dadaloğlu

toros dağları'nda nam salmış bir afşar olup osmanli'ya kafa tutarak "ferman padişahın, dağlar bizimdir" ifadesiyle mücadeleye girmiştir. amerika'da 1864'te iç savaş yaşandığı için ingilizler osmanlı'dan pamuk almaya karar verir. pamuğu kim yetiştirecektir? çiftçi. peki yeterince adam var mıdır? yok, ancak dağda yörük-türkmenler var. bu şekilde modernizmin, sanayileşmenin usul usul osmanlı'yı etkilediğini görürüz. dadaloğlu denen zat ve çevresi bundan hoşnut olmaz ve osmanlı'nın zorlaması karşısında tavır alır. yüzyıllardır bildikleri hayatı terk etmek istemezler. padişah abdülaziz, derviş paşa'nın emrinde bir ordu gönderir adana ve yöresine. hem de ne ordu. fırka-i ıslahiye denen orduya karşı çok mücadele verilir. aşiret ağalarından yusuf bey, derviş paşa'nın emriyle öldürülüp ceseti ibret olsun diye afşarlara gösterilince afşar boyları birer birer kenara çekilir. dadaloğlu ve kabilesi de sivas'a sürgüne günderilir ancak adana ve toroslar şairin yüreğini hep yakıp durur.
ağlayı ağlayı dadal'ım söyler
vefasız dünyayı şu insan n'eyler
bir yiğidi bir kötüye kul eyler
şimden sonra yaşaması güç oldu

bu toprağın damarlarında boyun eğmekten çok direnişin yattığını bilenlerin şarkısıdır. cem karaca üstat harika yorumlamıştır.

yörüklerin, che'si desem yalan olmaz. bizi yerleşik düzene geçirip vergi alma peşinde koşan osmanlı denen yawşak güce elinden geldiğince baş kaldırmıştır. boş yapma abdüllaziz...

wbwpwd ...
ağlat emi....

dadaloğlu; 17. ve 18. yüzyıllar arasında yaşamış, yörüklerden olan bir türk halk ozanıydı. dadaloğlu'nun gerçek adı veli'dir yani ilgili kişinin tarihteki tam adı dadaloğlu veli'dir. dadaloğlu'nun şiirleri koçaklama tarzı olup şiirlerinde osmanlı imparatorluğu'nun konargöçer türkmenleri yerleşik hayata geçirmesine karşı hep isyan eder. dadaloğlu, özünde devrimci bir kişidir.

torosların teröristi...