1.
telefona gömülmek
geçenlerde kamp sandalyemi ve kahvemi hazırlayıp şöyle güzel manzaralı bir yerde oturup biraz kafamı dinleyeyim dedim. gecenin karanlığına gökyüzü eşlik eder diye bekliyordum ama daha çok cep telefonu ışıkları eşlik etti. birçok insan belli ki, aynı duygularla biraz da serinlemek üzere buraya gelmişlerdi ancak yüzde doksanının elinde telefon vardı. hatta bir aile gördüm ki, dehşete kapıldım. yaşlı bir amca ve teyze, yanlarında çocukları, hepsi de telefondan bir şeylere bakıyorlardı. sorsak herkesin derdi aynı: yalnızlık!
bazen hepimiz bu kötülüğü yapıyoruz kendimize belki. bir kısım da durumun farkında ve kendini korumaya çalışıyor. ne kadar çalışsa da bir şekilde nasibini alıyor bu salgından. çünkü ihtiyaçlara cevap veren bir teknoloji ve kullanılmadan yaşanması neredeyse imkansız hale geldi.
bankalar, e-devlet, abonelikler, çeşitli başvurular v.b. evden çıkmadan büyük bir kolaylık sunduğu aşikar. kullanım kolaylığı ve erişilebilirlikle birlikte ihtiyacın da ötesine geçip bir bağımlılığa sebep olduğu da yadsınmaz.
özellikle toplumsal düzeyde irdeleyecek olursak bu konuyu, ürkütücü sahneler ortaya koyduğunu da görmezden gelemeyiz. yukarıda anlattığım hikaye oldukça gerçek ve herkesin şahit olacağı türden. birbirleri ile görüşmek üzere bir kafede oturan insanlar da çok farklı değiller. herkes yanındaki insandan uzakta ve başka bir alemin içinde.
birbirimizle paylaşımlarımızı bırakıp sanal mecralarda yapmış olduğumuz ve istediğimiz gibi bir karakter çizebildiğimiz sahte hayatlar mı daha çok mutlu etti bizi? hayır, sadece kocaman hayal kırıklıkları bıraktı ve bırakacak. gün geçtikçe yalnızlaşmamızın ana sebeplerinden biridir bu. yalnızlığın dozunun artacağına dair hiçbir şüphem yok.
heh tanım mı demiştik? bir çeşit, ağır çekimli intihar yöntemi diyebiliriz.
bazen hepimiz bu kötülüğü yapıyoruz kendimize belki. bir kısım da durumun farkında ve kendini korumaya çalışıyor. ne kadar çalışsa da bir şekilde nasibini alıyor bu salgından. çünkü ihtiyaçlara cevap veren bir teknoloji ve kullanılmadan yaşanması neredeyse imkansız hale geldi.
bankalar, e-devlet, abonelikler, çeşitli başvurular v.b. evden çıkmadan büyük bir kolaylık sunduğu aşikar. kullanım kolaylığı ve erişilebilirlikle birlikte ihtiyacın da ötesine geçip bir bağımlılığa sebep olduğu da yadsınmaz.
özellikle toplumsal düzeyde irdeleyecek olursak bu konuyu, ürkütücü sahneler ortaya koyduğunu da görmezden gelemeyiz. yukarıda anlattığım hikaye oldukça gerçek ve herkesin şahit olacağı türden. birbirleri ile görüşmek üzere bir kafede oturan insanlar da çok farklı değiller. herkes yanındaki insandan uzakta ve başka bir alemin içinde.
birbirimizle paylaşımlarımızı bırakıp sanal mecralarda yapmış olduğumuz ve istediğimiz gibi bir karakter çizebildiğimiz sahte hayatlar mı daha çok mutlu etti bizi? hayır, sadece kocaman hayal kırıklıkları bıraktı ve bırakacak. gün geçtikçe yalnızlaşmamızın ana sebeplerinden biridir bu. yalnızlığın dozunun artacağına dair hiçbir şüphem yok.
heh tanım mı demiştik? bir çeşit, ağır çekimli intihar yöntemi diyebiliriz.
devamını gör...