevabım şudur: bir kimse çıkıp 'ben yahudi olmaya karar verdim' diyemez. çünkü yahudilerin inancına göre yahudi olunmaz yahudi doğulur.
devamını gör...

27 ekim 2025 balıkesir depremi

15 dakika önce yaşanan 4.0'lık artçısıyla etkileri süren deprem. zaten bölge, uzunca bir süredir düzenli olarak sallanıyordu. ama bu kadar kısa bir sürede ikinci bir büyük deprem sürpriz oldu. depremin büyüklüğü kadar süresi de ürkütücüydü. uzunca bir süre devam etti. tahmini yarım dakika.

öte yandan evlerinin fazlaca sallanmasından şikayet edenler gördüm, bu sizi tedirgin etmemeli. ev, sallanabiliyorsa bu iyiye işaret. kötü olan, sallanamayıp çatırdayan ve yıkılan evler. yine de uzun süre sallanmak iyi bir his değil tabi. hepimize geçmiş olsun.
devamını gör...

adalet

memleketimde ulaşılması zor, ağır ve aksak olan. bir de bu mefhum üzerinden ideoloji, inanç ve belirli güruhları bunun mimarıymış gibi lanse etme çabası var ki, adaletsizlikten de beter.

artık şunu kabul etmeliyiz. bu ülkenin insanları olarak ideoloji ayırmaksızın kokuştuk. ciddi ahlaki problemlerimiz var. bunu erozyon olarak betimlemek dahi hafif kalıyor. a ideolojisinin müntesipleri hunharca bu kavram üzerinden b ideolojisi müntesiplerini yerden yere vuruyor. sonra bir bakıyorsun ki, meğer a ideolojisinin mensupları da bire bir aynı imiş. al birini vur ötekine edâsında. bu ne demek? şu demek: her görüşün temsilcileri insan nihayetinde ve insanlar öyle bir hale gelmiş ki, aslında temelde sorun ettikleri şey, yanlışı karşı güruhun işlemiş olması. kendi güruhu işlediğinde sessiz kalıyor çünkü kendi görüşünün mensuplarına leke getirmemek asıl gaye. yani bizimkiler yapıyorsa sorun yok, onlar yapıyorsa vurun kahpeye!

demek ki sorunumuz ortak. demek ki, insanlık olarak bir şeyleri değiştirmemiz gerekiyor. doğru doğrudur, yanlış da yanlış. sizinkiler ya da bizimkilerin işlemiş olması doğruyu yanlış, yanlışı doğru yapmaz. o sebeple öncelikle bizim doğru ve yanlışı kimin yaptığına bakmadan değerlendirmeyi öğrenmemiz gerekiyor. eğer bunu başarırsak o zaman adalet kavramının bu ülkede yaşayanlar için de bir anlamı olur. aksi takdirde dönüp dolaşacağımız yer hep tam da şu an bulunduğumuz nokta olacak...
devamını gör...

ericsson gh 688

türk halkının tanıdığı ilk telefonlardan olur kendisi. neredeyse bir parmak kadar olan anteni ve nokia'nın oyuna dahil olması ile ilerideki günlerde takoz olarak adlandırılmasına sebep olacak kalın bataryasıyla çok da cep telefonu gibi görünmese de, sayesinde aksesuarcılar nice telefon kılıfı sattılar o dönemde. öyle şimdiki kılıflar gibi değil. pantolona, kemere takılan cep telefonu kabı olarak düşünün. böyle cırtlı mırtlı şeyler.

çocuktuk o zamanlar tabi ama bu cihazla sms atmışlığımız vardır. öyle gülmeyin, çok pahalıydı o vakitler sms'ler.* neyse ki, büyükler fatura geldiğinde detaylarından çok anlamıyorlardı. ahh ah. gözümde canlanır koskoca mazi
devamını gör...

şekerpare

iyi yapılırsa yemeye doyamayacağınız tatlı çeşitlerindendir. özellikle şerbeti güzel ayarlanmamış ise yemesi ıstırap olabilir.

öte yandan yeşilçam sinemasında yer alan bir filmin de ismidir. 1980'li yılların yapımlarından olan filmin yapımcısı atıf yılmaz. karakol amirinin, genelev üzerinden düzeni sağladığı bir senaryoya sahip. çok matah bir şey değil ama şener şen hatrına hepimizin izlemişliği vardır sanırım.
devamını gör...

kitlesel karşılık doktrini

aslı massive retaliation doctrine, olup özellikle soğuk savaş diye adlandırılan abd-sovyet rusya döneminde yine aktörlerden biri olan abd tarafından geliştirilmiş askeri ve nükleer stratejidir.

yani abd burada mealen şunu ifade etmiştir: sen bana bir saldırıda bulunursan ben sana sonuçları felaket olacak şekilde çok büyük ve kitlesel şekilde karşılık veririm! üstelik bu stratejiye göre sovyet rusya konvansiyonel silahla saldırı düzenlese dahi abd nükleer bir felaket saçacağını beyan etmiştir.

yani bu doktrine göre, bir saldırı durumunda düşman, orantısız ve ezici bir karşılık bulacaktır. temelini caydırıcılık oluşturur: düşman, saldırıda bulunursa, sonuçları felaket boyutlarına ulaşacaktır.

tabi abd, sovyetlerin yayılmacı politikalarına karşı bir hamle yapmak zorundaydı. ancak bu hamle hem gerilimi tırmandırıcı bulundu hem de küçük bir saldırıda dahi nükleer felaket saçma tehdidi gerçeklik algısına uymadı. nihayetinde 1960'lı yıllara gelindiğinde abd bu doktrinden vazgeçmek suretiyle "esnek karşılık (flexible response)" doktrinini uygulamaya aldı.
devamını gör...

zerk etmek

daha çok tıp ve sağlık alanında zikredilse de mecazi anlamda da kullanımı mümkündür. edebi eserlerde ya da bazı metinlerde, duygu ya da düşüncelerin başka birine aşılanması anlamında da kullanıldığını görürüz. eş anlamlısı olarak enjekte etmek kullanılabilir. ancak 'zerk etmek' ifadesi kadar karizmatik durmadığını gelin hep birlikte itiraf edelim.
devamını gör...

eski edirne asfaltı

gaziosmanpaşa ve bayrampaşa ileçelerini ayıran hatta bu özelliği ile bu ilçelerde ikamet eden arkadaşların kendisini 'medeniyet çizgisi' olarak tanımladığı uzun mu uzun cadde. çok uzun yıllar önce daha geniş bir caddeydi. edirnekapı şehitlik tarafında üç şeride çıkıyordu. o dönem şehitliğin içeri doğru alınması ve yolun genişletilmesi sağlanmıştı. tabi t4 topkapı-mescidi selam tramvayı'nın devreye girmesi sebebiyle cadde daraldı. günümüzde trafik probleminin keşmekeş halini aldığı yerlerden biri oldu.

böyle söyleyince de sanki geri kalan istanbul'da durum farklı mı diye düşünüyor insan. bu trafikten gerçekten çok sıkıldım!
devamını gör...

zamanın en yavaş işlediği anlar

kaybetmenin eşiğinde olunan andır. akılda, gönülde binlerce cevapsız soru, tedirgin bakışlar, gergin bir vücut ve geçmeyen zaman. insanoğlu için en ağır imtihanlardan biri. bazen "yer yarılsa da içine girsek" denilen zamanlar da böyle hissettirir. zamanın yavaş işlemesi mi gerçek? yoksa bizim o ânı kafamızın içinde defalarca kez yaşamamız mı? cevabı hepimiz biliyoruz aslında...
devamını gör...

özlüyor mudur acaba sorusu

cevabı tabi ki 'evet' olan soru. insanoğlu geçmişe sevdalıdır. geçmiş ekseriyetle mutlu eder insanı. çünkü nostalji, bir mutluluk deposu görevi görür. hele bir de şu anki arkadaşı, sevgilisi, eşi ne ise artık onunla arası kötüyse 'sen' mutlaka gelirsin aklına. belki de gözetlenirsin (yeni dönem ifadesiyle (gbkz: stalk)) gizlice. ama hatırlanırsın. öyle ya da böyle.

