bunun iki yönü var. biri insanların bitkilerle konuşması, diğeri ise bitkilerin birbirleriyle iletişim kurması.

öncelikle insanların bitkilerle konuşmasıyla onların daha iyi büyüdüğü ve geliştiğine dair duyumlar almışsınızdır. bunun elbette bilimsel bir tarafı var: bir araştırma bitkilerin düşük titreşim seviyelerine olumlu tepki verdiğini, bunun da yaklaşık 115-250hz seviyesinde ideal olduğunu öne sürüyor. bu çalışma kapsamında bitkilerin gerçekten sesleri algılayabildiği ve çevrelerinde biyotik ve abiyotik kaynaklardan gelen pek çok bilgilendirici sesle etkileşimde oldukları belirlenmiş. fitoakustik (phytoacoustics) adı verilen yeni bir çalışma alanı geliştirilmiş. ve bu alanla bitkilerin sesleri algılaması ve yayması üzerine yapılan araştırmalar yürütülüyor. son çalışmalarla birlikte bitkilerin seslere tepki olarak gen anlatımlarını değiştirmeleri, patojen direncini artırmaları ve nektar bileşimlerini değiştirmeleri gibi tepkiler gösterdikleri ortaya koyulmuş. özellikle hava yoluyla iletilen seslerin bitkiler üzerindeki etkilerine odaklanıyorlarmış. ayrıca, bitkilerin ses yaymaları ve seslere göre morfolojik adaptasyonlar göstermeleri de çalışmalarda ele alınıyormuş. netice itibariyle de bitkilerin seslere tepki vermesinin, ekolojik açıdan hangi durumlarda daha avantajlı olabileceği konusunda fikirler ortaya çıkmış.

diğer bir çalışmada ise bitkiler için sesin rolü araştırılmış. bilindiği üzere bitkiler kökleriyle yer altından, toprak üstü organlarıyla da çevresel olarak etkileşim halinde, hepimizin malumu. hatta mikorizal ağlar ve uçucu yağlarla bitkilerin birbiriyle konuşması da mümkün. ancak yukarıda belirtildiği gibi akustik bir iletişim henüz daha tam olarak açıklanmamış. fakat bu söz konusu çalışmada bununla ilgili bir takım fikirler öne sürülüyor.

peki ses ile neyi kastediliyor diye soracak olursak: ses kısaca sıkıştırılabilir ortamlarda (örneğin hava, sıvılar veya katılar) yayılan bir dizi uzunlamasına basınç dalgası. 20 hz ile 20 khz arasındaki frekans aralığına düşen ses dalgaları, insan kulağının duyabildiği duyulabilir sese ait; 20 hz altındaki veya 20 khz'den yüksek frekanslar sırasıyla infrason veya ultrason olarak tanımlanıyor. kaynak

bir çalışmada 100 db ve 1000 hz ses titreşimleriyle bir saat boyunca tedaviye maruz burakılan krizantem hücrelerinin h + -atpaz aktivitesinde bir artış olduğu gösterilmiş. kaynak

insan konuşmasında tipik olarak yaklaşık 60 db’lik bir yoğunluk varken, bu yoğunlukta, örneğin işitme organlarında sadece 10-50 nm’lik titreşimler ortaya çıkarabiliyormuş. bu ölçeklerde, titreşimlerin verdiği mekanik enerji aşırı derecede küçükmüş ve yine de konuşma sırasında duyma konusunda hiçbir sorun yaşamadığımız belirtiliyor. bunu göz önünde bulundurarak, trikom kadar küçük bir şeyin ses titreşimlerine yanıt olarak titreşebileceğini ve muhtemelen bilgi iletebileceğini düşünmenin mantıklı olduğu iddia ediliyor. kaynak

öte yandan bitkilerle konuşmanın sadece bitkilere değil insanlara da etkileri yadsınamaz. malumunuz orman banyosu yani shinrin-yoku #3610878 diye bir kavram var. bu durumda doğada vakit geçirmek #3611305 bitkilere temas etmek, dokunmak, konuşmak ve hatta ağaçlara sarılmak bir tür terapidir ve olumlu yönden etki sağlamaktadır. her ne kadar gerçekleştirilen çalışmalar bitkilerle konuşmak konusunda faydaların olduğunu ileri sürse de doğrudan kanıt üzerine bir veri bulunmamakta elimizde. bu konuda bilimsel araştırmalar devam etmekte.

konunun diğer tarafı olan bitkilerin birbiriyle konuşması ise bizim onlarla konuşurken yaydığımız ses titreşimleri gibi arıların, sineklerin vızıltısına benzer şekilde etkilediği ve o titreşimlere göre kimyasal salgıladığı öne sürülüyor. bu konuyla ilgili türkçe olan şu yazıyı okuyabilirsiniz.
devamını gör...
değerli bilgilerle açılan başlığı sulandırmadan, diyebilirim ki yıllar yılı "homie"lik ettiğim tekmil nebat "çok iyi bir dinleyici"den fazlası(ydı) hep. iletişim, ilişki işteş eylemler malum ve canlarım da iletişime çok açık, ilişkide çok iyiler.
devamını gör...
büyük ağaçlar sıcaklarda küçük ağaçlara su ve besin sağlıyormuş. ben de diyorum bu küçük fidanlar nasıl kurumuyor o sıcakta. kökleri derinde değil sonuçta. "yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine"
devamını gör...
çiçekleriyle her fırsatta konuşan ve bu yöntemle onların daha sağlıklı kalmasını sağladığına inanan bir arkadaşım var. birkaç gün önce yanına uğradığımda, eline çiçek sulama aparatını alıp "bak, bunlarla hep böyle konuşacaksın ki coşsunlar" dedi onları sularken. bir yandan da çiçeklere kompliman yaptı durdu.

dün akşam yine uğradım ve gördüm ki çok üzerine titrediği bir çiçeğini çöpe atmış. ölmüş yani çiçek. "bak işte gördün mü, çok muhabbet tez ayrılık getirmiş" dedim, çok bozuldu. “biraz ayıp olmuyor mu?” dedi. biraz ayıp oldu tabii.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"bitkilerde iletişim" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim