bıyık bırakma sevdası yüzünden biten ilişki
başlık "echoes of the past" tarafından 10.09.2025 21:01 tarihinde açılmıştır.
1.
zamanında başıma gelen trajikomik olay. gelin size olayı anlatayım:
bir kadınla tanışmıştım, kafa dengi, muhabbeti güzel, zekâsı keskin, enerjisi şahane ama biraz marjinal… derken mevzu ciddileşti, ilişkiye başladık. ilk başta her şey kusursuz gidiyordu. ama sonra öğrendim ki hanımefendi biraz feminist ve feminizmi "ekstrem spor" kategorisinde yapıyor. kadın bıyıklarını kesmiyordu dostlar, koltuk altı zaten amazon ormanı gibi ama neyse ki ben trekking yapmayı çok seviyordum o dönemler. dedim ki, "tamam, bana ne, benim zaten koltuk altıyla ne işim olabilir ki?" öyle tuhaf fantezileri olan birisi değildim sonuçta. zaten bıyık ve koltuk altı kılları hariç diğer kılların kesilmesinin serbest olduğu değişik bir mezhebiydi bu feminizmin, anladığım kadarıyla.
velhasıl kadın bıyığını da koltuk altını da kesmiyordu. dedim ki "tamamdır, sorun değil, estetik çeşitliliktir sonuçta." ama bir noktadan sonra olay kontrolden çıkmaya başladı. başta romantikti, farklı geliyordu, alışırım sandım ama iş öpüşmeye geldiğinde tadımız kaçmaya başlamıştı. sonuçta benim de bıyığım vardı ve öpüşürken trajikomik bir tablo çıkıyordu ortaya. bazen dudaklarımız buluşmadan önce bıyıklarımız buluşuyordu. bazen bıyıklarımız birbirine dolanıyor, resmen rubik küpü çözer gibi açmaya uğraşıyorduk. bir keresinde yanlışlıkla birbirimizin bıyıklarını ısırıp koparmışlığımız bile oldu. aşkımızdan geriye küçük bıyık parçaları kalıyordu adeta. dudaklarımız aşk için savaşırken, bıyıklarımız bizden bağımsız kendi karanlık düellosunu yapıyordu.
bir gün oturduk, ciddi ciddi konuştuk:
- "bak," dedim, "birimizin bıyıkları gitmeli."
- "asla!" dedi. "bıyıklarım benim kimliğimi yansıtan en değerli parçam!"
- "benimki de karizmamın tamamlayıcısı!"
tabi ki sonuç çıkmamıştı bu konuşmamızdan. ikimiz de bıyıklarımızdan ödün vermeme konusunda inat etmiştik. ortak bir çözüm bulamadık. birbirimize olan sevgimiz, bıyık sevdasına kurban gitti. ayrıldık.
ve işte o gün öğrendim:
"aşkı bitiren her zaman mesafeler değildir; sevgi bazen bir makaslık kadar da olsa ödün vermeyi gerektirir, sevgi cesaret ister."
bir kadınla tanışmıştım, kafa dengi, muhabbeti güzel, zekâsı keskin, enerjisi şahane ama biraz marjinal… derken mevzu ciddileşti, ilişkiye başladık. ilk başta her şey kusursuz gidiyordu. ama sonra öğrendim ki hanımefendi biraz feminist ve feminizmi "ekstrem spor" kategorisinde yapıyor. kadın bıyıklarını kesmiyordu dostlar, koltuk altı zaten amazon ormanı gibi ama neyse ki ben trekking yapmayı çok seviyordum o dönemler. dedim ki, "tamam, bana ne, benim zaten koltuk altıyla ne işim olabilir ki?" öyle tuhaf fantezileri olan birisi değildim sonuçta. zaten bıyık ve koltuk altı kılları hariç diğer kılların kesilmesinin serbest olduğu değişik bir mezhebiydi bu feminizmin, anladığım kadarıyla.
velhasıl kadın bıyığını da koltuk altını da kesmiyordu. dedim ki "tamamdır, sorun değil, estetik çeşitliliktir sonuçta." ama bir noktadan sonra olay kontrolden çıkmaya başladı. başta romantikti, farklı geliyordu, alışırım sandım ama iş öpüşmeye geldiğinde tadımız kaçmaya başlamıştı. sonuçta benim de bıyığım vardı ve öpüşürken trajikomik bir tablo çıkıyordu ortaya. bazen dudaklarımız buluşmadan önce bıyıklarımız buluşuyordu. bazen bıyıklarımız birbirine dolanıyor, resmen rubik küpü çözer gibi açmaya uğraşıyorduk. bir keresinde yanlışlıkla birbirimizin bıyıklarını ısırıp koparmışlığımız bile oldu. aşkımızdan geriye küçük bıyık parçaları kalıyordu adeta. dudaklarımız aşk için savaşırken, bıyıklarımız bizden bağımsız kendi karanlık düellosunu yapıyordu.
bir gün oturduk, ciddi ciddi konuştuk:
- "bak," dedim, "birimizin bıyıkları gitmeli."
- "asla!" dedi. "bıyıklarım benim kimliğimi yansıtan en değerli parçam!"
- "benimki de karizmamın tamamlayıcısı!"
tabi ki sonuç çıkmamıştı bu konuşmamızdan. ikimiz de bıyıklarımızdan ödün vermeme konusunda inat etmiştik. ortak bir çözüm bulamadık. birbirimize olan sevgimiz, bıyık sevdasına kurban gitti. ayrıldık.
ve işte o gün öğrendim:
"aşkı bitiren her zaman mesafeler değildir; sevgi bazen bir makaslık kadar da olsa ödün vermeyi gerektirir, sevgi cesaret ister."
devamını gör...
2.
okumadan bastım fava karşim.
devamını gör...
3.
ziyan etmişsin gül gibi sevdayı be echoes arkadaş. böyle kıldan sebeplerle aşk bitirilir mi. hiç olmadı biriniz sağ tarafını öteki sol tarafını keser, ortada bir yerde buluşabilirdiniz mesela.. :)
(konuya siz ironi katmışsınız, o cesaretle yazıyorum. umarım yanlış anlaşılmaz.)
(konuya siz ironi katmışsınız, o cesaretle yazıyorum. umarım yanlış anlaşılmaz.)
devamını gör...