caretta yavrularını atv ile ezen öküzler

antalya'da yaşanan olay. yasağa rağmen, gece atv araçlarıyla sahile giren iki kişi, caretta caretta yuvalarını ezdi. kendilerini durdurmak isteyen avusturyalı stefan feuchtinger'in üzerine atv sürüp yaraladıktan sonra kaçan 2 şüpheli aranırken, yuvalardan çıkıp denizle buluşmaya çalışan 16 yavrunun ezilerek öldüğü belirlendi.
www.haberturk.com/yavru-car...

vicdansız cahillerin hareketidir. o atv motorunun tepesinde de aynı şekilde acı çekerek ezilesiniz.

oraya atv ile girilmesine göz yuman veya hadi gözden kaçtı diyelim göz yumanlara hesap sormayanlardan daha öküz olmayan şahıslardır.

arada yaralanan arkadaşa da selam çakmış olalım, bize canlılar adına en azından bir helal olsun demeyi borçlu hissettiren kişidir kendisi.

elin avusturyalısının bile vatana millete bunlardan daha çok hayrı var alüminyum.

şu herifin tipine, bıyığına bakınca insan çocuğunu bile emanet edemez, ve işin en acı tarafı atv'yi bile düzgün kullanamayan bu hayvanın oğluna biz oy kullanma hakkı veriyoruz.



#rejectdemocracy

aynı zamanda bi isletme yumurtaların ustüne tahta gecit yaptıgı icin yavrular sıkısarak öldü.
carettaları savunma dernegi bir sey yapmıstır umarım.boyle bi dernek var bu arada çok tatlı bir kadın kurdu.

çok geç kalmış kürtaj artıkları işte ne bekliyorsun.

işte bu tipleri ağır ceza da yargılamak gerek öyle 300 500 tl para cezası ile kurtulmasınlar.

hep beraber linçleyelim. vayyy şerefsizler!!!

güne güzel başladık. bir iki kişiyi de nick altından gömer stres atarız. ohh bee.

bir insan hayatı ne kadar önemliyse bir hayvanın hayatı da aynı şekilde önemlidir. bir insanda merhamet olmazsa her şeyi yapar. nasıl eziyorlarsa aynı şekilde onlar da acı çeksin. adalet yerini bulur.

yahu bu şahısları bulalım ya lütfen adres telefon bir şekilde bulalım. bulalım gerisini ben halledeceğim artık cehaletin, namussuzluğun bu kadarı pes!

lütfen bulalım bu yaratıkları. hasretle mesaj kutumu turunculandırmanızı bekliyorum…

atv yolunda kaplumbağa hızıyla ilerleyen küçük zıpırların kabahatidir. atv sürücülerine yüklenmemek gerek. aynen devam koçlar.

cani bunlar insan değiller.irdan bile bile gecmediyseniz bende bişey bilmiyorum pislik yaratıklar ne istediniz minicik o hayvanlardan ne zararı oldu size bir bitmediniz rahat bırakın şu hayvanları.bu dünya da cezanı vermezler adalet diye bişey tlyok ama öbür dünyada inşallah ezdigin can kadar ezilirsiniz.

atv araçları üzerinde muhtemelen anneleri kötü kadın olan iki insan müsveddesi tarafından 16 yavru katledilmiştir.

allah bin belasını versin, tez zamanda ezilerek ölmesini diliyorum.

resmen utanıyorum. her gün, bir baskasinin yaptigi icin, dunyaya kendimizi rezil ettigimiz icin, güzel olan her seyi bitirdigimiz icin, geleceğe hicbirsey birakmadigimiz icin, yasayan yasamayan herseye bu kadar saygisiz oldugumuz icin utaniyorum.

aslında bu tip olaylar artık ne şaşırtıcı geliyor ne de garip. mevzu iki parçalı;eğitim ve teknoloji. eğitilemediği için bazı insanlar bu ve bunun gibi iğrenç yüzlerce hatta binlerce iş yapacak. 15 yıl öncesine kadar teknoloji bu kadar gelişmediği için de uzun zamandır böyle şeyler olurken bizim haberimiz olmuyordu(yakın lokasyonlarda duyduklarımız dışında).

şu canlı formu ile aynı dünyada yaşamak bile üzücü. uygar bi ülke olsak ve kanunlarımız adam gibi olsa bu adam kesilen cezanın acısını unutamaz...

aslında eğitilmesi mümkün olduğu halde eğitilmemiş olan birkaç barbarın işi.

eğitim nedir? eğitim, bireyde davranış değişikliğini hedefleyen bir süreçtir. yani insanları yapmaları istenen şeyleri yapar, yapmamaları gereken şeyleri yapmaz hale getirmeyi amaçlar. bunun için insanlara çocukluktan itibaren çeşitli bilgilerin verilmesi, daavranışın oluşumu ve pekişmesi için oyunlar ve sosyal sorumluluk projeleri hazırlanır ve uygulanır. ölçme ve değerlendirme yöntemleriyle bu davranış ve becerileri edinip edinmedikleri kontrol edilir, vesaire.

bu davranış değişikliği insanların ya da ekolojik ve kültürel varlıkların (canlılar, ekosistem, doğa ve kültür mirası vb.) haklarını ilgilendiren konular ise davranış değişikliğinin bir ucuna eğitim ve ödül, diğer tarafında ise ceza mekanizması konulur. bir tarafta havuç, diğer tarafta ise sopa... olur da toplumun bazı bireyleri eğitime direnç gösterirse onları eğitim ve ödül ile motive edemiyorsanız sopa ile yani ceza ile motive edersiniz.

bizim devlet ise maksimum yetki, minimum sorumluluk prensibiyle çalışır. insanı eğitmez. çocuklara bu bilinci aşılamak için üzerine düşeni yapmaz. o eğitimi almayanı engellemek, engelleyemediğini cezalandırmak için üzerine düşeni yapmaz. bu sorumlulukları yerine getirmek için gereken kaynağı alır mercedes'e, saray inşaatına, banyolu makam odasına harcar. bütün iş ise eğitilmemiş insanların kendiliğinden geliştirecekleri bir sağduyu ve vicdana emanet edilir. ama işte 89 iq gerçeğinin hüküm sürdüğü bu topraklarda o vicdan da, sağduyu da bir avuç insanda vardır. bütün yük onların omuzlarına yüklenir.

yani, evdeki köpeği bile halıya işememesi konusunda eğitip bu davranışı içselleştirmesini sağlayabiliyorsak, insanları da doğru zamanda doğru müdahale ile eğitebilmek mümkündür. bunlar gibi rehabilite edilmesi mümkün olmayan sosyopatları ise ancak toplumdan uzaklaştırarak zararsız hale getirebilirsiniz.

öküz demişsiniz de hiçbir öküz bu vicdansızlığı yapmaz. öküz, manda ve ya sığır cinsi canlılara bunlar vesilesiyle hakaret etmeyelim lütfen. sütüyle, gübresiyle bu canlılar bile doğaya daha faydalı.