balıkçı ya da evsiz olup bilge olmamak

madem bizim asla ulasamayacagimiz kozmik ve mistik hakikatlere siz de erisemeyecektiniz, ne uğruna karayı ve orada kurulu düzeni terk ettiniz diye sorulasi bilinçsiz grup. hayat hakkında üç beş fiyakalı laf yumurtlayamayacasanuiz, biz hayatın anlamını kimden öğreneceğiz arkadaşım. martin heidegger'den mi. hadi canım siz de.

twitter kullanıcıları için acı verici olabilecek durum. kabullenebileceklerini sanmıyorum.

uzaktan çubukla dürterek hani yok mu aforizma falan da diyebilirler.

rakıcı ya da tinerci olmaktır.

o kadar bilge olup, evsiz kalma meselesini anlayamıyorum, yani yaşam tarzı olarak bu durumu seçebilirsiniz ama, başının altını sokacak bi yer bul be kardeşim, o bilgeliğin az birazını para kazanmaya kullan yani.

yeteri kadar kese kağıdında şarap içmemekten kaynaklanır. bir kaç ay devam ederseniz update gelecektir. giyeceğiniz eski bir yün bere, update alma hızınızı arttıracaktır.

her ikisini de deneyimlemiş biri olarak, o işler öyle olmuyor sayın yazarlar. bu insanlara selam vermeniz, mümkün ise yemeğinizi veya içeceğinizi bölüşmeniz yeter. yüzlerindeki tebessüm ise duyabileceğiniz, okuyabileceğiniz birçok aforizmadan evlâdır.

tercihle balıkçı ve evsiz olmamış,zorunluluktan olmuş kişidir. hani hayatın özünü öğreneyim, hayat fani, her şey geçici, bu nedenle sahip olduğum mallar önemsiz diyememiş, hayatın şartlarından dolayı fakir kalmıştır. oysa öyle yapsaydı bir neyzen tevfik olabilirdi,kim bilir?.

hepimiz. lan ev alamıyorum çok arttı fiyatlar. bilgi desen yok. şey gibi kaldım ortada.

üniversitede mal bir arkadaş her evsizi hayat adamı, diyojen falan sanıyordu. bunlarla diyaloğa girmeye çalışır, kovalanır vs.

bir gün tam aradığı şarapçıyı buldu. adam "biz bu dünyada neleri görmedik ki" bandında, etkileyici olmaya çalışan öküz muhabbeti yapıyor. bizimki hayran hayran kafa sallıyor, hayatın anlamını buldu bulacak.

en son adam "neleri yapmadık, neleri görmedik" derken "ne oğlanlar geldi istemem diyen, tuttuk ırzına geçtik be!" gibi birşey dedi gaza gelip, bizimkinin suratı beyaz oldu. esmer de bir çocuktur, ırk değiştirdi herif.

"kalkalım" diyor. yok ya ne güzel oturuyorduk balıkçı kralla?

ayıp ya gerçekten.
balıkçı ya da evsiz olsam kendime bunu yakıştıramam.
limanda turlarken bazen balıkçılarla sohbete tutuşuyorum, insan bazen karşısında bir halikarnas balıkçısı olsun istiyor, adamların hareketler dostoyevski, verdikleri bilgi yakıt gemisinin şamandıralarının altında çok palamut olduğu.
dayı ben yazılı orkinos muyum anasını satıyım.

senaryoya aykiridir. yani dizi senaryolarina. evet.

kendi isteğiyle balıkçı (aile baskısı yahut dede mirası ile balıklçılık işini seçmiş olmamak) değil ise bilge olması yüzde yüz beklenemez.

aynı şekilde hayatındaki yanlış seçimleri veya tepesinin atması suretiyle bir başkaldırı niteliğinde "dünya malı neye yarar anı yaşarım sonuna kadar" mantalitesi ile evsiz kalmamış ise (sistemin kurbanı olanlardan olmamak, varken yitirmek, yitirmeme imkanına sahipken yitirmeyi seçmek) bilge olmasını yüzde yüz oranda bekleyemeyiz.

tercihen balıkçı ya da evsiz değil ise bilge olma ihtimali vardır ancak bilge olmak mecburiyeti yoktur.

yalnızca feleğin çemberinden geçenlerin yıkık hayatlarında kendi işlerine yaramayacak ancak etrafına ilaç olacak bilgeliğe rastlayabiliriz.

onlar yazarların, sanatçıların, düşünürlerin vs vs.. yaşarken kıymeti bilinmeyen eserleri, düşünceleri gibidir.

yaşarken onları çok az kişi anlayabilir, onlardan faydalanabilir.
çok fazla kişi de ya umursamayacak ya da mezarını kazacaktır onların.

ancak öldüklerinde, işte o zaman, yaşıyorken ipe götürecek veya hiç yüzlerine dahi bakmayacak o mantalite en büyük destekçisi olacak balıkçımızın/evsizimizin.

öyle ki boy boy fotoğraf kareleri içinde bulunacaklar balıkçının/evsizin bırakmış olduğu izlerle.

yaşarken yanına yakıştırmadığı o "ayyhh evsiiezzz ıy" korkunç adamı,
öldüğünde "idolüm yhaaa.. manevi babam.." bilge adam olarak anacak, anlatacak.

tüm bunları da bir başkası yapıyor diye yapacak.

dolayısıyla balıkçı/evsiz sonsuza dek sahte, sığ zihinlerde hapsolacak.

onları yine çok az kişi anlayacak, ders alacak.