1.
2009'da çıkan, abd ve kanada ortak yapımı bilim kurgu filmidir. günümüz izleyicileri tarafından komedi niyetine izlenebilir lakin 50'lerin uzaylılı bilim kurgu filmleriyle büyüyen biri için daha ziyade bir bilim kurgu ve korku filmidir. yani özünde, burada 50'lerin bilim kurgu filmlerinin "renkli" bir versiyonunu izliyoruz. hikaye, dekorlar, karakterlerin imajları, konuşmaları/davranışları, uzaylılar vs. yani (giriş kısmı hariç) renkli olması dışında, bu iş 50'lerin o tarz filmlerinden fırlamış gibi.
bunun oldukça tutkulu bir şekilde yapılmış bir film olduğunu düşünüyorum ve filmin samimiyeti ve detayları insanı büyülüyor. gene de, z kuşağından ve 50'lerin bilim kurgularını merak edip önceden izlememiş biri için komedik boyutunun daha baskın hissedileceği kanısındayım bu yapımın. eserdeki korku elementi olan uzaylı yaratık elbette ki "modern" filmlerdekilerle rekabet edemez ki filmin yapımcılarının da böyle bir hedefi olmamıştır zaten. kahraman uzaylımız ise gayet sempatik, hatta insan bedeninden çıktığı hali bile itici değil. geriye kalan karakterlerin hepsi 50'lerin sinemasının tipik örnekleri. aslında uzaylılar da öyle elbette ama bu türde bir 50'ler filmi izlemediyseniz bunlar size "yeni" gibi gelebilir.
alien trespass, hem ilham aldığı eski bilim kurgulara bir saygı duruşu hem de o tür filmleri sevenler için bir nimet diyebilirim. yani hakikaten burada "kadim büyü"yü bozacak hiçbir işe kalkışmamışlar. 1950'lere kadim zamanlar diyemeyiz ama sinema tarihinin çok eskilere gitmediğini düşündüğümüzde oldukça geride kalmış bir dönem bu.
yapıtın hikayesi basit ve güzel. yani bu bakımdan, bu tür bir "dönem filmi"ni izlememiş biri için de ana hikayenin gülünç olacağını düşünmüyorum. gelgelelim, sauron'un gözlü yapısının garip bir yaratık versiyonu gibi görünen uzaylı canavar birçok insana çok komik gelebilir ve ayrıca, filmin sonlarındaki baş kadın karakterin "halka hitabı" kısmında dumur olabilir ve kahkahalara boğulabilirsiniz. burada bu filmi acımasızca eleştirmemek gerekiyor bence zira aslına bakarsanız her dönemdeki "tipik" filmlerde klişe mesajlar oluyor ve bunlar da o döneme has oluyor. demek ki 50'lerde bu olay böyleymiş. ayrıca, örneğin suspiria'nın remake'inde gördüğümüz "son" biçimine senelerdir o kadar fazla yapımda denk geliyorum ki bu artık kabak tadı verdi bir nevi. elbette her dönemin sıra dışı yapıtları da oluyor ve iyi ki varlar onlar.
alien trespass'ın hem eğlenceli hem de önemli/değerli bir film olduğunu düşünüyorum. yani düşünsenize, tek bir film izleyerek 1950'lerin bilim kurgu filmlerinin aşağı yukarı nasıl olduklarını öğreniyorsunuz hem de izlediğiniz şey görsel ve işitsel olarak yani izlenirlik/duyulurluk bakım(lar)ından daha iyi, üst teknolojik imkanlarla yapıldığı için. daha ne isteyin ki?
bunun oldukça tutkulu bir şekilde yapılmış bir film olduğunu düşünüyorum ve filmin samimiyeti ve detayları insanı büyülüyor. gene de, z kuşağından ve 50'lerin bilim kurgularını merak edip önceden izlememiş biri için komedik boyutunun daha baskın hissedileceği kanısındayım bu yapımın. eserdeki korku elementi olan uzaylı yaratık elbette ki "modern" filmlerdekilerle rekabet edemez ki filmin yapımcılarının da böyle bir hedefi olmamıştır zaten. kahraman uzaylımız ise gayet sempatik, hatta insan bedeninden çıktığı hali bile itici değil. geriye kalan karakterlerin hepsi 50'lerin sinemasının tipik örnekleri. aslında uzaylılar da öyle elbette ama bu türde bir 50'ler filmi izlemediyseniz bunlar size "yeni" gibi gelebilir.
alien trespass, hem ilham aldığı eski bilim kurgulara bir saygı duruşu hem de o tür filmleri sevenler için bir nimet diyebilirim. yani hakikaten burada "kadim büyü"yü bozacak hiçbir işe kalkışmamışlar. 1950'lere kadim zamanlar diyemeyiz ama sinema tarihinin çok eskilere gitmediğini düşündüğümüzde oldukça geride kalmış bir dönem bu.
yapıtın hikayesi basit ve güzel. yani bu bakımdan, bu tür bir "dönem filmi"ni izlememiş biri için de ana hikayenin gülünç olacağını düşünmüyorum. gelgelelim, sauron'un gözlü yapısının garip bir yaratık versiyonu gibi görünen uzaylı canavar birçok insana çok komik gelebilir ve ayrıca, filmin sonlarındaki baş kadın karakterin "halka hitabı" kısmında dumur olabilir ve kahkahalara boğulabilirsiniz. burada bu filmi acımasızca eleştirmemek gerekiyor bence zira aslına bakarsanız her dönemdeki "tipik" filmlerde klişe mesajlar oluyor ve bunlar da o döneme has oluyor. demek ki 50'lerde bu olay böyleymiş. ayrıca, örneğin suspiria'nın remake'inde gördüğümüz "son" biçimine senelerdir o kadar fazla yapımda denk geliyorum ki bu artık kabak tadı verdi bir nevi. elbette her dönemin sıra dışı yapıtları da oluyor ve iyi ki varlar onlar.
alien trespass'ın hem eğlenceli hem de önemli/değerli bir film olduğunu düşünüyorum. yani düşünsenize, tek bir film izleyerek 1950'lerin bilim kurgu filmlerinin aşağı yukarı nasıl olduklarını öğreniyorsunuz hem de izlediğiniz şey görsel ve işitsel olarak yani izlenirlik/duyulurluk bakım(lar)ından daha iyi, üst teknolojik imkanlarla yapıldığı için. daha ne isteyin ki?
devamını gör...