1.
- sonnet 66:
"tir’d with all these, for restful death ı cry,
as, to behold desert a beggar born,
and needy nothing trimm’d in jollity,
and purest faith unhappily forsworn,
and gilded honour shamefully misplac’d,
and maiden virtue rudely strumpeted,
and right perfection wrongfully disgrac’d,
and strength by limping sway disabled,
and art made tongue-tied by authority,
and folly, doctor-like, controlling skill,
and simple truth miscall’d simplicity,
and captive good attending captain ill:
tired with all these, from these would ı be gone,
save that, to die, ı leave my love alone".
william shakespeare
- 66. sone:
"vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
o kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
değil mi ki kötüler kadı olmuş yemen' e
vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
seni yalnız komak var, o koyuyor adama".
can yücel
hamiş: daha mükemmel bir çeviri (yerelleştiri) yapılamazdı herhalde. iki büyük ustaya da selamlar.
"tir’d with all these, for restful death ı cry,
as, to behold desert a beggar born,
and needy nothing trimm’d in jollity,
and purest faith unhappily forsworn,
and gilded honour shamefully misplac’d,
and maiden virtue rudely strumpeted,
and right perfection wrongfully disgrac’d,
and strength by limping sway disabled,
and art made tongue-tied by authority,
and folly, doctor-like, controlling skill,
and simple truth miscall’d simplicity,
and captive good attending captain ill:
tired with all these, from these would ı be gone,
save that, to die, ı leave my love alone".
william shakespeare
- 66. sone:
"vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
o kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
değil mi ki kötüler kadı olmuş yemen' e
vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
seni yalnız komak var, o koyuyor adama".
can yücel
hamiş: daha mükemmel bir çeviri (yerelleştiri) yapılamazdı herhalde. iki büyük ustaya da selamlar.
devamını gör...
2.
"badem çırparcasına olacak ölümüm,
azalarım dökülecek toprağa,
yine ben toplayacağım sepete".
azalarım dökülecek toprağa,
yine ben toplayacağım sepete".
devamını gör...
3.
uğradığım meyhanelerde hep senin içimin var
ben mezesiz demleniyorum biliyorsun
içerken hep yanımda
yanımda buğulu bir bardak
bir bardak su gibi
yanımda hep sen varsın
cehennemin dibi
ben mezesiz demleniyorum biliyorsun
içerken hep yanımda
yanımda buğulu bir bardak
bir bardak su gibi
yanımda hep sen varsın
cehennemin dibi
devamını gör...
4.
ve her şeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
sevdiğin kadar sevilirsin...
sevdiğin kadar sevilirsin...
devamını gör...
5.
hassas bünyeler için biraz ağır kaçabilir ama sonuçta can baba böyle yazmış.
“anamın amına kar yağdı
sonra öyle bir güneş doğdu ki güneş”
“anamın amına kar yağdı
sonra öyle bir güneş doğdu ki güneş”
devamını gör...
6.
sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi
kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş, altın zincir, fasulye pilakisi
ardımızda görevliler, ekipler, hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpcülerin elleri
çöpcülerin elleriyle okşardım seni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
dustuğum yer öyle açık seçik ki
başucumda bi sen varsın bi de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
can yücel kendi sesinden dinlemek için link
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi
kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş, altın zincir, fasulye pilakisi
ardımızda görevliler, ekipler, hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpcülerin elleri
çöpcülerin elleriyle okşardım seni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
dustuğum yer öyle açık seçik ki
başucumda bi sen varsın bi de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
can yücel kendi sesinden dinlemek için link
devamını gör...
7.
kursak, diye bir yer var.
heveslerim.. hayallerim.. sevdiklerim.. hepsi orada..
heveslerim.. hayallerim.. sevdiklerim.. hepsi orada..
devamını gör...
8.
"bağlanmıycaksın bir şeye öyle körü körüne, olmasa yaşayamam demiyceksin, demiyceksin işte, yaşarsın çünkü..."
tek kelime ile wow.
tek kelime ile wow.
devamını gör...
9.
baktıkça çoğalır yıldızlar gecede
parmaklarına sayılmaz;
kimi duyulur, kimi duyulmaz,
dinledikçe çoğalır gecede,
ses gelir
ya hızlıdan, ya yavaştan.....
parmaklarına sayılmaz;
kimi duyulur, kimi duyulmaz,
dinledikçe çoğalır gecede,
ses gelir
ya hızlıdan, ya yavaştan.....
devamını gör...
10.
nahit hanım söyledi yine
neden babama yazmışım da anama şiir döktürmemişim
kaç kere yazdım cebimden uçup gittiler
ben on yedi yaşında beni yıkayan
anneme şiir yazacak kadar şair değilim.
neden babama yazmışım da anama şiir döktürmemişim
kaç kere yazdım cebimden uçup gittiler
ben on yedi yaşında beni yıkayan
anneme şiir yazacak kadar şair değilim.
devamını gör...
11.
can yücel'in olmayan ama ona yakıştırılan dize daha fazladır.
mesela, her bayram en az bir kez karşımıza çıkan, nefes almak bayramdır diye başlayan dizeler can yücel'in değil can dündar'ı köşe yazısıdır.

can yücel'den bayıldığım bir şiir var, ben bir kaç dizesini değil tamamını paylaşmak isterim. sürpriz sonlu*
yaşasın cumhuriyet
gölköy adında bir yer varmış gelibolu’da
televizyonda gösterdiler geçen gün.
gelenek edinmiş köy halkı,
‘ben kendimi bildim bileli bu böyledir’
diyor muhtar:
29 ekim’de toptan sünnet ederlermiş çocuklarını…
derken ekranda entarili bir çocuk belirdi
kirvesi tutmuş kolundan
yatırdılar bir kamp yatağına,
ardından sünnetçi olacak zat boy gösterdi
elinde bıçağıyla,
çocuk kaldırdı başını, bağırdı:
‘yaşasın cumhuriyet’ diye
bunun üzerine de ekran karardı
korkarım bu, sade gölköylülerin değil, umumumuzun
sade küçüklerin değil, büyüklerimizin de
düştüğü bir tarihsel yanılgı
çünkü sünnet değil, farzdır cumhuriyet
sünnet değil farzdır farzdır cumhuriyet
zorunlu edit: kaynak soranlar çıkacaktır, şuraya bir bağlantı bırakayım.
mesela, her bayram en az bir kez karşımıza çıkan, nefes almak bayramdır diye başlayan dizeler can yücel'in değil can dündar'ı köşe yazısıdır.

can yücel'den bayıldığım bir şiir var, ben bir kaç dizesini değil tamamını paylaşmak isterim. sürpriz sonlu*
yaşasın cumhuriyet
gölköy adında bir yer varmış gelibolu’da
televizyonda gösterdiler geçen gün.
gelenek edinmiş köy halkı,
‘ben kendimi bildim bileli bu böyledir’
diyor muhtar:
29 ekim’de toptan sünnet ederlermiş çocuklarını…
derken ekranda entarili bir çocuk belirdi
kirvesi tutmuş kolundan
yatırdılar bir kamp yatağına,
ardından sünnetçi olacak zat boy gösterdi
elinde bıçağıyla,
çocuk kaldırdı başını, bağırdı:
‘yaşasın cumhuriyet’ diye
bunun üzerine de ekran karardı
korkarım bu, sade gölköylülerin değil, umumumuzun
sade küçüklerin değil, büyüklerimizin de
düştüğü bir tarihsel yanılgı
çünkü sünnet değil, farzdır cumhuriyet
sünnet değil farzdır farzdır cumhuriyet
zorunlu edit: kaynak soranlar çıkacaktır, şuraya bir bağlantı bırakayım.
devamını gör...
12.
geldiğin kadar değil,
göründüğün kadar mutlusun
ve sakın unutma
gittiğin kadar degil,
hak ettiğin kadar unutulursun.
göründüğün kadar mutlusun
ve sakın unutma
gittiğin kadar degil,
hak ettiğin kadar unutulursun.
devamını gör...
13.
"ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi"
devamını gör...
14.
ölürsem neye gam yerim ki en çok ?
bi daha küfredemeyeceğime.
bi daha küfredemeyeceğime.
devamını gör...
15.
can yücel - bağlanmayacaksın
bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
“o olmazsa yaşayamam.” demeyeceksin.
demeyeceksin işte.
yaşarsın çünkü.
öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
çok sevmeyeceksin mesela.
o daha az severse kırılırsın.
ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin onu sevdiğinden…
çok sevmezsen, çok acımazsın.
çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin...
...
bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
“o olmazsa yaşayamam.” demeyeceksin.
demeyeceksin işte.
yaşarsın çünkü.
öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
çok sevmeyeceksin mesela.
o daha az severse kırılırsın.
ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin onu sevdiğinden…
çok sevmezsen, çok acımazsın.
çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin...
...
devamını gör...
16.
başka türlü bir şey benim istediğim
ne ağaca benzer, ne de buluta
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,
havası ayrı hava..
bir başka yolculuk dalından düşmek yere
yaşadığından uzun
bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince
dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür
vardığın çimen yeşilliğince
nerde gördüklerim
nerde o beklediğim
rengi başka
devamını gör...
17.
ölürsem neye gam yerim ki en çok?
bi daha küfredemeyeceğime...
ben 17 yaşında beni yıkayan anneme şiir yazacak kadar şair değilim.
az ilerde ayaklarını ayaklarını yıkıyor intihar...
bi daha küfredemeyeceğime...
ben 17 yaşında beni yıkayan anneme şiir yazacak kadar şair değilim.
az ilerde ayaklarını ayaklarını yıkıyor intihar...
devamını gör...
18.
bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
"o olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
demeyeceksin işte.
yaşarsın çünkü.
öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
çok sevmeyeceksin mesela. o daha az severse kırılırsın.
ve zaten genellikle o daha az sever seni,
senin onu sevdiğinden.
çok sevmezsen, çok acımazsın.
çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
senin değillermiş gibi davranacaksın.
hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de
korkmazsın.
onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
çok eşyan olmayacak mesela evinde.
paldır küldür yürüyebileceksin.
ille de bir şeyleri sahipleneceksen,
çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
gökyüzünü sahipleneceksin,
güneşi, ayı, yıldızları...
"o olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
demeyeceksin işte.
yaşarsın çünkü.
öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
çok sevmeyeceksin mesela. o daha az severse kırılırsın.
ve zaten genellikle o daha az sever seni,
senin onu sevdiğinden.
çok sevmezsen, çok acımazsın.
çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
senin değillermiş gibi davranacaksın.
hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de
korkmazsın.
onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
çok eşyan olmayacak mesela evinde.
paldır küldür yürüyebileceksin.
ille de bir şeyleri sahipleneceksen,
çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
gökyüzünü sahipleneceksin,
güneşi, ayı, yıldızları...
devamını gör...
19.
unutma; "onu artık unuttum" demek, bir kez daha hatırlamaktır aslında...
devamını gör...
20.
az ilerde ayaklarını yıkıyor intihar...
devamını gör...
"can yücel dizeleri" ile benzer başlıklar
can yücel
108