yazar: ahmet telli
yayım yılı: 2003
eser, cumhuriyet dönemi türk edebiyatı şair ve yazarlarından ahmet telli’nin; yaşadığımız çağın içinde kendi gözünden acıya, aşka, hayata ve insanlara bakarak kaleme aldığı şiirlerinden oluşmaktadır.
yayım yılı: 2003
eser, cumhuriyet dönemi türk edebiyatı şair ve yazarlarından ahmet telli’nin; yaşadığımız çağın içinde kendi gözünden acıya, aşka, hayata ve insanlara bakarak kaleme aldığı şiirlerinden oluşmaktadır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 30.09.2022 16:55 tarihinde açılmıştır.
1.
bir ahmet telli kitabıdır.
daha önce çok az şiir kitabı için tanım yazdım. ama bu kitabın özel bir yeri var bende. bu kitabı ankara'da yaşarken almış ve orda okumuştum. ve bir şiirde ahmet telli der ki;
başkentte yürümek mi istiyorsun
her köşede satır başı yapacaksın
başkent benim için en özel şehirdir. kim ne derse desin, denizsizliğine rağmen güzeldir ve her zaman söylerim ankara'nın güzel olmak için denize ihtiyacı yoktur. o, her köşesinde satır başı yaptığım şehirdir çünkü her yerde bambaşka bir hikaye yaşanır.
ankara'dan sonrası uzun bir arayış ve bulamayış. şiir kitabı elimde gezdim durdum, halbuki anladım ki yıllar sonra, sadece durmuşum. sonra bir başka şiirden bir dize geldi aklıma;
hangi şehirde yoksan ben kaybolurum orda
kaybolduğum şehirleri bir bir geride bıraktım. yel değirmenleri ile savaşacağım şehre geldim. varlığımı hissettim ve elimde barbar ve şehla oldu çoğu zaman başka şiir kitaplarının yanında.
çok uzun yolculuklar yaptım. çok yollar geçtim. dinlenme tesisi soğuklarında artık müesseseden olmayan bayat çaylar içtiğim bile oldu. ve yine aklımda bir ahmet telli dizesi;
yolculuk uzun bir cümledir
ezberini bozar kimilerinin
şair bu kitapta bir de içinde yaşadığımız ve iliğimiz kemiğimize kadar nefret ettiğimiz bu dönemi üç kelime ile özetleyen bir dize yazmış. bu bile yeter bu kitabı sevmek için;
cinnet, cehalet ve ihanet çağı
her gün bu üç özelliğine de şahit oluyoruz bu saçma sapan zamanın. ve o kadar alıştık ki bu duruma şiirler olmasa belki de unutup gideceğiz.
barbar ve şehla uzun uzun okunacak bir şiir kitabıdır. barbardır, şehladır.
daha önce çok az şiir kitabı için tanım yazdım. ama bu kitabın özel bir yeri var bende. bu kitabı ankara'da yaşarken almış ve orda okumuştum. ve bir şiirde ahmet telli der ki;
başkentte yürümek mi istiyorsun
her köşede satır başı yapacaksın
başkent benim için en özel şehirdir. kim ne derse desin, denizsizliğine rağmen güzeldir ve her zaman söylerim ankara'nın güzel olmak için denize ihtiyacı yoktur. o, her köşesinde satır başı yaptığım şehirdir çünkü her yerde bambaşka bir hikaye yaşanır.
ankara'dan sonrası uzun bir arayış ve bulamayış. şiir kitabı elimde gezdim durdum, halbuki anladım ki yıllar sonra, sadece durmuşum. sonra bir başka şiirden bir dize geldi aklıma;
hangi şehirde yoksan ben kaybolurum orda
kaybolduğum şehirleri bir bir geride bıraktım. yel değirmenleri ile savaşacağım şehre geldim. varlığımı hissettim ve elimde barbar ve şehla oldu çoğu zaman başka şiir kitaplarının yanında.
çok uzun yolculuklar yaptım. çok yollar geçtim. dinlenme tesisi soğuklarında artık müesseseden olmayan bayat çaylar içtiğim bile oldu. ve yine aklımda bir ahmet telli dizesi;
yolculuk uzun bir cümledir
ezberini bozar kimilerinin
şair bu kitapta bir de içinde yaşadığımız ve iliğimiz kemiğimize kadar nefret ettiğimiz bu dönemi üç kelime ile özetleyen bir dize yazmış. bu bile yeter bu kitabı sevmek için;
cinnet, cehalet ve ihanet çağı
her gün bu üç özelliğine de şahit oluyoruz bu saçma sapan zamanın. ve o kadar alıştık ki bu duruma şiirler olmasa belki de unutup gideceğiz.
barbar ve şehla uzun uzun okunacak bir şiir kitabıdır. barbardır, şehladır.
devamını gör...
2.
bugün birkaç şiir kitabını art arda devirdiğim ahmet telli'nin yazmış olduğu 96 sayfalık şiir kitabı olup barbarlık duygusunu derinden hissettiren şiirlerin yer aldığı da söylenebilir.
hayyam
yalnızdın sevgilinin yanında
şimdi gitti, artık ona sığınabilirsin.
yön duygumu galiba o zaman yitirdim
hangi şehirde yoksan
ben kayboluyorum orada.
hayyam
yalnızdın sevgilinin yanında
şimdi gitti, artık ona sığınabilirsin.
yön duygumu galiba o zaman yitirdim
hangi şehirde yoksan
ben kayboluyorum orada.
devamını gör...