bir yalandan sonra tüm gerçeklerin şüpheli hale gelmesi
başlık "the left hand of darkness" tarafından 09.12.2021 15:59 tarihinde açılmıştır.
1.
rahatsız ukdesidir.
biz buna paranoya diyoruz lakin insan bir kere sevdiği kişinin yalanını yakalayınca söylediği tüm gerçeklere inanmak istemiyor. sütten ağzı yananın yoğurdu üfleyerek yermiş misali. ama insan hayatı boyunca şüpheyle yaşayamaz ki, illa ki bir gerçeğe inanacaksın, kaçarı yok…
biz buna paranoya diyoruz lakin insan bir kere sevdiği kişinin yalanını yakalayınca söylediği tüm gerçeklere inanmak istemiyor. sütten ağzı yananın yoğurdu üfleyerek yermiş misali. ama insan hayatı boyunca şüpheyle yaşayamaz ki, illa ki bir gerçeğe inanacaksın, kaçarı yok…
devamını gör...
2.
bu başlıkla fark ettim ki, entryler gibi başlıklar da oylanabilmeli. çok güzel tanımlanmış, ifade edilmiş. rahatsız'ın ukdesine sağlık.
bu herkes için geçerli olmayan bir durum arkadaşlar. olmalı falan gibi beylik bir şey söyleyecek değilim. herkesin hayatına kimse karışamaz neticede ne var ki geçerli olan bir iki insan tanıyorum. birinin adı senem mesela. namıdiğer miko.
miko insanı, insanlara yüzde yüz güvenle başlıyor hikayelerine. karşısındakiyle kurduğu ilişkinin türünden bağımsız olarak herkese, ağızlarından çıkanın ne eksik ne fazla doğruluğuna, inanıyor. inanmamak için bir sebep yaratılana kadar da inanmaya devam ediyor. işlenebilecek data diyor bunlara. anlamlı ve tanımlı aktları referans alıyor, sonra da buna göre değerlemeler ve/dahi değerlendirmeler yapıyor. matematikçi de değil ama insan ilişkilerinde rasyonel olmayı konforlu buluyor. paranoya bambaşka bir şey millet. hatta o kadar başka ki tam olarak paranoya yapmamak için uygulanan bir yöntem bu.
sık sık "ona inanmamak için elimde bir done var mı?" diye soruyor kendine mesela. varsa ne kadar bu konuyla ilintili diye devam ediyor sorularına. elma ile armut farklı meyveler neticede. bilelim.
hiç kimse kusursuz değil. hiçbir ikili ilişkide güven yüzde yüzde kalamaz. önemli olan kabul edilebilir hata düzeyinin üzerinde kalmak, çabada olmak. vice versa.
bu herkes için geçerli olmayan bir durum arkadaşlar. olmalı falan gibi beylik bir şey söyleyecek değilim. herkesin hayatına kimse karışamaz neticede ne var ki geçerli olan bir iki insan tanıyorum. birinin adı senem mesela. namıdiğer miko.
miko insanı, insanlara yüzde yüz güvenle başlıyor hikayelerine. karşısındakiyle kurduğu ilişkinin türünden bağımsız olarak herkese, ağızlarından çıkanın ne eksik ne fazla doğruluğuna, inanıyor. inanmamak için bir sebep yaratılana kadar da inanmaya devam ediyor. işlenebilecek data diyor bunlara. anlamlı ve tanımlı aktları referans alıyor, sonra da buna göre değerlemeler ve/dahi değerlendirmeler yapıyor. matematikçi de değil ama insan ilişkilerinde rasyonel olmayı konforlu buluyor. paranoya bambaşka bir şey millet. hatta o kadar başka ki tam olarak paranoya yapmamak için uygulanan bir yöntem bu.
sık sık "ona inanmamak için elimde bir done var mı?" diye soruyor kendine mesela. varsa ne kadar bu konuyla ilintili diye devam ediyor sorularına. elma ile armut farklı meyveler neticede. bilelim.
hiç kimse kusursuz değil. hiçbir ikili ilişkide güven yüzde yüzde kalamaz. önemli olan kabul edilebilir hata düzeyinin üzerinde kalmak, çabada olmak. vice versa.
devamını gör...
3.
birkaç gündür müge anlı ile tatlı sert adlı programda izlediğimiz gerçek.
kadın, bir başka kadın ve onun akrabası ile bir para işine girer, kocasından gizli şekilde. güya son derece kıymetli bir define vardır bir yerlerde. adam buna parası olanları ortak edip, onlara defineden pay vermeyi vadetmiştir. kadın da kocasından gizli şekilde kendi altınlarını, annesinin altınlarını bu işe yatırır. sonra iş elinde patlar, altınlardan da olur. kocasının sorduğu sorulara korkusundan sürekli yalan cevaplar verdiği için iş, kocası olan adamın aldatıldığını da düşünmesiyle nihayete erer. define vadeden adamla karısının arasında bir ilişki olduğuna inanmaya başlamıştır çünkü.
sonuç; koca yeni doğmuş bebeği "benden değildir bu" diye reddeder, kadını da boşar. altınlar nedeniyle söylenen 1 yalanla başlayan ve devamında aynı konuyla ilgili olarak gelen mecburi yalanlar silsilesi, kocanın güveni kaybetmesi, kadının "o adamla aramızda bir şey yok" demesine inanmaması ve yuvalarının dağılmasıyla sonuçlanır.
doğruyu söylemek her zaman en iyisidir. bazen karşılığında başınıza gelecek olan kayıp çok büyük olsa da...
kadın, bir başka kadın ve onun akrabası ile bir para işine girer, kocasından gizli şekilde. güya son derece kıymetli bir define vardır bir yerlerde. adam buna parası olanları ortak edip, onlara defineden pay vermeyi vadetmiştir. kadın da kocasından gizli şekilde kendi altınlarını, annesinin altınlarını bu işe yatırır. sonra iş elinde patlar, altınlardan da olur. kocasının sorduğu sorulara korkusundan sürekli yalan cevaplar verdiği için iş, kocası olan adamın aldatıldığını da düşünmesiyle nihayete erer. define vadeden adamla karısının arasında bir ilişki olduğuna inanmaya başlamıştır çünkü.
sonuç; koca yeni doğmuş bebeği "benden değildir bu" diye reddeder, kadını da boşar. altınlar nedeniyle söylenen 1 yalanla başlayan ve devamında aynı konuyla ilgili olarak gelen mecburi yalanlar silsilesi, kocanın güveni kaybetmesi, kadının "o adamla aramızda bir şey yok" demesine inanmaması ve yuvalarının dağılmasıyla sonuçlanır.
doğruyu söylemek her zaman en iyisidir. bazen karşılığında başınıza gelecek olan kayıp çok büyük olsa da...
devamını gör...
4.
birinin bir yalanını gördükten sonra, tüm doğrularından şüphe edersin.
genelde güvendiğimiz insanlarda zuhur eden durumdur. söylediklerinin doğruluğuna güvenir, doğruluğunu sorgulamazsınız. zaten bir yalanını da görmemişsinizdir.
ta ki bir yalanını yakalayana kadar. bu sefer geçmişe döner ve tüm söylediklerini sorguya çekersiniz. yani bir yanlış, bin doğruyu götürür. güven sarsılmıştır bir kere; hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
ukdeden bu anlam çıkardım ben; yazarlar farklı anlamlar çıkarmış. hepsi de çok güzel anlatmış; ellerin sağlık.
genelde güvendiğimiz insanlarda zuhur eden durumdur. söylediklerinin doğruluğuna güvenir, doğruluğunu sorgulamazsınız. zaten bir yalanını da görmemişsinizdir.
ta ki bir yalanını yakalayana kadar. bu sefer geçmişe döner ve tüm söylediklerini sorguya çekersiniz. yani bir yanlış, bin doğruyu götürür. güven sarsılmıştır bir kere; hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
ukdeden bu anlam çıkardım ben; yazarlar farklı anlamlar çıkarmış. hepsi de çok güzel anlatmış; ellerin sağlık.
devamını gör...
5.
6.
güven kaybından mütevellit olan durumdur. yalan söylediği yakalanan kişinin söylediği tüm sözler o andan sonra tüm ağırlığını kaybeder. geçmiş olsun! ağzınızla kuş tutsanız, dürüstlükte nirvana yapsanız artık geçersizdir.
devamını gör...
7.
ki benim gibi biri için bir yalandan öncesi bile şüpheliyken.
(bkz: akrep burcu)
(bkz: akrep burcu)
devamını gör...
8.
artık biri beşi onu fark etmediğindendir.
tek bir yalan; camın üzerindeki tek bir çatlak gibidir. o çatlaktan küçük küçük yeni çatlaklar doğar, ince ince yayılan bu dallar zamanla tüm camı ele geçirir ve sonunda o cam daha fazla dayanamaz ve tuzla buz olup tamamen parçalanır. güven de böyledir. yitip gitmesi için tek bir çatlak yeterlidir.
bir adet yalan çoktur çünkü kendinden önceki ve sonraki her şeyi sorgulatır. doğruluk algılarını bozar, güveni kırar, o insana duyulan inancı bitirir. hiçbir şey eskisi gibi olamaz. artık akılda hep bir süzgeç olur; sözler teker teker süzülür, yeni bir yalan yakalanmaya çalışılır.eğer bir tane varsa başkaları da vardır ya da olacaktır.
bir taneden bir şey olmaz diye düşünmek yanlıştır.konu yalansa tek bir yanlış bütün doğruları götürür.
tek bir yalan; camın üzerindeki tek bir çatlak gibidir. o çatlaktan küçük küçük yeni çatlaklar doğar, ince ince yayılan bu dallar zamanla tüm camı ele geçirir ve sonunda o cam daha fazla dayanamaz ve tuzla buz olup tamamen parçalanır. güven de böyledir. yitip gitmesi için tek bir çatlak yeterlidir.
bir adet yalan çoktur çünkü kendinden önceki ve sonraki her şeyi sorgulatır. doğruluk algılarını bozar, güveni kırar, o insana duyulan inancı bitirir. hiçbir şey eskisi gibi olamaz. artık akılda hep bir süzgeç olur; sözler teker teker süzülür, yeni bir yalan yakalanmaya çalışılır.eğer bir tane varsa başkaları da vardır ya da olacaktır.
bir taneden bir şey olmaz diye düşünmek yanlıştır.konu yalansa tek bir yanlış bütün doğruları götürür.
devamını gör...