çokça dolmuş kullanan bir insan olarak defalarca şahit olduğum ifadedir. rahatsız edici boyuta varmadığı sürece ben de onlara aynı kayıtsızlıkla yaklaşırım ama eğer bu kayıtsızlık aşağılama evresine doğru kayarsa mutlaka öyle ya da böyle huzurlarını kaçırmak için elimden geleni yaparım. çünkü herkes bilmelidir ki yakarsa dünyayı garipler yakar.

bunun bir aşağılık kompleksi itirafı olduğunu düşünebilirsiniz. bence düşünün de. ilk paragrafı okuyup da böyle düşünmeyen varsa hemen düşünsün. çünkü bence bu bir aşağılık kompleksi. cebimde ne kadar para olursa olsun ruhumdaki garibandan kurtulamıyorum ben. hala beyaz örtülü masaları olan lokantalarda oturmam mesela. pringles almaktan korkuyorum hala. çünkü pringles yiyen insanlar zengindir bana göre. ben yemem. alacak param yok değil ama alsam da bir yatırım aracı olarak kullanmak olur amacım. arkadaşlarımla bir yerlere gidince param yoksa “ bugün biriniz bana yemek ısmarlayın, hiç param yok” diyemem. zenginler bunu kolayca söylüyor. özeniyorum. ne zaman bir yere gitsek topluca hesabı ben öderim, çünkü benim ruhum fakir.

bugün dolmuşta cam kenarında oturmuş elektrik direklerini sayarken dolmuş durdu ve içeriye bembeyaz zengin saçları olan, zengin bir deri mont giymiş, zengin bir güneş gözlüğü takmış, zengin parfüm kokusunu içeri salan bir adamla; onun elini tutarak dolmuşa binen zengin sarısı saçları olan, en az elini tuttuğu adamınki kadar zengin bir deri mont giymiş, zengin kokuları yayan, zengin bir yürüyüşü de olan bir kadın girdi.

ben zengin olmadığım için önce onların zengin olduğunu anlamadım ama sonra sundukları veriler ışığında zengin oldukları kanısına vardım. adam zengin bir havayla elini cebine attı ve biraz para çıkardı. ben de elimi cebime attım hemen. benim cebimde kesinlikle daha çok para vardı ama zengin olan oydu çünkü benim zihnimde bir gecekondu mahallesi var.

on lira uzatıp iki kişi almasını istedi şoförden. ben bir kişi almasını istemiştim. yine ben fakir o zengin. keşke ben de iki kişi deseydim bindiğimde, sonuçta şoför nerden anlayacak tek olduğumu. neyse işte demedim ve yine fakir oldum.

bindikleri andan itibaren yüz ifadelerini özellikle izledim bu zengin çiftin. tam bir kayıtsızlık. derin bir ifadesizlik. sanki dolmuşta onlardan başkası yok. o kadar zenginler ki birbirleriyle bile konuşmadılar. ifadeleri bozulmasın diye sağa sola bile dönmediler. ama ben yüz ifadelerindeki kayıtsızlıktan çok şey okudum. arabalarını servise bıraktıkları için binmişlerdi dolmuşa, normalde hiç binmezlerdi, alışkın da değillerdi. bir daha da kolay kolay binmezlerdi. sanayiden bindikleri için bunu anlamak kolaydı belki. ama hissettim işte böyle olduğunu. ben arabamı wolksvagen servisine bırakmıştım. talihsizlik işte. onlar zengindi, ben fakir.

o yüz ifadesini ben de denedim ama benim yüzümde son sigarasını tersinden yakmış bir insanın şaşkın bir ifadesi gibi durdu. hiç yakışmadı bana. belki zihnime bir gün bir piyango vurur da ben de zengin olurum. çıkmaz demeyeyim şansımı deneyeyim.
devamını gör...
başlık beni güldürdü. ama bir de şu taraftan bakalım. illaha başka taraftan bakacağım bende de huy oldu bu.

dolmuş bazen çok dolmuş oluyor.* canı sıkılmış, yetişme zorunluluğunda olan binlerce insan. bir bak suratlarına hepsi can çekişiyor.. 'senin tutunacak bir yerin yok beni çıldırtmak mı istiyorsun' böyle bir ortam da 'benim burada ne işim var' cümlesini sadece zenginler mi düşünüyordur. sanmam. orası çok tuhaf yer algın kapanıyor. acun'un yarışmasındaki gibi binlerce parkur. beynin şuursuzlaşıp resetlenebiliyor. derdi düşünecek anın yok sallantıdasın. düşme tehlikesine karşı her an tetikte olmalısın. bıçkın bir şöför kullanıyorsa aracı, tırsarsın ses çıkarma özgürlüğünde yok. çok üzerine gidersen bir iki durak sonra aracın kapısındasın. ben direkt binip sinir küpü oluyorum içinde. bir nevi isyan ediyorum. hay sizin dolmuşunuza....

her ifade donuk hepsi farkında saçmalığın çoğu yorgunluktan ses çıkaramıyor. bezmiş... sadece zenginler mi sorguluyor bu durumu. sanmam. o ifadesizlik hepimizin yüzünde.

aa zengin miyim neyim ne çok konuştum..
devamını gör...
dolmuşa binerken yüzümde bir ifade olması gerektiğini bilmiyordum. zaten kimse zevkine dolmuşa binmiyordur heralde. ne bekliyorsunuz ki anlamadım.
devamını gör...
bunu bildiğim için dolmuşa hep ifadesiz suratla biniyorum.
zengin gibi hssetmek bedava.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"dolmuşa binmek zorunda kalan zenginlerin ifadesiz yüzleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim