1.
türkiye'deki yayın hayatına 14 haziran'da başlayacak olan disney plus'ın yerli dizilerinden biri.
bu yıl içinde yayınlanması planlanıyor.
senaryosunu pınar bulut'un kaleme aldığı dizinin yönetmeni ise hülya gezer. çekimlerine geçtiğimiz haftalarda başlanan dizinin başrollerini demet özdemir ve buğra gülsoy paylaşıyor.
dizinin konusu şöyle;
içindeki boşluğu aşkla doldurmaya çalışan bir kadın, zaman içinde sevgilisine karşı yabancılaşır. ilişkilerini kurtarmak için de sevgilisine, sosyal medya üzerinden bir oyun oynar.
kaynak haber...
bu yıl içinde yayınlanması planlanıyor.
senaryosunu pınar bulut'un kaleme aldığı dizinin yönetmeni ise hülya gezer. çekimlerine geçtiğimiz haftalarda başlanan dizinin başrollerini demet özdemir ve buğra gülsoy paylaşıyor.
dizinin konusu şöyle;
içindeki boşluğu aşkla doldurmaya çalışan bir kadın, zaman içinde sevgilisine karşı yabancılaşır. ilişkilerini kurtarmak için de sevgilisine, sosyal medya üzerinden bir oyun oynar.
kaynak haber...
devamını gör...
2.
marsyolcusu ukdesi.
dünyanın en saçma dizilerinde ilk sırayı çekiyordur. daha önceden dizi film tanımlarıma denk geldiyseniz beğendiğim bir şeye rastlamamanız mümkündür çünkü bu ülkedeki dizi - film sektörü gerçekten berbat durumda. insanların beynini yıkamaktan başka hiçbir işe yaramayan diziler ve filmler.
dizimiz disney plus'ta yayımlanıyor. başrollerinde demet özdemir ve buğra gülsoy var. ilkin* ve tolga uzun zamandır sevgililer ama ilişkileri kötü bir dönemden geçiyor ve o yüzden cama yapışıp sevişiyorlar ki insanlar fotoğraf çekip magazine servis etsin. abi ne alaka ya? cama yapışıp sevişmek ne? 365 gün'ün etkisinde mi kaldınız ne yaptınız? neyse bu yüzden cama yapışıp sevişmiyorlar. canları istemiş o kadar.
tolga bey'imiz ilkin hanıma hiçbir şey anlatmadığı için ilkin fake hesap açıp tolga'ya yazıyor, onun derdini dinliyor sonra tolga bu kadınla buluşmak isteyince ilkin işyerindeki bir kadını, adı da berlin* araya sokuyor falan. yani bu ilkin geri kafalısı sevgilisini kendi elleriyle bir başkasının kucağına atıyor. ayarladığı kadın da adamın fotoğraflarına bakıp mastürbasyon falan yapıyor. ulan siz ne yaşıyorsunuz? lan bu nasıl fantezi dünyası?
izlemeye dayanamadım gerçekten. modern olmak böyle bir şey değil arkadaşlar. avrupa özentiliği bu yemin ediyorum. disney'de dizi yapacağız diye seviniyoruz ama şu rezilliğe bak. sorunu oturup konuşmak varken neden araya berlin diye fake bir kadını sokayım? berlin diye isim mi olur alo?
senaristlerin ıslak rüyalarından dizi - film çekiyorlar. harika.
dünyanın en saçma dizilerinde ilk sırayı çekiyordur. daha önceden dizi film tanımlarıma denk geldiyseniz beğendiğim bir şeye rastlamamanız mümkündür çünkü bu ülkedeki dizi - film sektörü gerçekten berbat durumda. insanların beynini yıkamaktan başka hiçbir işe yaramayan diziler ve filmler.
dizimiz disney plus'ta yayımlanıyor. başrollerinde demet özdemir ve buğra gülsoy var. ilkin* ve tolga uzun zamandır sevgililer ama ilişkileri kötü bir dönemden geçiyor ve o yüzden cama yapışıp sevişiyorlar ki insanlar fotoğraf çekip magazine servis etsin. abi ne alaka ya? cama yapışıp sevişmek ne? 365 gün'ün etkisinde mi kaldınız ne yaptınız? neyse bu yüzden cama yapışıp sevişmiyorlar. canları istemiş o kadar.
tolga bey'imiz ilkin hanıma hiçbir şey anlatmadığı için ilkin fake hesap açıp tolga'ya yazıyor, onun derdini dinliyor sonra tolga bu kadınla buluşmak isteyince ilkin işyerindeki bir kadını, adı da berlin* araya sokuyor falan. yani bu ilkin geri kafalısı sevgilisini kendi elleriyle bir başkasının kucağına atıyor. ayarladığı kadın da adamın fotoğraflarına bakıp mastürbasyon falan yapıyor. ulan siz ne yaşıyorsunuz? lan bu nasıl fantezi dünyası?
izlemeye dayanamadım gerçekten. modern olmak böyle bir şey değil arkadaşlar. avrupa özentiliği bu yemin ediyorum. disney'de dizi yapacağız diye seviniyoruz ama şu rezilliğe bak. sorunu oturup konuşmak varken neden araya berlin diye fake bir kadını sokayım? berlin diye isim mi olur alo?
senaristlerin ıslak rüyalarından dizi - film çekiyorlar. harika.
devamını gör...
3.
dün akşam itibariyle bitirdiğim dizi.
demet özdemir ve buğra gülsoy’un başrol oynadığı disney+ dizisi. öncelikle diziyi izleyerek hayatımdan çaldığım saatler için kendimden özür diliyorum.
dizinin konusunda bahsetmeye gerek yok, başlık içinde detaylarına yer verilmiş zaten. ama amerikan vari romantik dizi özentisi bir yapım olmuş. başrol kızımızın sevgilisinin kendisine açılmamasından dolayı kalkıp feyk hesap açıp ordan konuşuyor. en tuhafı da ulan bu adam ünlü oyuncu ve instagram’dan gelen mesajı anında görüyor ve cevap veriyor.* yaw kızım adamı bile bile seni aldatmaya teşvik ediyorsun sonra bana niye açılmıyor, benimle neden paylaşmıyor diyorsun. hele hele heleee.. başrol kızımızın yakın arkadaşı güya dobra ama ağzı bozuk ve açıkcası bu rol zerrin tekindor’a hiç yakışmamış çok kötü durmuş üzerinde ya da yazılan karakterin içi boş kaldığı için böyle olmuş.
kenan karakteri dizinin en güzel karakteri olmuş.
içinde sevdiğim kısımlar elbette oldu. mesela başrol erkeğin oynağı rol için isyanı, fanlara söyledikleri. bence çok yerinde olan sahnelerdi.
genel olarak sevmedim, oyunculuklar ortalama, ana fikir fena değil. son sahnede klişe olur diye bekledim ama en azından o kısmı biraz daha iyi yapmışlar.
öldürecek vaktiniz varsa izleyin, ama izlemezsenizde kaybınız olmaz.
demet özdemir ve buğra gülsoy’un başrol oynadığı disney+ dizisi. öncelikle diziyi izleyerek hayatımdan çaldığım saatler için kendimden özür diliyorum.
dizinin konusunda bahsetmeye gerek yok, başlık içinde detaylarına yer verilmiş zaten. ama amerikan vari romantik dizi özentisi bir yapım olmuş. başrol kızımızın sevgilisinin kendisine açılmamasından dolayı kalkıp feyk hesap açıp ordan konuşuyor. en tuhafı da ulan bu adam ünlü oyuncu ve instagram’dan gelen mesajı anında görüyor ve cevap veriyor.* yaw kızım adamı bile bile seni aldatmaya teşvik ediyorsun sonra bana niye açılmıyor, benimle neden paylaşmıyor diyorsun. hele hele heleee.. başrol kızımızın yakın arkadaşı güya dobra ama ağzı bozuk ve açıkcası bu rol zerrin tekindor’a hiç yakışmamış çok kötü durmuş üzerinde ya da yazılan karakterin içi boş kaldığı için böyle olmuş.
kenan karakteri dizinin en güzel karakteri olmuş.
içinde sevdiğim kısımlar elbette oldu. mesela başrol erkeğin oynağı rol için isyanı, fanlara söyledikleri. bence çok yerinde olan sahnelerdi.
genel olarak sevmedim, oyunculuklar ortalama, ana fikir fena değil. son sahnede klişe olur diye bekledim ama en azından o kısmı biraz daha iyi yapmışlar.
öldürecek vaktiniz varsa izleyin, ama izlemezsenizde kaybınız olmaz.
devamını gör...
4.
disney'in hem kendi platformunun hem de yapımın reklamını bolca yaptığı demet özdemir ile buğra gülsoy'un başrolünde oynadığı 8 bölümlük bol sevişmeli dizi. bol sevişmeli diyeyim de gidip izlesinler * bu ay ki ekmek param disney'den.
diziyi bitireli baya oldu. tanım yazmak bugüne kısmetmiş. izlediğim zamanlar yoğun ama bir o kadar ufak aşk acısı çekerken dizi de üstüne tuz biber olmuştu. yıkılır gibi oldum ama toparladım. ilk 5 bölüm fena.
dizinin konusu ise fake hesapla sevgilisini denemek isteyen ilkin'in girdiği serüvende işlerin istediği gibi gitmemesi. kuzuyu niye kurda emanet edersin ki zaten.
görselin kaynağı
dizideki karakterlerden bahsedecek olursam ilkin karakteri başarılı bir kadın. özgüven sahibi, düşünceli bir sevgili. kusursuza yakın. "seni asla bırakmam" yalanına inanmış salak da bir kadın aynı zamanda. onun bu kadar kusursuz oluşu 4 yılını vermiş olduğu tolga'nın kendini kusurlu hissetmesine neden oluyor. ilişkilerinde tek düzelik ve iletişimsizlik en büyük sorun. demet özdemir'in oyunculuğunu beğenmem. donuk, soğuk nevale gibi bir kadındır benim gözümde ama rolünü iyi oynamış. sanki oğuzhan koç, yağmur tanrısevsin ve zeynep koçak üçgeninin intikamını almış gibi.
tolga rolünde karşımıza çıkan buğra gülsoy iyi bir tercih mi bilemedim. demet'in aksine inanılmaz sönük geldi. dizide günümüz dizilerine gönderme yapması hoş ama bir şey eksik gibi. çok sövdüm kendisine izlerken ( demek ki rolünün hakkını vermiş whis). kıçı kırık senaryolu dizide oyuncudur kendisi. sevgilisi ilkin'in fake hesabına kendini kaptıran ve bu yolda hem mesleğinden hem de ilkin'den olan koca bir aptal.
gelelim evdeki düşmana. atem tutem ben seni hafsanur sancaktutan. ofisin görünmez yüzü sinem. özünde iyi biri denilen sinsilerden. yediği kaba pisleyeninden. bihter'in behlül'e dediği "korkaakk" repliği geliyor aklıma. "ben berlin değilim!!" diyene kadar adam kriminalistik inceleme yaptı.
gelelim benim rüyaların saçmalık seviyesine. dizide ne aradıklarını, rollerini, amaçlarını anlayamadığım iki oyuncuya. "zerrin tekindor (burçin) ve ibrahim selim (cüneyt)". burçin hanım senaryo eksikliğinden sırf zaman doldurmak için gelip iki küfür edip gidiyor. bana hep samimiyetsiz gelen ve zorla esprilere gülen (ibo) cüneyt dizidekinin aksine azıcık sempatik bir tip, tek vasfı tolga'nın hem menajeri hem kuzeni.
dikkatimi çeken bir diğer şey ise metin akdülger'in canlandırdığı kenan karakteri. harcamışlar be seni yiğidim. o vücudun o duruşun o karizmanın +18 sahneleri daha fazla ve uzun soluklu olabilirdi. neticede demet özdemir'in yeni evlenen her kızın çeyizinde olması gereken iç çamaşırlarının altındaki silikonlu memeleri ile fazlasıyla haşir neşir olduk. dizinin sonu ise beklediğim gibi değildi. silikon patladı dermişim. yoklukta izlenir. şuraya bir de nil'in seviyorum sevmiyorum şarkısını bırakıp gidiyorum.
