denizi geride bırakınca hissedilenler
başlık "köylü yazardan ironiler" tarafından 14.06.2021 16:33 tarihinde açılmıştır.
1.
baba evinden çıkan gelin kız gibi olmaktır.
bir daha ne oralı olunur, ne oradan olunur.
her seferinde ilk ayrılma anı gibi olunur.
alaka da bitmez, özlemde bitmez buruklukta bitmez.
yaraya basılan tuz gibi can yakar gözlerden uzaklaşan ufuktaki dalgalar.
an itibariyle vakıf olduğum bir kısmını yazabildiğim bir kısmını yazamayıp iç çektiğim hislerdir.
bir daha ne oralı olunur, ne oradan olunur.
her seferinde ilk ayrılma anı gibi olunur.
alaka da bitmez, özlemde bitmez buruklukta bitmez.
yaraya basılan tuz gibi can yakar gözlerden uzaklaşan ufuktaki dalgalar.
an itibariyle vakıf olduğum bir kısmını yazabildiğim bir kısmını yazamayıp iç çektiğim hislerdir.
devamını gör...
2.
18 sene ankara'da, 6 sene sivas'ta yaşamış biri olarak denize yaklaştıkça anksiyetem tuttuğu için bana huzur veren olaydır
devamını gör...
3.
"thalassa, thalassa, farma kemenikos"
halikarnas balıkçısı'nın bir hikayesinde kör rum bir balıkçıya söylettirdiği rivayet edilen söz, anlamı "deniz deniz zehirli ilaç"
galiba bana göre en doğrusu bu, maalesef ki denizin içinde yaşamaya müsait değil bedenim, öyle olsa hiç çıkmazdım sanırım.
şimdi millet edebiyat yapıyor filan diyecek ama desinler, gerçekten de kara yaşamı bana göre değil, sıkılıyorum..
denizin içinde ağırlık azalıyor, yön kavramı alt üst oluyor, bedeninin daha esnek olduğunu fark ediyor insan.. mis gibi!
ayrıca, balıklar var? yenebilir bir sürü canlı var, sabah kahvaltısında kum midyesi yemek var, hani babam çıksa yemem - çünkü öldü - ama geri kalan her türlü deniz canlısını yerim, en azından yemeyi denerim.
sonra sonra, dışındayken sefası var, delice, hemen hemen hepinizin "yaz olsa da yapsak" dediği bir çok aktivitenin sağında solunda nuhakkak deniz var, en azından bir akşam sofrası var, kumsal var, o havuçumsu güneş yağlarınızın kokusu var, var oğlu var..
bir de, özel inat ve zıtlaşma ve / veya "öldür lan hadi beni?" diye denize kılıç açma halim var. ister 2 metrelik sandal olsun isterse hava şartları muhalefeti nedeniyle az sonra iptal olacak gelibolu feribotunun içinde olayım hiç fark etmez, o deniz patladığında isterse beni an içinde öldürecek deniz ile inatlaşmaya aşığım ben, bildiğim ve taptığım en güzel tanrı ile sonu belli bir savaş gibi bir hal! altımdaki insan yapımı aracın dalgalar üzerindeyken kulağıma gelen çatırtıları beni mest eder.
karaya bağlı, karayı tercih eden insana da lafım yok, onun tercihi kara benimki mavi.
başladığım gibi bitireyim;
"thalassa, thalassa, farma kemenikos"
halikarnas balıkçısı'nın bir hikayesinde kör rum bir balıkçıya söylettirdiği rivayet edilen söz, anlamı "deniz deniz zehirli ilaç"
galiba bana göre en doğrusu bu, maalesef ki denizin içinde yaşamaya müsait değil bedenim, öyle olsa hiç çıkmazdım sanırım.
şimdi millet edebiyat yapıyor filan diyecek ama desinler, gerçekten de kara yaşamı bana göre değil, sıkılıyorum..
denizin içinde ağırlık azalıyor, yön kavramı alt üst oluyor, bedeninin daha esnek olduğunu fark ediyor insan.. mis gibi!
ayrıca, balıklar var? yenebilir bir sürü canlı var, sabah kahvaltısında kum midyesi yemek var, hani babam çıksa yemem - çünkü öldü - ama geri kalan her türlü deniz canlısını yerim, en azından yemeyi denerim.
sonra sonra, dışındayken sefası var, delice, hemen hemen hepinizin "yaz olsa da yapsak" dediği bir çok aktivitenin sağında solunda nuhakkak deniz var, en azından bir akşam sofrası var, kumsal var, o havuçumsu güneş yağlarınızın kokusu var, var oğlu var..
bir de, özel inat ve zıtlaşma ve / veya "öldür lan hadi beni?" diye denize kılıç açma halim var. ister 2 metrelik sandal olsun isterse hava şartları muhalefeti nedeniyle az sonra iptal olacak gelibolu feribotunun içinde olayım hiç fark etmez, o deniz patladığında isterse beni an içinde öldürecek deniz ile inatlaşmaya aşığım ben, bildiğim ve taptığım en güzel tanrı ile sonu belli bir savaş gibi bir hal! altımdaki insan yapımı aracın dalgalar üzerindeyken kulağıma gelen çatırtıları beni mest eder.
karaya bağlı, karayı tercih eden insana da lafım yok, onun tercihi kara benimki mavi.
başladığım gibi bitireyim;
"thalassa, thalassa, farma kemenikos"
devamını gör...
4.
bu seferde kara tarafının güzellikleri başlar, görmesini bilene..
devamını gör...