1.
kaç yaşında olursan ol içindeki sıkıntıdır. konuşsam neler anlatabilirim de, tadımız kaçmasın şimdi.
devamını gör...
2.
insan gelişimi ve geleceği adına çok tehlikeli bir eksikliktir. sonrasında herhangi birinden gördüğü en ufak sevgi kırıntısına toksik derecede bağlanarak bütün geleceğini kaybedebilir.
devamını gör...
3.
az önce yazmıştım, sildim. birincisi: bazen körüzdür ve biz göremeyiz.
ikincisi: diyelim ki gerçekten yok; o zaman sen yaratacaksın. bu hayat böyle. yükselmek istiyorsan kendi omzuna tırmanacaksın.
ikincisi: diyelim ki gerçekten yok; o zaman sen yaratacaksın. bu hayat böyle. yükselmek istiyorsan kendi omzuna tırmanacaksın.
devamını gör...
4.
bir zaman sonra onlar da hiç görmemiş ki diye kendimi avuttuğun durum
devamını gör...
5.
bunun tarifi yoktur.
devamını gör...
6.
şu an okuduğum bir kitapta anne ve baba sevgisinden mahrum büyüyen bir kızın hikâyesine şahit oluyorum. okuduğum her satır içime işliyor, kelimeler boğazıma düğümleniyor. okumaya devam etmekte sıkıntı yaşıyorum.
evet, bu bir roman ve kurgudan ibaret; ama bu demek değil ki böyle sevgisiz büyüyen çocuklar yok.
dünya, sevgisiz büyüyen çocuklarla dolu ve bu okuduğum roman bunu yüzüme her satırda daha da çarpıyor.
lütfen, çocuklarınızı sevgiden, ilgiden yoksun büyütmeyin! sonra onlarda derin boşluklar oluşuyor ve sevgiyi hep başkalarından arıyorlar.
sevmeyecekseniz, ilgisiz bırakacaksanız çocukları, o minik kalpleri, merhametsiz bir dünyaya mahkûm etmeyin!
evet, bu bir roman ve kurgudan ibaret; ama bu demek değil ki böyle sevgisiz büyüyen çocuklar yok.
dünya, sevgisiz büyüyen çocuklarla dolu ve bu okuduğum roman bunu yüzüme her satırda daha da çarpıyor.
lütfen, çocuklarınızı sevgiden, ilgiden yoksun büyütmeyin! sonra onlarda derin boşluklar oluşuyor ve sevgiyi hep başkalarından arıyorlar.
sevmeyecekseniz, ilgisiz bırakacaksanız çocukları, o minik kalpleri, merhametsiz bir dünyaya mahkûm etmeyin!
devamını gör...
7.
keske yazdiklarimi kendime hicbir sey olmayacagini bilerek size de soyleyebilseydim. ben sevgi gordum sizden, evet gordum ama bu sevginin hep bir seylere baglandigini ancak buyudugumde gordum. hayatta ilk tokezlemeye basladigimda bu sevginin sarsilabilecegini de ogrenmis oldum. keske beni kosulsuz sartsiz sevdiginize inanabilseydim. keske bilseydiniz biricik yavrunuza boyle hissettirdiginizi. yeterince basarili olmazsam, istediginiz evlat olmazsam bana gosterdiginiz sevgiyi ve ilgiyi bicakla kesilmis gibi kesebileceginizi de biliyorum. yanlis anlasilmasin adam öldurmedim, calmadim, cirpmadim.. buyumemle artan beklentileri ayni oranda karsilayamadim sadece ve simdi, eskiden bana guc veren o sevgi kalbimden atmak istedigim kok salmis zehirli bir agac gibi. sanki bu yasadigim hic sevgi gormemekten daha kotu sozluk. babamin hayal kirikligi olmusum, kendisi soyledi. yanina her gittigimde daha baska birinin yanina gidiyormusum gibiyim. babam dedigim adami taniyamiyorum. beni gercekten sevdi mi, yoksa benimle övünebildigi icin mi seviyordu.. bilmiyorum, bilemiyorum, hicbir sey kesin gelmiyor artik.
devamını gör...
8.
“seni daha anan baban bile sevmemiş başkası mı sevecek.”
devamını gör...
