doktorların itici insanlar olması

doktorlara halkımız adam gibi davranmayı öğrendiklerinde itici diye tabir edilen soğuk tavırlar da ortadan kalkacaktır.

allah allah, tanıştığım doktorlar aksine kaliteli insanlardı.
bazı konularda ya ben çok şanslıyım, ya insanlar sallıyor.
öğretmen konusunda da böyleydi.

insanlarla çok fazla yüz göz olan, onların kötü günlerine şahit olan meslekleri yapan kişiler genelde asabi, tahammülsüz, aksi oluyorlar.
doktorları da itici gösteren bu. halkımızda da empati denen nane olmadığı için anlayışlı davranıp işlerini kolaylaştırmıyorlar. iki tarafta da bir inattır gidiyor.

bilmem kaç yıl okuyup biz hayat kurtarıyoruza getirdikleri için ego tavan.
ondan itici oluyorlar.

her genelleme gibi buda yanlıştır. bir kişiye bakıp herkesi aynı kategoriye koyamazsınız. bütün meslek gruplarında itici insan vardır ve olmaya devam edecek.

bazıları gerçekten çiçek üstündeki kelebekler gibi tatlı. ama bazıları ise tam bir şeytan!

bir sürü doktor arkadaşım ve bir çok da akrabam var, hepsi de şeker gibi valla :) ayrıca sürekli hastanede olan bir tip değilim ama 9 ay kontrole hep aynı doktora gittim gebeyken ve devlet hastanesiydi, allah razı olsun çok tatlı ve tecrübeli bir doktordu bir kötü söz duymadım.. bence sizin tavrınızla ilgili biri de bana çıkıp hede hödö yapsa ben de ters davranırım

doğrusunun insanların doktorları itici bulması olması gereken başlık. bu öyle yüzeyel açıklanabilecek bir konu değil. zaten akıl var mantık var. doktorlar gibi insanlara hizmet için ömrünü feda eden bir meslek grubunun yüzde yüz itici olma ihtimali var mı? toplumda ne kadar itici insan varsa, doktorlarda da o kadar vardır. peki sebep ne? neden insanlar bir türlü doktorlardan hazzetmiyor? sebebi şu olabilir diye düşünüyorum: insanların zihin dünyasındaki doktor figürüyle gerçeğin uyuşmaması. insanlar asırlardır şifacılara yarı-tanrı bir rol yüklemiş. isteniyor ki doktor her şeyi bilsin, her şeye hakim olsun, ölümün önüne geçsin. o yüzden işte zaten doktor gece gündüz çalışsın, yemesin içmesin, para almasın diye bekleniyor. ama önünde sonunda doktor da bir fanidir, bir insandır. yukarda birileri yazmış, iyileşme süresini sordum doktor bilmedi diye. doktor her şeyi bilmeyebilir. bilmediğini söylediğinde insanlar belirsizlikle yüz yüze kalır. doktorun bu belirsizlikle yüzleştirmesi yoğun kaygı yaratır. ister ki doktor 92 gün yaşayacaksın, 13 gün sonra iyileşeceksin desin. 3 yıl 2 ay 10 gün sonra covid bitecek desin. hastalığının tam adı şu ilacı şu desin. işte doktorlara duyulan bu büyük öfke aslında doktorlardan beklenen büyük şeylerin karşılanamaması sorunudur.
siz de birilerine bir duygu hissettiğinizde biraz da dönüp kendinize bakmayı öğrenin.

ego zehirlenmesi yaşayan en bilindik meslek erbabı. çok sevdiğim insanlar var içlerinde. fakat destek oldukları türk tabipler birliği'ni tamamen kürtçülerin hegamonyası'na teslim etmişler. sevgili hekim kardeşlerim, şebnem korur fincancı gibi kürtçü ve faşist profillerle gideceğiniz yol bir yerde tıkanacaktır.

bence başlık itici insanların doktor olması olarak değişebilir

ben onlardan şirinlik, iticilik ya da başka bir şey beklemiyorum. sadece hastalığımıza doğru teşhis koysunlar.

5 doktorun 5'şi de farklı teşhis koymasın yeter.

tıp kanka, parası da iyi. bitmeyecek meslek. okuyalım yav. o kadar okudum rahat edemiyoruz üstüne bir de darp ediliyoruz falan kafasıyla doktor olmuş tüm doktorlar şikayet etmeye mahkum. bu mental vizyonlarından kaynaklı. bu çerçevedeki hepsi itici. derler; e okumasaydın kanka? sizin ceddiniz şifacı mıydı? seni de zorla tıp okutturdular? polis, asker ve bodyguardlar da şey mi desin; o kadar eğitim aldık bir de üstüne ölüyoruz biz ya .s.s.s e olmasaydın? basit şeyleri anlayamıyoruz biz ya halk olarak. işin ne üzerineyse onla muhattapsın! basit değil mi!? ama itici doktorların çoğunda o bahsettikleri salak halka patlayacak göt olmadığı için olan mazlum sessiz halka ve doktorlara oluyor. şaşmaz, hadsiz insan hep en edepli insanı bulur!

ülkemizde bir kesim var, orta alt ve yoksul aileler bunlar.

bu aileler para konusunda yetersiz ve statü sahibi olmadıkları için çocuklarının toplum üzerinde saygınlığı olan bir meslek yapmaları için çocukluktan bilinçaltlarına işlemeye başlarlar. bu meslek tabii ki de doktorluktur.
bu ailelerin çocukları bilinçaltında doktorluğu insanların hastalığına şifa bulma, sağlıklarını düzeltmeleri konusunda yardımcı olmadan çok doktorluğun getirdiği para ve statü ile bu mesleği seçerler. daha sonra doktor olduklarında karşılarına gelen hastaları hor görebilme hakkına sahip hissederler kendilerini. neden mi, çünkü onlar daha çocukken, aileleri doktorların toplumun en üst sınıfındaki bireyler olduğunu ailelerinin yanlış bilinçlendirmeleriyle kandırılmıştır.

burada insanlara yardım etmeyi seven, amacı paradan ziyade yardım içgüdüsü olan doktorları tenzih ederim. onlar zaten para ile dünyevi ilişkilerini dert etmeyen, iyi yetişmiş, vatana millete hayırlı ailelerin çocuklarıdır.

bunun dışında kalan para için bu mesleği icra edip de komplekslerini saklayamayan, insanların yardıma muhtaçlığıyla egosunu şişiren insanlar ne ailelerine ne kendilerine ne de vatana millete hayırlı olmazlar.

farkındayız, doktorların çalışma saatleri, hasta yakınları tarafından yapılan şiddet kabul edilebilir şeyler değildir. bunun için hak arama yolculuğunuzda yanınızdayım.

edit: imla.

genelleme kullanan insanların diğer tüm insanlardan daha itici olması

6 yıl okuyunca devreleri yanıyor bunların. ellerinde çay kahve almış odaya gidiyorlar. hastaneye gelen insanların arkasından kapıyı çat diye kapatıyorlar. kendilerini insandan sayıyorlar işte bu tipler. gerçekten çok yazık.

genelleme yapmayalım lütfen. pek çok sevecen ve içten doktor tanıyorum. ayrıca doktorların bir kısmının itici olması nedensiz değil bence, mevcut şartlara biraz olsun bakınca onların halini anlamak mümkün.

geçen yıla kadar hep dedeme tomografi çektiler. geçen yıl renkli tomografi çektiler. dedem son evre kanser hastasıydı. renkli tomografi bütün ayrıntılarıyla gösteriyormuş. dedemi kaybettik. madem her şey daha net neden ilk önce renkli tomografi çekilmedi merak ediyorum.

her gün türlü türlü insanlarla karşılaşıyorlar ve hepsinin tek ortak noktası hasta olmaları. yani huysuz, aksi, çekilmez olduğumuz bir dönem. bazen yakınlarınızın bile nazını çekemiyorsunuz hasta olunca bu insanlar ne yapsın? dur durak yok. iki dakika nefes almak lüks, hastanın manyak yakınları... kısacası tesadüf değil itici olmaları. ayrıca bir iki kere hastane ortamına gittiğimiz de bile bunalıyorken onlar saatlerini, günlerini, hayatlarının çoğunu o tarz yerlerde geçiriyorlar, bunun o konuma gelmek için döktükleri ter de cabası.

siz çekemiyorsunuz gayet normal insanlar.

su götürmez 1 gerçek. hele ki son zamanlarda yok 3 lira mayış yattı yok 5 lira mayış yattı fahrettin mahvettin elin bilmem neyi şu kadar mayış alıyor tarzındaki kusmukça hak aramaları bu gerçeği iyice tasdikledi kendinize eziyet edip okumasaydınız diyorum ben de yazılım öğrenseydiniz madem.