ekmeğin türk dili ve kültürünün bir parçası olması

aynen öyledir.
ekmek bir besin öğesi olmanın ötesine geçmiş, türk dilinin, edebiyat ve kültürünün parçası olmuştur.
ekmek kapısı, ekmek davası, eli ekmek tutmak, ekmeğinde olmak, ekmek teknesi, eline ekmeği almak, bir işten ekmek yemek, taştan ekmeğini çıkarmak, ekmek yediği yeri bilmek, ekmek yediği yeri pislemez, ekmek elden su gölden, emeksiz ekmek yok, ekmeği elinde, peynir ekmek gibi , ekmek nerede biz orada ve daha bir çok atasözü, şarkı, türkü, şiir, deyim....

doğru önerme. görüyorum ve arttırıyorum. fakir edebiyatının baş tacıdır.

fakirliğin simgesidir. et alamayan halk maalesef ekmeğe yumuluyor ve ekmekte kutsal olup, ekmek üzerine bir çok sözler türüyor.

maaş 1000, et 100 olunca böyle oluyor. mesela yarından itibaren maaş 2000, et 2 olsa idi, ekmeğin yüzüne kimse bakmazdı.

ekmeksiz doyulmaz.. ekmek sadece bizim dinimizde değil yahudi ve hristiyanlarda da kutsal.

hangi takımı tutuyorsun dediğim bir büyüğüm ekmekspor derdi. üstlerde belirtildiği gibi ekmeğe çok anlamlar yüklenmiş. hala da güncelliğini sürdürmektedir.

ekmanan ye ekmanan ye

ekmek kendine türk kültüründe yerleşik düzene geçildikten sonra yer bulmuştur. eski kaynaklarda tandırda pişirilen yufkanın atası yuuka bazı yerlerde görülebilir. çayın son yüz yılda yetiştirilip önceki dönemlerde pek bilinmemesi gibi somun ekmek de pek bilinmez.