9.
kitap önerisi ile başlamak isterim : eric fromm - sevme sanatı
anne ve baba sevgisi görmemek, kendi içinde anne ve baba bulduran eylemdir.bir çocuk ciddi anlamda anne ve babaya muhtaçtır.temelimizin atıldığı yaşlarda bu ilgi ve sevgi yetersiz ise insan ömrü boyunca bu açığı kapatmak için genelde bir arayışa girer.bu manevi veya maddi olabilir.kimi bu açığı güç ile kapatıp çok başarılı bir kariyer yapar, kimi inanca yönelik arayışlara girer.fakat bu açık asla kapanmaz.kişinin bu yaraları yetişkin olduğu zaman sarması, kendisini iyileştirmesi yegane sorumluluğudur.kişi iyileşmezse toplum iyileşmez.her insan kendini iyileştirebilir buna kesinlikle eminim.her şeyin ilacı sevgidir buna da eminim.eğer seviyorum ama yetmiyor diyorsanız dozu arttırın der üstatlar.bence asıl olay kendini sevmekle başlıyor.bunu gerçekten dene.sevgi, gök yüzünden inen ilahi bir ışık değil.sevgi; verilen emek ile alakalıdır.kesinlikle sevgi inşaa edilen bir şeydir bu yüzden değerlidir.bu yüzden her birey, inanın ama her bireyin kalbinin derinliklerinde sevgi yatar.yeter ki orayı sulayın, otları ayıklayın, taşları çekin kenarı ve bahçeye bakın.o bahçe bir gün cennet bahçesine döner ve sevginin ta kendisi olursunuz.işte bu noktada anne de baba da sizsinizdir artık.her şey sizsinizdir.orada her şey tektir.sevgi tektir.
anne ve baba sevgisi görmemek, kendi içinde anne ve baba bulduran eylemdir.bir çocuk ciddi anlamda anne ve babaya muhtaçtır.temelimizin atıldığı yaşlarda bu ilgi ve sevgi yetersiz ise insan ömrü boyunca bu açığı kapatmak için genelde bir arayışa girer.bu manevi veya maddi olabilir.kimi bu açığı güç ile kapatıp çok başarılı bir kariyer yapar, kimi inanca yönelik arayışlara girer.fakat bu açık asla kapanmaz.kişinin bu yaraları yetişkin olduğu zaman sarması, kendisini iyileştirmesi yegane sorumluluğudur.kişi iyileşmezse toplum iyileşmez.her insan kendini iyileştirebilir buna kesinlikle eminim.her şeyin ilacı sevgidir buna da eminim.eğer seviyorum ama yetmiyor diyorsanız dozu arttırın der üstatlar.bence asıl olay kendini sevmekle başlıyor.bunu gerçekten dene.sevgi, gök yüzünden inen ilahi bir ışık değil.sevgi; verilen emek ile alakalıdır.kesinlikle sevgi inşaa edilen bir şeydir bu yüzden değerlidir.bu yüzden her birey, inanın ama her bireyin kalbinin derinliklerinde sevgi yatar.yeter ki orayı sulayın, otları ayıklayın, taşları çekin kenarı ve bahçeye bakın.o bahçe bir gün cennet bahçesine döner ve sevginin ta kendisi olursunuz.işte bu noktada anne de baba da sizsinizdir artık.her şey sizsinizdir.orada her şey tektir.sevgi tektir.
devamını gör...
10.
valla görmedik ama dimdik ayaktayız.
devamını gör...
11.
bir hocamla konuşurken aydınlanma yaşamıştım.
'anne-baba çocuğuna hep bir şart sonucu, kendi istediği insan modeli olduğu sürece sevgi besler. asıl koşulsuz seven, anne babayı her hatada affeden çocuktur.' demişti.
lakin %50 katılıp %50 katılmadığım bir düşünce oldu.
'anne-baba çocuğuna hep bir şart sonucu, kendi istediği insan modeli olduğu sürece sevgi besler. asıl koşulsuz seven, anne babayı her hatada affeden çocuktur.' demişti.
lakin %50 katılıp %50 katılmadığım bir düşünce oldu.
devamını gör...
12.
iyiyim ben. acımadıkiii.
devamını gör...
13.
bir çoğumuzun güvenli ortamı sevgisizlik saygısızlık bu yüzden maalesef. benimde öyleydi kendimi sevip sayana kadar. böyle bir durumun içindeyseniz mutlaka ya destek alın ya kişisel gelişim okuyun.
devamını gör...
