bahar aylarında içten gelen eş ya da sevgiliyi aldatma hissi

düşünülmeyip ivedi bir şekilde hayata geçirilmesi gereken aktivite.. bahar geliyor yaylar gevşiyor efem..

işten gelen adama bakılıyor, içten 'ben bunu mu hak ediyorum' nidalar çağlanıyor.. hep baharın etkisi bunlar bak. hayat kısa, acilen düşüncelerden sıyrılıp aksiyon alınması gerekiyor..

kendine itiraf edilmekte güçlük çekilen ama damarlarda dolaşan hadiseler bunlar hep, yalnızlık gibisi yoktu deniliyor, nerde akşam orada sabah olurdu deniliyor.. yalnızken yapılamayanlar akla zerk oluyor.. allahtan yalnızım he bu vicdanla yaşayamazdım yoksa şu an ehe..

demem o ki hepimiz bir günlüğüne eşlerimizi bırakıp bir organizasyondüzenleyelim. mükemmel olmaz mı yaza girmeden yanmalar, yanlamalar..

şeref yoksunluğu?!?!

(bkz: baharın suçu ne) sadakatsiz bir insan için bahar kış farketmez zaten, içinde o hisle yaşar hep. karaktersizliğinizi de baharın üzerine atmayın denilmesi gereken insan türü.

romantiklere üzücü haber, gerçektir.

insan doğası gereği bir çok canlı gibi tek eşli değildir. peki tek eşlilik nasıl oldu? şimdi o konu uzun, girersem çıkamam.

baharın suçu yoktur. olay bahar ayının tüm doğada etkili olduğu gibi insan doğasında da etkili olmasından kaynaklanır. tüm doğa nasıl ki bahar aylarında uykusundan uyanıyorsa insan da uykusundan uyanır. hormonlar coşar ve bu coşan hormonların etkisi ile dikiş isteği artar.

fiiliyata dökülmese bile en azından zihinde aldatır insanlar partnerlerini. eğer toplumsal normlar olmasa bir çoğu fiiliyata da dökerler.

şimdi birileri gelirler yalanlarlar, inkâr ederler. tamam sen rahibe teressasın. tamam sen de yusufsun. yalnızca partnerini arzuladın hep.