bir sabah uyanıp kendini 1999 yılında bulmak
başlık "bay holmes" tarafından 29.11.2021 21:56 tarihinde açılmıştır.
1.
ilk yapacağım şükrettikten sonra tüplü monitörde vakit geçirmek olur, sonra biraz gazete okurum.
devamını gör...
2.
büyük ihtimalle bulamamak, zira 99'un son çeyreğinde doğmak...
devamını gör...
3.
depremden sonra olursa sevinirim.
tekrar üzmeyin beni .
tekrar üzmeyin beni .
devamını gör...
4.
şizofrene bağlamaktır.
devamını gör...
5.
bebek olarak gözlerimi açardım o zaman.
devamını gör...
6.
yeni doğmuş olacağım için hayatı sil baştan yaşayacağım. çekilir mi bir daha? sanmam.
devamını gör...
7.
gençliğime döneceğimden ve o yıllarda daha mutlu olduğumuzdan sevinçle kabul edeceğim eylem. varsa aranızda zaman makinesi olan, sevabına bi' el atsın lütfen şu işe.
devamını gör...
8.
9.
annem ve babam o zamanlar muhtemelen yeni yeni tanışıyor olurdu ve ben dünyada olmazdım.
devamını gör...
10.
(bkz: dünyaya gelmemiş olmak)
devamını gör...
11.
12.
bu yaşımda mı 1999'da bulacağım yoksa o zamanki yaşımda mı uyanacağım? bu çok mühim çünkü 99'da ben 2 yaşındaydım ve bir sabah bambaşka bir hayata uyandığımın farkına varamazdım. ama bu yaşımda uyanırsam; en küçük çocukken bir anda en büyük çocuk olurdum. sanki en önemli kısım buymuş gibi..
düşünelim bakalım.
uyanıyorum. yatağım aynı (en büyük abimin yatağı olduğu için o zaman da vardı), başucumdaki komodin de aynı. duvarın rengi neden farklı? dolabım nerede? tablolarım? çivi izi bile yok duvarda. telefonum da içerde kalmış olmalı.
yerimden kalkıyorum bir hışımla. odadan çıktığımda evdeki birçok şey farklı görünüyor gözüme. daha doğrusu; tüm yeni eşyaları eskileriyle değiştirmişiz gibi. çok saçma.
annemi görüyorum mutfakta. arkası dönük. zayıflamış ve boyu uzamış sanki? ve.. yüzünü dönüyor. gençleşmiş! yüzüne birkaç saniye bakıp hızla salona koşuyorum. her şey, her şey eskisi gibi. bildiğim en eski hali gibi. bir takvim vardır mutlaka.
buluyorum. 1999. bin dokuz yüz doksan dokuz.
bin
dokuz
yüz
doksan
dokuz.
ve perde!
düşünelim bakalım.
uyanıyorum. yatağım aynı (en büyük abimin yatağı olduğu için o zaman da vardı), başucumdaki komodin de aynı. duvarın rengi neden farklı? dolabım nerede? tablolarım? çivi izi bile yok duvarda. telefonum da içerde kalmış olmalı.
yerimden kalkıyorum bir hışımla. odadan çıktığımda evdeki birçok şey farklı görünüyor gözüme. daha doğrusu; tüm yeni eşyaları eskileriyle değiştirmişiz gibi. çok saçma.
annemi görüyorum mutfakta. arkası dönük. zayıflamış ve boyu uzamış sanki? ve.. yüzünü dönüyor. gençleşmiş! yüzüne birkaç saniye bakıp hızla salona koşuyorum. her şey, her şey eskisi gibi. bildiğim en eski hali gibi. bir takvim vardır mutlaka.
buluyorum. 1999. bin dokuz yüz doksan dokuz.
bin
dokuz
yüz
doksan
dokuz.
ve perde!
devamını gör...
13.
sayın yazarlar kimse anlayamamış. şu anki yaşınıza denk gelecek şekilde kast ediyorum ben. bebek falan olmuyorsunuz bakın uyanıyorsunuz evinizdeki teknolojik aletler hariç her şeyiniz aynı. tarihe bakıyorsunuz ve yıl 1999 olay bundan ibaret.
devamını gör...
14.
o zamanlar buralar hep dutluktu, bende bir yaşında filanım.
devamını gör...
15.
3 yaşındayım ve sabah gözlerimi açtığım gini televizyonu açıp winnie the pooh çizgi filmimi seyrediyorum. üzerimde en sevdiğim sarı ayılı bir pijamam var. annemi bekliyorum evde. sobayı yakıp gitmiş annem üşümeyeyim diye. saçlarım 3 numara. hayattan o zamanlarda hiçbir beklentim yok. tek derdim karnımın tokluğu annemin eve gelmesi ve çizgi filmimin bitmemesi. içim şu an pamuk gibi oldu. * birazda duygusallaştım. *
devamını gör...
16.
aa ben yokum
devamını gör...
17.
devamını gör...
18.
ya nassı isterdim biliyo musunuz?
ben uzun zamandır yaptığım hiçbir şeyden geçmişteki tadı alamıyorum. hissediyorum, eskinin bambaşka bir sıcaklığı varmış. belki yine fakirmişiz, belki teknoloji de yokmuş ama her şey daha samimiymiş. bunu baktığım eski bi fotoğrafta, izlediğim eski bi dizide görüyorum.
belki hepsi benim sanrılarım, belki o zamanda olsam da o zamanı beğenmezdim. bilemiyorum altan, ama hem yaşadığım hem yaşamadığım o zamanların samimiyetini özlüyorum.
ben uzun zamandır yaptığım hiçbir şeyden geçmişteki tadı alamıyorum. hissediyorum, eskinin bambaşka bir sıcaklığı varmış. belki yine fakirmişiz, belki teknoloji de yokmuş ama her şey daha samimiymiş. bunu baktığım eski bi fotoğrafta, izlediğim eski bi dizide görüyorum.
belki hepsi benim sanrılarım, belki o zamanda olsam da o zamanı beğenmezdim. bilemiyorum altan, ama hem yaşadığım hem yaşamadığım o zamanların samimiyetini özlüyorum.
devamını gör...
19.
hiç maç sonucu hatırlamıyorum. bari bir almanak olsaydı elimde.
devamını gör...
20.
1 yıl sonra liseye başlayacağım ve anadolu lisesi sınavları vardı..
hey gidi hey..
yaşlanıyoruz.
hey gidi hey..
yaşlanıyoruz.
devamını gör...