14.
canım babam olmasa, hayatım çok zor olurdu. ben bu hikayede anne tarafı eksik bir insanım.
annelik bir görevse, annem bu konuda çok başarılıdır. en iyi şekilde besler, büyütür, eğitimini karşılar ama duygusal açıdan yetersizdir. seninle empati yapmaz, seni yetiştirirken hassas davranmak yerine; içine doğduğu doğmatik yargıları dayatır ve istediği gibi hareket etmediğinde, gerçek yüzü ortaya çıkar.
annem bu dünyada görüp görebileceğiniz kişisel narsizmi en uç noktalarda olan insanlardan biridir. yönetmeyi ve her şeyle ilgili fikir beyan etmeyi sever. sana kendi doğrularını dayatır ve bu doğruları benimsemediğinde, seni annelik fonksiyonu başta olmak üzere, elindeki tüm kozlarla zedelemeye çalışır. mesela su aralar bana kızgın olduğu için evde ne bulaşık yıkıyor ne çamaşırlarımızı. komik değil mi?
annem dışarıya kendisini harika, tutarlı , açık görüşlü ve daima haklı olarak gösterir. etrafına, hayatındaki herkesi şikayet eder. sanki hayatındaki herkes birleşmiş sadece ona haksızlık yapıyormuş gibi bir tavrı vardır. dışarıya gösterdiği ile gerçekte olduğu kişi arasında uçurum vardır. bu yüzden insanlar zaman geçirip, tanıdıkça şoka uğruyorlar ve çoğu görüşmeyi kesiyor. mesela annemin 1 tane yakın dostu yoktur. herhangi bir aktivitesi, tek başına sahip olduğu sosyal çevresi.. çalışır ve eve gelip televizyonun karşısına geçer, teyzemlerle aktif görüşür ve herkesi kontrol etmeyi sever. hayatının özeti bu.
ki 2 gün önce teyzemle yaptığım konuşmada, teyzemler annemin normal davranışlar sergilemediğinin farkında olduklarını söylediler. yani belirli bir yerden sonra dışarıya tamamen açık hale geliyor bu olaylar.
annelik, korunmadan seks yaptığınızda " biyolojik" olarak başınıza gelen şeydir ama gerçekten anne olmak, duygusal olarak bu kalıbı taşıyabilmekle mümkündür.
tanrıya şükürler olsun ki bana, anneme direnecek ve dayanacak zekayı ve gücü tanıdı. çocukluğumdan beri annemin tutarsız tavırlarına ve yanlış yaklaşımına hep meydan okudum ve ona karşı çıktım. dolayısıyla kendisiyle aramız iyi değildir ki ona olan duygularımı da saklamam zaten. burada yazdığım her şeyi bilir, bunları düzeltme çabamda yok. ne verdiyse, onu geri alıyor.
ama babam, o adam benim bu hayatta ki jübilemdir. kendisi de annemin narsizminden fazlasıyla nasibini almaktadır. bu yüzden, kendim dışında babamı da annemden koruyorum. babamla kavga ettiğinde ve narsizmi ortaya çıktığında, araya girer ve babamı savunurum. 2'ye karşı 1 kaldığında bile, kendi gücünü karşı tarafa kabul ettirmeyi ve üstünlük kurmayı sonuna kadar dener. başaramadığında, olayı dramatize eder.
babam ise, evlendiği için pişman olduğunu her fırsatta söylüyor. geçmişle bir şansı daha olsaydı, evlendiği insanı değiştireceğine eminim.
dolayısıyla, çokta dert etmemek gerekli. insanların gelişememiş güdüleri ya da kendileri ile alakalı problemleri size yansısa da , asıl konu siz değilsiniz. kimsenin eksikliğini kendinize yormayın.
annelik bir görevse, annem bu konuda çok başarılıdır. en iyi şekilde besler, büyütür, eğitimini karşılar ama duygusal açıdan yetersizdir. seninle empati yapmaz, seni yetiştirirken hassas davranmak yerine; içine doğduğu doğmatik yargıları dayatır ve istediği gibi hareket etmediğinde, gerçek yüzü ortaya çıkar.
annem bu dünyada görüp görebileceğiniz kişisel narsizmi en uç noktalarda olan insanlardan biridir. yönetmeyi ve her şeyle ilgili fikir beyan etmeyi sever. sana kendi doğrularını dayatır ve bu doğruları benimsemediğinde, seni annelik fonksiyonu başta olmak üzere, elindeki tüm kozlarla zedelemeye çalışır. mesela su aralar bana kızgın olduğu için evde ne bulaşık yıkıyor ne çamaşırlarımızı. komik değil mi?
annem dışarıya kendisini harika, tutarlı , açık görüşlü ve daima haklı olarak gösterir. etrafına, hayatındaki herkesi şikayet eder. sanki hayatındaki herkes birleşmiş sadece ona haksızlık yapıyormuş gibi bir tavrı vardır. dışarıya gösterdiği ile gerçekte olduğu kişi arasında uçurum vardır. bu yüzden insanlar zaman geçirip, tanıdıkça şoka uğruyorlar ve çoğu görüşmeyi kesiyor. mesela annemin 1 tane yakın dostu yoktur. herhangi bir aktivitesi, tek başına sahip olduğu sosyal çevresi.. çalışır ve eve gelip televizyonun karşısına geçer, teyzemlerle aktif görüşür ve herkesi kontrol etmeyi sever. hayatının özeti bu.
ki 2 gün önce teyzemle yaptığım konuşmada, teyzemler annemin normal davranışlar sergilemediğinin farkında olduklarını söylediler. yani belirli bir yerden sonra dışarıya tamamen açık hale geliyor bu olaylar.
annelik, korunmadan seks yaptığınızda " biyolojik" olarak başınıza gelen şeydir ama gerçekten anne olmak, duygusal olarak bu kalıbı taşıyabilmekle mümkündür.
tanrıya şükürler olsun ki bana, anneme direnecek ve dayanacak zekayı ve gücü tanıdı. çocukluğumdan beri annemin tutarsız tavırlarına ve yanlış yaklaşımına hep meydan okudum ve ona karşı çıktım. dolayısıyla kendisiyle aramız iyi değildir ki ona olan duygularımı da saklamam zaten. burada yazdığım her şeyi bilir, bunları düzeltme çabamda yok. ne verdiyse, onu geri alıyor.
ama babam, o adam benim bu hayatta ki jübilemdir. kendisi de annemin narsizminden fazlasıyla nasibini almaktadır. bu yüzden, kendim dışında babamı da annemden koruyorum. babamla kavga ettiğinde ve narsizmi ortaya çıktığında, araya girer ve babamı savunurum. 2'ye karşı 1 kaldığında bile, kendi gücünü karşı tarafa kabul ettirmeyi ve üstünlük kurmayı sonuna kadar dener. başaramadığında, olayı dramatize eder.
babam ise, evlendiği için pişman olduğunu her fırsatta söylüyor. geçmişle bir şansı daha olsaydı, evlendiği insanı değiştireceğine eminim.
dolayısıyla, çokta dert etmemek gerekli. insanların gelişememiş güdüleri ya da kendileri ile alakalı problemleri size yansısa da , asıl konu siz değilsiniz. kimsenin eksikliğini kendinize yormayın.
devamını gör...
15.
çoğu psikolojik sorunun kaynagidir. o yüzden herkes çocuk yapmamalı işte, yapıyorsaniz da ilgi ve şefkat gösterin. yapıyorlar çocuğu sonra psikopat, şizofren, narsist ilgi budalası tiplerle halk uğraşıyor, hem o çocuklara da zulmetmis oluyorlar üzücü bir durum.
devamını gör...
16.
#2572262 halbuki çocukları normal sözlükten beni korumuştu!
utanın! utanıııığğğn!
utanın! utanıııığğğn!
devamını gör...
17.
(bkz: sözlükte ilgi budalası olmak)
devamını gör...
18.
öyle çok üzülüyorum ki sevgisiz bir ailede büyüyenlere.
çok şükür ki ben hiç sevgisizlik hissetmedim.
hiçbir zaman sevgi arsızı olmadım. anne babası tarafından sevilmeyen insanlar hep bir sorunlu oluyor gibi geliyor bana. mesela bu sözlükte de çoğu insanı tahmin ediyorum ki ailevi problemleri olduğu için bu kadar garipler. (linçlemeyin tamam bu sadece benim fikrim)
çok şükür ki ben hiç sevgisizlik hissetmedim.
hiçbir zaman sevgi arsızı olmadım. anne babası tarafından sevilmeyen insanlar hep bir sorunlu oluyor gibi geliyor bana. mesela bu sözlükte de çoğu insanı tahmin ediyorum ki ailevi problemleri olduğu için bu kadar garipler. (linçlemeyin tamam bu sadece benim fikrim)
devamını gör...
19.
gorulen 1 sey degil ki. sevgi mucerrettir, nasi goresin olm.
devamını gör...
20.
"anne baba sevgisi görmemek" ile benzer başlıklar
anne sevgisi
13