onlara gerektiği kadar geri bildirimde bulunmak, hayallerini öykülerini kesmemek, anlattıkları şeylerin, daha da önemlisi, onların bir şeyler anlatmasının zevkine varmak, gelecekte onların kelime dağarcığı yüksek, kendini ve başkalarını savunabilir, kendini doğru ifade edebilir bireyler olmasına neden olur.
çocukların konuşması, onların ileride doğru ve yapıcı iletişim kurabilir yetişkinler olmasının ilk adımıdır.
devamını gör...
değerli oldukları, dinlendikleri, ilgiyle kabul gördükleri hissiyatı oluşturur.
gördüklerini yapacakları için, siz konuştuğunuzda onlar da sizi can kulağıyla dinliyor olacak.
dinlenen bir çocuk duygularını çok güzel ifade etmeyi öğrenir. duygularını ifade etmeyi öğrenen bir çocuk ise, empati yapma becerisi kazanır. özgüven problemi yaşamaz. değersizlik hissi yaşamaz.
onu can kulağıyla dinleyecek öyle çok kişi var ki dışarda.'' çocuğum beni dinlemiyor, benimle konuşmuyor, odasına kapanmış çıkmıyor.'' diyorsunuz ya hani.. zamanında yeterince dinlenmemiş çocuklar, ergenlikte aile bağları pamuk ipliğine bağlı yaşıyor.

bazen çok konuşuyor, hep aynı şeyleri söylüyor ve bu hayat telaşının içinde çok bunalıyorken dinleyemiyoruz. ama genel manada çocuğunu can kulağıyla dinleyen, söylediklerini merak eden, önemseyen ve bundan keyif alan; onunla sohbet etmeyi sabırsızlıkla bekleyen, birlikte kikirdeyen ebeveynler olmamız dileğiyle..
devamını gör...
ileride kendilerini değerli görüp, kendilerini kolayca ifade edebilmeleri için yaptığımdır.
devamını gör...
insanların konuşarak anlaşabildiklerini öğrenmeleri gerektiği gibi karşısındaki kişiyi dinlemesi gerektiğini de öğrenmesi için yapılması gerekir
devamını gör...
dinlemek, önemsemektir, görmektir, ciddiye almaktır. çocukları ciddiye almamak mevzusu önceki yüzyıllarda kalması ve günümüzde de asla tekrarlanmaması gereken bir tavır, bakış açısıdır. anlıyorum ebeveyn olanlar çocukken bu muameleye maruz kaldılarsa bilinçdışı mekanizmaları onları bildikleri davranışa itiyor ancak bunun bir yerden kırılması gereklidir. çocukları dinlemek onları gerçek anlamda dinlemekten söz ediyorum pek çok çatışma, kriz durumlarının önünü kesecektir. farkında olunmaz çoğu zaman ama bir çocuğun davranışı onun içinde bulunduğu gelişimsel döneme göre değerlendirilmediğinde çok yanlış çıkarımlar doğrultusunda bir o kadar yanlış tepkiler verilmektedir. sonuç ise boşluk, hayal kırıklığı ve ebeveyn çocuk arasında güvensiz bağlanma olmaktadır. doğru değerlendirme sadece dinlemeyle olur. o zaman çocuğun niyeti, bakış açısı ve ne yapmaya çalıştığı anlaşılır. buna göre yapıcı, kararlı çözümler üretilir. ancak tam tersi durum sistematik olarak tekrarlandığında çocuk dinlemeyi sağlam bir şekilde öğrenemediği gibi en çok güvendiği insanların kendini dinlemediğini bilecek ve ona göre davranacaktır. çaresiz kaldığı ya da çıkmazda kaldığı konuları danışmayacaktır ; çünkü dinlenmiyor. sevdiği, keyif aldığı, mutlu olduğu şeyleri paylaşmayacaktır çünkü dinlenmiyor. bu böyle uzar gider. gerçekten ciddiye alınıp konuşulmayan, dinlenilmeyen çocuklar ciddiye almasını da öğrenemez. kendine karşı da önemsizlik, değersizlik gibi yanlış algılar oluşturur. bunlar bir çırpıda oluşmadığı için öyle bir kerede de giderilemez. böyle böyle birbirine bağıran, derdini anlayışsız ve hoşgörüsüz anlatan-anlatamayan- yıkan, kıran bireyler ve toplum oluşuyor.
devamını gör...
şu hayatta yapacağım en son eylemdir.

