birds of prey

tam adı birds of prey (and the fantabulous emancipation of one harley quinn) olan süper kahraman aksiyon filmi. türkçeye de yırtıcı kuşlar (ve muhteşem harley quinn) olarak çevrilmiş ancak başlık kalabalığı olmasın diye buradan devam edelim.

isminden de belli olacağı üzere elbette baş karakterimiz çizgi-roman okuyucusu olmayanların bile suicide squad filminden aşina olduğu dc comics kurgusal karakteri harley quinn abla. suicide squad filmi oldukça tartışmalı olsa da yaptığı gişenin büyük kısmını harley quinn'i canlandıran margot robbie'ye borçluydu. o dönem bütün ergen erkeklerin aşık olduğunu, kızların ise harley quinn cosplayleri ile dolanmasını fark etmiş olacaklar ki biz bunun ekmeğini yeriz diye düşündüler sanırım. evet filmde joker yok. batman de yok. pek kim var?

ilk olarak yırtıcı kuşlar ekibimizdeki ablalara bakalım. muhteşem sesi artı kuvvetli bir diyaframı olan ve neden bu kadar iyi dövüşebildiğini asla bilmediğimiz black canary, henüz çocukken tamamı katledilmiş bir mafya ailesinin kızı olan ve intikam arzusu ile bir suç makinesi olarak yetiştirilmiş huntress, kendisini şehri kötülerden temizlemeye adamış yetenekli ama bahtsız polis renee montoya ve küçük cepçi cassandra cain. kendilerinin bir takım olaylar sonucunda yolları kesişecek ve ilk önce ortak çıkarlar doğrultsunda daha sonra ise suçla savaşmak adına bir araya gelecekler. peki neymiş bu olaylar?

film harley quinn'in biricik aşkı joker ile ayrıldıklarını tüm şehre ilan etmesi ile başlıyor. elbette artık joker'in koruması altında olmadığı için daha önce kızdırmış olduğu onlarca kişi intikam için harley'nin peşine düşüyorlar. bunlardan sadece birisi olan baş kötümüz'den kendisini kurtarabilmek adına harley bir anlaşma yapıyor. diğer karakterlerimizin de bir şekilde bu adamla bağlantıları var. aslında ortak nokta insanların derisini yüzmeye meraklı psikopat roman sionis nam-ı diğer black mask diyebiliriz. ki kendisi canımız cananımız ewan mcgregor tarafından canlandırılıyor. yahu sen ki şarkılarınla hepimizi kendine aşık eden bohem şair *, önünde ceketimizin düğmelerini iliklediğimiz genç padawan* ne işin var 3. sınıf (hadi senin güzel hatırın için 2. sınıf olsun) aksiyon filminde!

neyse efendim anlaşılacağı üzere filmi çok beğenmedim. karakterler karikatürüze edilmiş ki ben oldukça uç, absürd, mizahi yönü olan karakterleri ve çizgi roman uyarlamalarını severim ama onu da tam yapamamışlar. karakterlerin üzerinde iki beden büyük duruyor. aksiyon sahneleri idare eder. harley quinn'in şanı üzerinden yürüyelim demişler ama o karanlık tarafını neredeyse hiç göremiyoruz. aşırı bir çocuksuluk var üzerinde. girl power muhabbeti ise tamamen sempati toplamak için gibi geldi.

kısacası sana puanım 6 kanka!

o değil de buraya kadar okuyanlar dm'den adres atsınlar. kendilerine birer adet yumurtalı sandviç yollayacağım.

az önce izledim. buram buram feminizm bir yana yan öykülerden bir harley filmi yaratmışlar öbür yanda.
bence güzel yani. iyi işte izledim falan ama buna para vermezdim sanırım ya. internetten izledim işte.
güzel sahneleri vardı.
harley, ayrılık acını hissettim sis! kendimden çok şey buldum.
master olmadan yapabiliriz, yeni bir hayat kurabiliriz... ya da kimi kandırıyoruz aaah biz hep böyle kalacağız.
evini gördüğümde de benzer yanları vardı zaten ben de aynen böyleyim.
harley seven tayfadan değilim ama buzdolabımda abur cuburdan başka bir şey yoktu ve iyi beslenmediğimi fark edip çocuk muyum lan ben şu hale bak yiyecek doğru düzgün bir şey yok deyip makarna haşlarken kahve içip zeytin yiyordum..
kesinlikle bir değişikliğe ihtiyacımızın olduğunu söylüyor film.
ve sadece küçük bir kız çocuğunu kurtarmakla mı geçti bütün film ya?
- evet!