bergüzar

sözlükte 'yadigâr olarak verilen şey, hediye, armağan.' anlamına gelen sözcüktür.

"yine yeşillendi germir bağları
bakarım erimez dağların karı
bergüzar yollamış ellerin yari"

unutulmamak için verilen hatıra. yara kabuğu olur, gazel olur, gün gelir bir ahmet kaya şarkısı olur.

bu da benim sana ayrılırken hediyem olsun

böyle mi okunur bir türkü, böyle mi can yakar?

sabahat akkiraz

bir bergüzar salmış nazlı cananım
ettiği sitemler boydan aşıyor
sönmemiş bağrında közü dumanı
duydum kanlı yaşlar bentten taşıyor

saklarım yaremi sinemde sızlar
yanmış şu bağrımı söndürmez buzlar
yârin yarasına kar etmez tuzlar
lokman şu halıma bakıp şaşıyor

"seni gelecek diye sol yanımı boş koydum"

korel ?

aynı ajda, nükhet, rahşan gibi, sadece bir kişiye özel, bir kişiye ait, başka bir kişiyi akla getirmeyen, sadece bir kişiye zimmetli isim gibi duruyor.

külliyen yandık, yine..

"bergüzar göndermiş de zülfün telinden
tez günler içinde gelesin, demiş."

(bkz: korel)

güne başlamak için hiç uygun olmayan sabahat akkiraz türküsü.

"bir bergüzar salmış nazlı cananım
ettiği sitemler boydan aşıyor
sönmemiş bağrında közü dumanı
duydum kanlı yaşlar bentten taşıyor

saklarım yaremi sinemde sızlar
yanmış şu bağrımı söndürmez buzlar
yârin yarasına kar etmez tuzlar
lokman şu halıma bakıp şaşıyor

bilmedim kadrini vermedim kıymet
ister köle eyle, istersen azad
bu sevdadan alamadım ben murad
ben bezettim yâri eller sarıyor

yârin yaylasına girilmez gayrı
el sürüp gülleri derilmez gayrı
ferhat'ın kolları sarılmaz gayrı
gerdanda benine kimler bakıyor
ben bezettim seni eller sarıyor.."