bu kadar zırvalayan canlı türlerine tahammülüm sıfır. maks. 1 dakika dinlenmelilerdir. ruh sağlığı açısından..
devamını gör...
kesinlikle yapmak gerektiğini düşünsem de sürekli dikkat kesilmek çok zor ancak bazen o kadar beklenmedik şeyler söylüyorlar ki tüm dikkatim çekiyorlar.
devamını gör...
yeğenlerim ne kadar saçma şeyler anlatsalar da pür dikkat dinliyor ve o konu hakkında kendi fikrimi söylüyorum. bir soru sordukları zaman oturup saatlerce anlatıyorum. benim yol gösteren bir teyzem olmadı , onlarında bu eksikliği çekmelerini istemediğim için en ufak sözlerini bile dikkatle dinliyorum.
devamını gör...
dinlerken başka bir iş yapmamaya ve göz temasına gayret ediyorum ancak her zaman değil. yıllarca bize okullarda çocuklarla konuşurken amerikan sit-com dizilerde olduğu gibi el ele göz göze oturup etkin bir dinleme yapmamızı öğrettiler. bu bir yere kadar doğru. göz teması ve uygun bedensel temas çocuğun rahatlaması kendine ve bana güven duyması kendini rahat ifade etmesi için çok anlamlı gerçekten ama arkadaş ben de o sırada gerçekten yetiştirmek zorunda olduğum bir işle uğraşıyorum. sınıfta isem bir başka cocuga yardım ediyor ya da bir sonraki etkinlik için malzeme hazırlıyorum. evde isem birazdan aç kurtlar gibi üstüme saldirmasinlar diye yemek hazırlıyorum falan. bu yüzden konusmaya başladığında dürüstçe söylüyorum. "eğer anlatacağım şey çok önemli ve uzun bir konu ise biraz sabret önce işimi bitireyim. ya da sen konuş ben hem işimi yapıp hem seni dinlemeye calisayim." burada karar ona ait. ancak her istediğinde karşısında onu dinleyecek birisi olmayabileceğini de bilmek zorunda. arkadaşları onu hep göz teması ve etkin şekilde dinlemeyecek çünkü.

dinlerken yorum yapmak yerine "hmm"
"anladım"
"..... oldu demek."
"sen bu konuda ne hissettin?"
"sence nasıl olmalıydı?"
"sonra ne oldu?" gibi sorularla konuşmaya ve duygu düşüncelerini anlatmaya teşvik etmek benim altın kuralım. ben genelde konuşma bitince "benimle paylaştığın icin teşekkür ederim. ne kadar güzel anlattın. çok iyi anladım."
diyor ve bekliyorum. genelde " sen ne diyorsun bu konuda ?" minvalinde bir soru gelene kadar yorum yapmıyorum. çunku çocuk benden yardım istemiyor sadece paylaşmak istiyor böylece çocuk başka zaman tekrar gelip benimle konuşmak için güven duyuyor. konu ciddi ve önemli ise o zaman elbette "bu konuda ben de kendi düşüncemi söyleyeyim ama karar sana ait" diyerek fikrimi ya da kuralını belirtiyorum.

çocukları dinlemek kolay değil. konudan sapmadan, kekelemeden, dürüst ve adil şekilde bir şey anlatmaları gerçekten zor, çok zor. hatta anlamlı ve gerekli bir şey anlatma olasılıkları da düşük. yalnız bazen o ciddiye almadığınız absurd hikayelerin içinden bilinçaltının kosesinde kıvrılıp kalmış bir canavar da çıkabiliyor.
insanı anlamanin en basit ve iyi yolu onu dinlemek. yüz hatlarını, ses tonunu, el kol hareketlerini, kelimelerini seçerken koyduğu tavrı dinlemek belki de anlattıklarından bile değerli.
devamını gör...
kendilerini değerli, dinlenmeye değer olduklarını hissettiren; kesinlikle yapılması gereken eylemdir.

unutmayın ki kişilik gelişimimiz çocukluğun erken dönemlerinde başlar. hatta alfred adler ve freud bebeklikte gelişmeye başladığını bile ileri sürer.

onları dinlemek, ileride kendilerini ifade etme kolaylığı, özgüven gelişimi, empati yeteneği gibi özellikler kazandırır.

ayrıca böyle tatlış tatlış konuşurlar büyümüş de küçülmüş gibi dinlemesi size de pek zevkli gelir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çocukları can kulağıyla dinlemek" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim