özgün adı: dionysos-dithyramben
yazar: friedrich nietzsche
yayım yılı: 1889
friedrich nietzsche tarafından kaleme alınmış şiirlerden oluşan kitabıdır. akli melekelerini kaybetmeden önce düzenlemesini yaparak, şiirleri okuyucularına hediye etmiştir. sistematik düzene karşı duruşu ile bilinen ünlü filozof, şiirlerinde buna sıklıkla değinmiştir. türkçe çevirisini ise, ahmet cemal ve oruç aruoba'nın yaptığı basımları bulunmaktadır.
yazar: friedrich nietzsche
yayım yılı: 1889
friedrich nietzsche tarafından kaleme alınmış şiirlerden oluşan kitabıdır. akli melekelerini kaybetmeden önce düzenlemesini yaparak, şiirleri okuyucularına hediye etmiştir. sistematik düzene karşı duruşu ile bilinen ünlü filozof, şiirlerinde buna sıklıkla değinmiştir. türkçe çevirisini ise, ahmet cemal ve oruç aruoba'nın yaptığı basımları bulunmaktadır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ozgur1ey" tarafından 20.03.2022 15:20 tarihinde açılmıştır.
1.
ailemizin filozofu, gür bıyıklı friedrich nietzsche’nin kayışı koparmadan evvel, kafaya huniyi takmadan kısa süre önce derleyip toparladığı şiirlerinden oluşan kitaptır. niçe’yi çok severiz, kendisi çok “üst bir insandır.” başımızın üstünde yeri vardır. an itibariyle elimde tuttuğum bu kitabın;
çevirisini ahmet cemal yapmış. çevirmen, bana göre çok iyi eğitim veren sankt georg avusturya lisesi ve ardından i.ü. alman dili ve edebiyatı mezunudur. bu kitabın güzel tarafı ise, niçe’nin almanca olarak yazdığı şiirlerin sol sayfalarda, türkçe çevirilerin sağ sayfalarda yer almasıdır. benim için bir karşılaştırma durumu oluşmuş ve çevirmene tam not vermişimdir.
niçe, sağlık durumunun iyiye gitmediğini gördüğü dönemde şiirlerini toplar, düzenler ve ortaya; iki kere doğan şarap, bağ, bahçe tanrısı dionysos’a göndermeler olan, kimi satırlarında alaycı bir dil, kimi satırlarında vurucu olan dizelere yer verdiği bu kitabı çıkarır.
''insan ya susmalı ya da büyük konuşmalı; büyük konuş, ey benim hazzın kucağındaki bilgeliğim.'' *
bir filozofa ait şiirler okuduğunuzda, hemen geçmeyip, üzerine biraz düşünmek gerekir.
“unutma sakın! ey şehvetin ölçüsüne vurulmuş insan, taş da sensin, çöl de, ölüm de….” *
kitap, hasan ali yücel’in 1941 yılında yazdığı bir yazı ile başlar ve niçe’nin zihninin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarır. şiir dizeleri arasında felsefe okumak isteyenlere, almancamı biraz ilerleteyim diyenlere önerilir.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2022/03/20/hvoagf9j6reivykv-t.jpg)
çevirisini ahmet cemal yapmış. çevirmen, bana göre çok iyi eğitim veren sankt georg avusturya lisesi ve ardından i.ü. alman dili ve edebiyatı mezunudur. bu kitabın güzel tarafı ise, niçe’nin almanca olarak yazdığı şiirlerin sol sayfalarda, türkçe çevirilerin sağ sayfalarda yer almasıdır. benim için bir karşılaştırma durumu oluşmuş ve çevirmene tam not vermişimdir.
niçe, sağlık durumunun iyiye gitmediğini gördüğü dönemde şiirlerini toplar, düzenler ve ortaya; iki kere doğan şarap, bağ, bahçe tanrısı dionysos’a göndermeler olan, kimi satırlarında alaycı bir dil, kimi satırlarında vurucu olan dizelere yer verdiği bu kitabı çıkarır.
''insan ya susmalı ya da büyük konuşmalı; büyük konuş, ey benim hazzın kucağındaki bilgeliğim.'' *
bir filozofa ait şiirler okuduğunuzda, hemen geçmeyip, üzerine biraz düşünmek gerekir.
“unutma sakın! ey şehvetin ölçüsüne vurulmuş insan, taş da sensin, çöl de, ölüm de….” *
kitap, hasan ali yücel’in 1941 yılında yazdığı bir yazı ile başlar ve niçe’nin zihninin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarır. şiir dizeleri arasında felsefe okumak isteyenlere, almancamı biraz ilerleteyim diyenlere önerilir.
devamını gör...