sinem'in şeyma subaşı gibi yazarlığı soyunması, ilkin'in tolga'yı değilde kenan'ı seçmesi ama kenan'ın mallığı yüzünden tercih edilmemesi ve yurt dışına gitmesi. benim de böyle çekip gitmelere ihtiyacım var ama bilin bakalım neyim eksik?
diziyi bitireli baya oldu. tanım yazmak bugüne kısmetmiş. izlediğim zamanlar yoğun ama bir o kadar ufak aşk acısı çekerken dizi de üstüne tuz biber olmuştu. yıkılır gibi oldum ama toparladım. ilk 5 bölüm fena.
dizinin konusu ise fake hesapla sevgilisini denemek isteyen ilkin'in girdiği serüvende işlerin istediği gibi gitmemesi. kuzuyu niye kurda emanet edersin ki zaten.
görselin kaynağı
dizideki karakterlerden bahsedecek olursam ilkin karakteri başarılı bir kadın. özgüven sahibi, düşünceli bir sevgili. kusursuza yakın. "seni asla bırakmam" yalanına inanmış salak da bir kadın aynı zamanda. onun bu kadar kusursuz oluşu 4 yılını vermiş olduğu tolga'nın kendini kusurlu hissetmesine neden oluyor. ilişkilerinde tek düzelik ve iletişimsizlik en büyük sorun. demet özdemir'in oyunculuğunu beğenmem. donuk, soğuk nevale gibi bir kadındır benim gözümde ama rolünü iyi oynamış. sanki oğuzhan koç, yağmur tanrısevsin ve zeynep koçak üçgeninin intikamını almış gibi.
tolga rolünde karşımıza çıkan buğra gülsoy iyi bir tercih mi bilemedim. demet'in aksine inanılmaz sönük geldi. dizide günümüz dizilerine gönderme yapması hoş ama bir şey eksik gibi. çok sövdüm kendisine izlerken ( demek ki rolünün hakkını vermiş whis). kıçı kırık senaryolu dizide oyuncudur kendisi. sevgilisi ilkin'in fake hesabına kendini kaptıran ve bu yolda hem mesleğinden hem de ilkin'den olan koca bir aptal.
gelelim evdeki düşmana. atem tutem ben seni hafsanur sancaktutan. ofisin görünmez yüzü sinem. özünde iyi biri denilen sinsilerden. yediği kaba pisleyeninden. bihter'in behlül'e dediği "korkaakk" repliği geliyor aklıma. "ben berlin değilim!!" diyene kadar adam kriminalistik inceleme yaptı.
gelelim benim rüyaların saçmalık seviyesine. dizide ne aradıklarını, rollerini, amaçlarını anlayamadığım iki oyuncuya. "zerrin tekindor (burçin) ve ibrahim selim (cüneyt)". burçin hanım senaryo eksikliğinden sırf zaman doldurmak için gelip iki küfür edip gidiyor. bana hep samimiyetsiz gelen ve zorla esprilere gülen (ibo) cüneyt dizidekinin aksine azıcık sempatik bir tip, tek vasfı tolga'nın hem menajeri hem kuzeni.
dikkatimi çeken bir diğer şey ise metin akdülger'in canlandırdığı kenan karakteri. harcamışlar be seni yiğidim. o vücudun o duruşun o karizmanın +18 sahneleri daha fazla ve uzun soluklu olabilirdi. neticede demet özdemir'in yeni evlenen her kızın çeyizinde olması gereken iç çamaşırlarının altındaki silikonlu memeleri ile fazlasıyla haşir neşir olduk. dizinin sonu ise beklediğim gibi değildi. silikon patladı dermişim. yoklukta izlenir. şuraya bir de nil'in seviyorum sevmiyorum şarkısını bırakıp gidiyorum.
sinem'in şeyma subaşı gibi yazarlığı soyunması, ilkin'in tolga'yı değilde kenan'ı seçmesi ama kenan'ın mallığı yüzünden tercih edilmemesi ve yurt dışına gitmesi. benim de böyle çekip gitmelere ihtiyacım var ama bilin bakalım neyim eksik?
devamını gör...