buried

2010 yapımı, tek mekanda geçen gerilim filmi. başrolünde ryan reynolds oynuyor.
ırak'ta kamyon şoförü olarak çalışan paul conroy'un bir saldırı sonrası uyandığında kendisini bir tabutun içinde bulmasıyla başlıyor. yanında ise sadece bir telefon ve bir çakmak var.
klostrofobik, sinir uçlarına dokunan ama bir o kadar da güzel bir film.
imdb

yıllar sonra tekrar izlememe rağmen, bana empatinin zirvesini yaptırmayı sağlayan başarılı bir gerilim filmidir.

çocukluğumdan beri oldum olası etkilenmişimdir zaten bu filmden. yıllar sonra tekrar izlediğimde de, etkisinin halen üzerimde olduğunu farkettim.

filmde çok ince mesajlar veriliyor. ve sanırım, abd hükümetinin gerçek yüzünü ortaya çok kapsamlı bir şekilde ortaya seriyor. film tek bir mekanda, tek bir oyuncuyla geçmesine rağmen, insanın üzerinde derin etkiler bırakan, verdiği ibretlik mesajlar ile de insana çok şey katan başarılı bir filmdir.

zamanınız varsa izleyin. klasik 1 saat 35 dakika kombinasyonuna sahip filmdir. ama kesinlikle basit değildir.

bir rodrigo cortes filmidir.

filmin senaryosunu chris sparling yazmış ve başrolünde ise bir filmi tek başına götürebileceğini kanıtlarcasına bir performans sergileyen ryan reynolds oynamıştır.

filmi izlediğimde yanımda kardeşim de vardı. birlikte büyük bir keyifle izledik ama açık ve net ve de sözün tam manasıyla söylüyorum ki film boyunca göğsümde bir öküz oturdu. çok ciddi gerilim öğeleri yok gibi aslında ama izlerken bu kadar gerildiğim çok az film olmuştur.

filmin büyük bir bölümü bir tabutun içinde geçtiği ve tabutun içine hapsolmuş olan kamyon şoförü kill bill’de oynamadığı için burdan kurtulmakta yumruklarından fazlasını kullanmak zorunda.

ırakta kamyon şoförlüğü yapan bir adamın kendini bir tabuta konmuş ve gömülmüş halde bulduğu gün sadece tabut içinde bulduğu birkaç parça şeyle hayatta kalma çabasını izlerken gerim gerim gerildim.

film bittikten sonra önce derin bir nefes aldım ama bu kendime gelme konusunda bana yeterli gelmedi. sonra mecburen kardeşimi ikna edip dışarı çıktık. soğuk havanı canlandırıcı etkisi ile filmin boğucu etkisini silene kadar da geri dönmedik.

filmi izlemeye başlamadan önce derin bir nefes alın.

bu filmi yıllar evvel izlediğimi hatırlıyorum.

son ana kadar sürekli tahmin edilemeyen bir süreçin olduğu, gerçekten insana nefes almayı unutturan bir film.

seyri zor bir film, ben de söylemiş olayım.