özellikle mutlu anıları olanlar sürekli geçmişe yolculuk yapmak isterler. ancak bu sadece mutlu zamanlar geçiren insanlar için geçerli bir eylem değil. bugün 90'larda çocuk olmak başlığında okudukları entryler ile mutlu olanlar, çok mutlu bir çocukluk geçirdiği için mi o günlere dönmek istiyorlar? hayır. şüphe yok ki, nice olumsuz, kötü anı da vardır geçmişinde. fakat tasoları, leblebi tozunu, osmanlı şekerini, turşu suyunu hatırlayınca yine de mutlu oluyor, gözlerinin içi parlıyor. nostalji, hafızadaki pozitif duyguların deposu oluyor ve canımız istediğinde başvurulacak bir sığınak oluyor bizler için. hatta gündelik yaşantımızda bile duygularımızı güçlendirmek için bu depodan yararlanıyoruz.

buradan anlıyoruz ki, geçmişimize karşı hissettiğimiz şeyler oldukça güçlü duygulardan oluşuyor.
devamını gör...

sıdıka

sitcom diziler sınıfında hiç şüphe yok ki, oldukça iyi bir yere sahiptir. şimdilerde ne kadar aptalca şeylere gülündüğünün ayrımının yapılmasında da oldukça etkili olacacağı kanaatini taşıyorum. ayrıca sıdıka karakterini canlandıran hasibe eren'in makyajı (resmen yok gibidir varsa da anlaşılmayacak şekilde çok iyi planlandığı aşikar) giyim ve kuşamı tam dönem ev kızlarını yansıtır. şimdilerde bizim ünlülerin makyajsız halleri tanınmıyor malum. sorsan sanatı halk için icra ederler ama halktan nice kopuklar.

öte yandan sadece şu diziyi izlemekle bile dilin ne kadar değişip yozlaştığını anlamamız mümkün oluyor. yokuş aşağı yuvarlanmaya kaldığımız yerden devam...
devamını gör...

bedavaya soyunmak vs paralı soyunmak

biri zevk için özel hissettiği kişiye ya da kişilere, diğeri para için herkese yapıyordur. zevk için yapanın tercihi kendine tabi ama bedenini satıp sonra da bunu 'iş' olarak ifade etmek tam anlamı ile bir manipülasyon ve karakter yoksunluğudur.

içerik üreticisi imiş. bir tarafta yıllarca okuyanlar, staj yapanlar, eğitim alanlar, meslek icra edenler var. diğer tarafta bunlar. ne yaptın bunun için yıllarca dirsek mi çürüttün? eğitimler mi aldın? çıktın, açtın ve abazalar bayram etti. hikaye bu kadar. sonra da utanmadan saygı bekliyorlar. size duyulan saygı boşalana kadar olur. sonrası için aynı şekilde anılmaya devam edeceksiniz.
devamını gör...

banka uygulamaları

hepsinin ortak özelliği, belirli bir noktadan sonra güncelleme yapmak için güncelleme yapmalarıdır. bakıyorsun bazı bankaların uygulamaları, kullanıcı deneyimini maksimize etmiş, kolay bir kullanım sunuyor. belirli bir süre sonra tezek varmış gibi bir güncelleme ile bütün kolaylığı yok edip berbat ve zor bir kullanım sunan yeni bir arayüz getiriyor.

güncellemezse ölecek hastalığı mı var, yoksa 'uzun süre güncelleme yapmaz isek ezik görünürüz' gibi sanrılara mı kapılıyorlar bilemiyorum ama gördüğüm kadarıyla kullanıcıların birçoğu da aynı şeyden şikayetçi.
devamını gör...

eli yüzü düzgün

en gösterişsiz, en sade, temiz tanımlamadır. mübalağa yok, sıradan, senin benim gibi bir insanı tabir eder. güzel, çirkin, yakışıklı, seksi gibi abartılı sözlerden uzak ancak amaca uygun listelemeyi sağlar. ayrıca bu tabirle anlarız ki, sadece dış görünüşten bahsedilmiyor, karakter anlamında da düzgün bir kişi ifade ediliyor.
devamını gör...

menemen

iyi yapılanı için, eskilerin deyimiyle yatıya gidilir. basit gibi görünür ancak lezzeti veren mühim detayları vardır. meşhur tartışmaya değinecek olursak, soğanlı olarak yapan çok lezzetli eller gördüm. soğansız olarak da mükemmel seviyede lezzetler tattım. yani duruma ve yapana göre değişebiliyor. nihayetinde menemen güzeldir. sevilir.
devamını gör...

bihaber

atı alan üsküdar’ı geçti ve uyan da balığa gidelim atasözlerinde başrol olan karakteri niteleyen tabir, ifade. yine de çok üstüne gitmemek lazım. bazen bilmemek iyidir. matrix'teki cypher reisin de dediği gibi, (bazı durumlarda) cehalet mutluluktur
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim