çocukken kurduğumuz hayallerimizin büyüdükçe solması

insanlar büyüdükçe ,her yaşında yeni şeyler öğrendikçe hayal güçlerini yitirmeye başlarlar yavaş yavaş. bu yüzden hayalleri gün geçtikçe solmaya devam eder ve en sonunda sadece hayatta kalabilme yetisinin sağlayabileceği isteklerle bulurlar kendilerini. ama bazı insanlar vardır ki yaşadıkları acılara inat içlerindeki çocuğu öldürmezler. ve onun isteklerine göre hareket ederler. bence bu insanlar hayattan en fazla zevki alan kişidir.çünkü her günlerini son günleriymiş gibi coşkuyla yaşarlar.

çocukken yaşam şartlarını bilmiyorduk, ekmek elden su gölden yaşayıp gidiyorduk büyüyünce hayal kurmak yerine artık yaşam şartları ile boğuşmaya başladık. geçen bi sokak röportajı izledim, bir genç diyor ki, “hayallerimizi çaldılar, önceden kurduğumuz hayalleri şimdi kuramaz olduk” diye. sizce bu kimlerin yüzündendir? mevcut hükümetin yüzünden işte.

malum türkiye’de torpil, çifte standart gırla gidiyor, arkasında dayısı olan gül gibi yaşayıp giderken hiçbir kimsesi olmayan da sürünüyor, ayakta durmak için kendini adeta heba ediyor. keşke adalet ülkemizde olsa ama olmuyor bazı şahıslar yüzünden. umarım bu düzen, sistem bir an önce değişir.

küçükken önümüzde kocaman, sınırsız ve keşfedilmeyi bekleyen bir dünya mevcut. büyüdükçe,maddi manevi istemsiz bir şekilde sınırlar çiziliyor ve keşfedilmemiş dünyayı belki de hiç keşfedemeyeceğimizi anlıyoruz.sonra da hayaller ölüyor..

yerini daha gerçekçi hayallere bırakır. ilerlemek için böyle de olmalı diye düşünüyorum. diğer türlü vakit kaybı.

hem çocukken belki de yaşama ve dünyaya dair yeterli bilgimiz olmadığı için hayal kurmayı beceremiyorduk? belki övgüyü hak eden şimdiki hayallerimizdir?

çocukken susuzluğa karşı geliştirdiğim bir projem vardı. hâlâ abim tarafından dalgası geçilir, asla unutmama fırsat vermez. şöyle:

o zaman yağmurun direkt gökten geldiğini düşünüyordum. canı isteyince yağıyor istemeyince susuz kalıyoruz gibi. ülkenin üstünü koskocaman, dayanıklı camdan yapılmış bir huniyle kaplayacağız ve yağan yağmur suları bu huni aracılığıyla barajlara dolacak. fikre bak. bakın ama camla kaplıyoruz ki güneşten de mahrum kalmayalım ahahah. bu hayal solsa nolur solmasa nolur ya?