#ödüllü filmler
2006 yapımı sırrı süreyya önder ve muharrem gülmez'in yönetmen koltuğunda oturduğu komedi, dram, müzik türündeki sinema filmidir. 1980'ler şartlarında ayakta kalmaya çalışan bir müzik grubu ve üniversiteye hazırlanan gülendam'ın hikayesini izlediğimiz bu dönem filmi izleyenlerden oldukça olumlu yorumlar almış, vizyona girdiği tarihlerde ciddi bir gişe başarısı elde etmiştir.
yönetmenler:
muharrem gülmez
sırrı süreyya önder
oyuncular:
cezmi baskın
özgü namal
umut kurt
nazmi kırık
bahri beyat
meral okay
muharrem gülmez
sırrı süreyya önder
oyuncular:
cezmi baskın
özgü namal
umut kurt
nazmi kırık
bahri beyat
meral okay
*adana film festivali (2007) - en iyi film
*uluslararası ankara film festivali (2007) - en iyi film / en iyi senaryo
*uluslararası istanbul film festivali (2007) - en iyi kadın oyuncu [özgü namal]
*selanik film festivali (2007) - balkan araştırması, seyirci ödülü
film toplam 13 ödüle sahiptir.
*uluslararası ankara film festivali (2007) - en iyi film / en iyi senaryo
*uluslararası istanbul film festivali (2007) - en iyi kadın oyuncu [özgü namal]
*selanik film festivali (2007) - balkan araştırması, seyirci ödülü
film toplam 13 ödüle sahiptir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "supportgirl" tarafından 03.03.2021 03:04 tarihinde açılmıştır.
1.
sırrı süreyya önder'in yönetmenliğinin yanı sıra senaristliğini de yaptığı film 2006 yılında çekilmiş 2007 yılında ise gösterime girmiştir. başrollerinde özgü namal cezmi baskın umut kurt oynamıştır yine dilber ay oktay kaynarca gibi bir çok ünlü ismide filmde görmek mümkündür. 12 eylül darbesi sonrasında doğuda yerel halkın istibdat yönetimi ile ilişkilerini işlemiş ve yerel müzisyenlerin aile yaşantılarına yer vermiştir. komedi filmi olmasına rağmen duygusal yoğunluğu çok fazla olan sahneleri de yok değildir.
adıyamanda yerel müzisyenler olan gevendelerin sıkıyönetim komutanı tarafından düzenli bir orkestraya dönüştürülmeye çalışılması ile film sarpa sarmaya başlar. benim bu filme aşık olma sebeplerimden birisi ise daha önce hakkında yazdığım bacha bazi geleneğinin türkiye'de hala nasıl yaşatıldığına değiniyor olmasıdır. darbenin, kanlı, vurdulu kırdılı tüm süreçlerini ustaca bir şekilde anlatmış ama buna rağmen çok fazla şiddet sahnesine de yer vermemiştir. çok fazla ismin çok fazla kez ustalıkla hiciv edildiği filmin imbd puanı ise 7,2'dir.
devrimciyse canı yok mu?*
adıyamanda yerel müzisyenler olan gevendelerin sıkıyönetim komutanı tarafından düzenli bir orkestraya dönüştürülmeye çalışılması ile film sarpa sarmaya başlar. benim bu filme aşık olma sebeplerimden birisi ise daha önce hakkında yazdığım bacha bazi geleneğinin türkiye'de hala nasıl yaşatıldığına değiniyor olmasıdır. darbenin, kanlı, vurdulu kırdılı tüm süreçlerini ustaca bir şekilde anlatmış ama buna rağmen çok fazla şiddet sahnesine de yer vermemiştir. çok fazla ismin çok fazla kez ustalıkla hiciv edildiği filmin imbd puanı ise 7,2'dir.
devrimciyse canı yok mu?*
devamını gör...
2.
bir sırrı süreyya önder filmidir.

bir röportajı esnasında en iyi darbenin allah belasını versin diyen sırrı süreyya önder’in senaryosunu da yazdığı güzel filmdir. filmin oyuncu kadrosunda özgü namal, umut kurt, meral okay, bahri beyat, cezmi baskın, oktay kaynarca ve filmin yazarı ve yönetmeni olan sırrı süreyya önder vardır.
yalnız ve güzel ülkemde belki korkudandır tam bilemiyorum ama büyük bir coşku ile karşılanan askeri darbeden sonra ilan edilen sıkıyönetim esnasında her şeyi yasaklamaktan derin bir keyif alan konseyin gevendelerden bir orkestra oluşturmasını konu alır film.
beynelmilel gençlerin askeri sıkıyönetime karşı durmak için kendi çaplarında yaptıkları küçük eylemlerin nasıl sonuçlar doğurduğunu, nasıl bir orantısız güçle karşılık gördüğünü ve darbeyi kim, ne için yaparsa yapsın kabul edilemez olduğunu iliklerimize kadar hissettik filmde.
film insanı farklı duygulara gark etme konusunda da oldukça başarılı. çok güldüğüm bolca yer oldu filmde. ama yalan söyleyemem bazı sahnelerde de gözlerim dolmadı değil.
izlenmesi gereken bir filmdir. baharı karşılamak gibi. beynelmilel bir şey işte.

bir röportajı esnasında en iyi darbenin allah belasını versin diyen sırrı süreyya önder’in senaryosunu da yazdığı güzel filmdir. filmin oyuncu kadrosunda özgü namal, umut kurt, meral okay, bahri beyat, cezmi baskın, oktay kaynarca ve filmin yazarı ve yönetmeni olan sırrı süreyya önder vardır.
yalnız ve güzel ülkemde belki korkudandır tam bilemiyorum ama büyük bir coşku ile karşılanan askeri darbeden sonra ilan edilen sıkıyönetim esnasında her şeyi yasaklamaktan derin bir keyif alan konseyin gevendelerden bir orkestra oluşturmasını konu alır film.
beynelmilel gençlerin askeri sıkıyönetime karşı durmak için kendi çaplarında yaptıkları küçük eylemlerin nasıl sonuçlar doğurduğunu, nasıl bir orantısız güçle karşılık gördüğünü ve darbeyi kim, ne için yaparsa yapsın kabul edilemez olduğunu iliklerimize kadar hissettik filmde.
film insanı farklı duygulara gark etme konusunda da oldukça başarılı. çok güldüğüm bolca yer oldu filmde. ama yalan söyleyemem bazı sahnelerde de gözlerim dolmadı değil.
izlenmesi gereken bir filmdir. baharı karşılamak gibi. beynelmilel bir şey işte.
devamını gör...
3.
ağlamak gülmenin kardeşidir, ağlamayan gülemez ki
filmde de geçen bu replik, bu filmi tanımlayan en iyi söz bence. ağlamak gülmenin kardeşidir. kimi sahnelerinde kahkahalarla güldüğüm filmin kimi yerlerinde de az kalsın ağlıyordum.
benim gibi yakın tarihe ilgi duyanların* bir an önce izlemesini tavsiye ederim.
dönemi toplumsal yapısının çok iyi anlatıldığını düşünüyorum. özellikle 80 darbesinde, anadolu'da her şeyden bi haber olan halkın, konuyla hiç bir fikirleri yokken ya da olsa bile korku kültürü yüzünden bir şey yapamamalarını, her duruma boyun eğmelerini, 82 seçimlerinde %91 kabul oyunun nasıl alındığını, diyarbakır cezaevini, o dönemde meşhur olan muhbirliği, devrimci gençleri, hiçbir şeyden haberleri yokken, hapise girip işkence edilip öldürülen insanların anlatıldığı film.
adıyaman'da bir grup çalgıcı, sıkıyönetim zamanı yasak olduğu için işlerini yapamamaktadırlar. bu nedenle onlar da bir kamyonun arkasını pavyona dönüştürüp gece ormanlık alanda müşterilerini alarak işlerini bu şekilde yapmaya başlarlar ancak askerler tarafından yakalanıp tutuklanmaları ve askeriyede bu çalgıcıların ordu orkestrasına dönüştürülmesi ve ileriki günlerde köye gelecek olan milli güvenlik konseyi'ni karşılama görevinin bu orkestraya verilmesi ile film başlar ve bu konu üzerinden devam eder.
daha fazla spoiler vermemek için filmi anlatmayacağım ama biraz da oyuncululardan bahsetmek istiyorum. bu filme en çok yakışan oyuncu bence dilber ay olmuş. diğer oyuncularda çok başarılıydı ancak dilber ay oyuncu olmamasına rağmen filme tam uymuş bana göre. özellikle komutanlara tavukları pişirmişem türküsünü söylediği sahne çok güzeldi. bunun yanında özgü namal rolünü çok güzel oynamış, çok başarılıydı. umut kurt ile özgü namal da film de birbirlerine çok yakışmışlar.
cezmi baskın'a ayrıca değinmek istiyorum. bu adam ülkemizde hep akasya durağı'nın usman aga'sı olarak bilindiği için pek değeri bilinmiyor ama ben onu ikinci bahar'dan beri izliyorum. hangi role girerse girsin, her işini başarılı bir şekilde yapıyor. bu filmde de mükemmeldi. diğer oyuncular da çok iyilerdi. zaten meral okay'dan oktay kaynarca'ya nazmi kınık'tan umut kurt'a herkes çok bilindik, başarılı oyuncular. ayrıca, sırrı süreyya önder filmin yönetmenlerinden birisiymiş.
filmin en komik ve en acıklı sahnesi de girişte yazdığım repliği destekleyecek şekilde aynı sahneydi bana göre; servet plak için hazırlanan reklam kaydının yapılışı sahnesi. yani sırrı süreyya önder ve özgü namal'ın seslendirme yapıp çalgıcıların çalıp kahtalı mıçı'nın türkü söylediği sahne. özgü namal'ın ağlama numarası ve umut kurt yüzünden gülüp kaydı bozması çok komikti ve devamında uyan sunam uyan türküsünün çalıp özgü namalın gerçekten ağlamaya başlaması da beni biraz üzdü.
ve son olarak komünist enternasyonal marşı da davul zurnaya çok yakışmış. hakikaten baharı karşılama müziği gibi, öyle beynelmilel bir müzik olmuş işte.*
ayrıca beynelmilel kelimesi anlam olarak, uluslarası demekmiş ancak bazen de sıradan, genelgeçer anlamlı da kullanılabiliyor.*filme de bu anlam farklılığı düşünülerek ismi verilmiş.
neyse yine bir film eleştirisinin daha sonuna geldim arkadaşlar.* bu film de güzel. zaten beğenmezsem sözlüğe yazmıyorum genelde.
buraya kadar okuyan varsa teşekkür ederim.

devamını gör...
"beynelmilel (film)" ile benzer başlıklar
beynelmilel
11