allah bizden ne istiyor sorunsalı

merhametli olmamızı.

şükür.

kendi yarattığı evrende, dünyada onun kurallarına göre yaşamamızı

hala çözememediğim soru. koskoca bir varlık kendi yarattığı (?) belki de oyuncaklarından ne istiyor olabilir?

teorik olarak, allahın herhangi bir "şey"den istekte bulunacağını düşünme fikri saçmadır.
(allah kavram ve tanımına/kabulüne göre: o her şeyin varedicisi ve belirleyicisidir, onun istemi dışında hiç bir şey gerçekleşemez.) din, bunu söylüyor, buna inanmayanın da din dışına çıktığı için cezalandırılacağını öngörüyor.
o zaman: aslında biz, onun gerçekte istemediği hiç bir şey yapamayız; eğer yapabiliyor isek bu, gerçekte biz değil, aslında 'o da' istediği için mümkün oluyordur. oysa o istemez; istemesine gerek yoktur; ol der olur..(bunu da söyleyen din.)
bu paradoksal açmazı din, cüzi irade ve külli irade kavramlarıyla güya izaha çalışıyor. yani allah, külli iradeye (bütünsel,temel, genel iradeye) sahip ama, kişilere de cüzi (kısmi) bir iradi alan bırakıyor, burada yapılabilenler allahın isteklerine aykırı da olabilir, ama seçim ve sorumluluğu kişiye ait.?? ( gereğine katlanır.!)
özetle: allahın istemediği hiç bir şey olmaz. ama allah, tasvip edip onaylamadığı işleri kullarına "yaptırabilir" ve 'sen yaptın' diye cezalandırabilir.
peki, sağlıksız bir ruhsal yapıya işaret eden bu "kimlik/kişilik", allaha yakıştırılabilir mi: din yakıştırıyor. felsefe, mantık ve akıl yakıştıramıyor.
(çocuklarının oyun odasına gerçek silahlar bırakıp, bunlara ilgi duyarak diğerlerini öldürebilecek çocuklarını da cezalandıran, yakıp öldüren, bir ebeveyn düşünün.. manzara bu.)
ikna olabildiyseniz, sorun var mı yok mu; siz düşünüp karar vereceksiniz.

(bkz: insan olun biraz)

aynı anlama gelen her başlığa yazayım ki sonra aaa ben yazmamış mıydım diye düşünmeyim. benden bunu beklediğine eminim ama ispatlayamam.

george carlin adlı irlanda asıllı bir stand-upçı, tanrı "omnipotent, her şeye gücü yeter, ne doğmuştur, ne doğurulmuştur, sizi her dakika, her an gözetler vs vs" diyor. ama diye ekliyor "just can't handle the money" sadece para işlerini halledemiyor ve "her an her dakika sizden para istiyor".
george carlin'e katılıyorum. fakir ve muhtaç insan yaratmayacağına (ki buna gücü var, en azından kendisi öyle diyor) bizden para istiyor ki onlara versin. verdiğimiz zekat, fitre, bağış, sadakaların karşılığında makbuz da vermiyor. türkiye cumhuriyeti gibi muhtaçlara vermeyip yol yaptırsa haberimiz olmayacak, olunca da harcadık işte diyecek.
bu işte bir terslik var di mi?

mesela bu sözlükte takılma istiyor.

zamanını bu kadar boş bir şey için harcama istiyor.