entelektüellerin sapıklığa meyilli olması
başlık "lucifer" tarafından 02.04.2021 10:36 tarihinde açılmıştır.
1.
doğru önerme. baş entellerden sayılan ve sapıklığın dibi freud, bu güdüye bastırma demiş. bir çeşit savunma mekanizması. bir entelin, içindeki tüm sapık dürtüleri unutmak için onları bilinçaltına itmesi. acı ama gerçek.
13'lü yaşlarda, insanın kendi cinsel gelişiminden utandığı safhalarda keşfetmeye başlar entel kişi kendindeki değişimi.
o sivilceli-pis suratıyla, sürekli mastürbasyon yapmaya, elalemin eşini düşünmeye başlamıştır. evlerine kahve içmeye gelen yan komşu nurdan hanımın etli bacaklarının arasından görünen kırmızı donunu, acımasızca harcar küçük tuvaletinde.
sorun da bu yüzden ortaya çıkar zaten. ereksiyon olmasından bile utanılan bu dönemlerde, entel, ileride bu şekilde toplumda kabul görmeyeceği yanılgısına düşer. diğer insanlardan daha fazla istekli olduğunu, bunun da arkadaş çevresinde, sosyal hayatının gidişatında olumsuzluklar yaratacağı fikrine kapılıp, bu güdülerini bilinçaltına doğru süpürmeye başlar yavaş yavaş.
ailesi de kendisine yardımcı olamaz maalesef. çünkü babası ve annesi de enteldir. "hanimiş de aslan oğlum büyümüş de kız arkadaşı mı olacakmış" gibi baba-oğul konuşmaları dönmez o evde. baba, sürekli marx'tan bahsetmekte, darağacında üç fidan okuyup ağlamaktadır. "biz aydınız ve aydın kalacağız, aydınlık için ışıkları bir dakika kapatıp açalım yavrucum" demektedir.
çocuk, cinsel isteklerinin gerçekten çok utanılacak, acı verecek şeyler olduğuna iyice inandırır kendini. salar iyice efenim. bilinçaltının en diplerine yollar. zamanla içi körelir ve şu an sözlükte yaşanılan dönem başlar.
kızsızlık sendromuna yakalanan entelimiz, kızlara karşı utangaçlıktan başka bir hissedemeyen entel, kafa sözlük'e üye olur. orada trollleri görür. lucifer denen iblis'in açtığı başlıklara dalar.
"yan komşunun kırmızı sütyenini koklamak" gibi bir başlık açmıştır lucifer denilen şirin yazar. entel bunu okuduğunda, her bilinçaltı anısının gün yüzüne çıkışındaki gibi, şiddetli bir travma geçirir. aklına hikayenin başında bahsettiğim nurdan teyze gelir. her türlü çirkin şeyleri hayalinde yaptığı nurdan hanım.
sinirle saldırıya geçer. kelimeleri toparlayamadığı için terli alnını silip entrye cevap olarak "o. çocukluğudur pis abazan sapıklar kafa bozdu" yazar. entelin devreleri yanmıştır. kendini ele vermiştir.
entellere prim vermeyelim kardeşlerim. onlar bu sözlüğün pislikleri. onlar, ağır fantezilerini yazamayan korkak insanlar. onlar çok gıcık. kıl. bi tarafları körelmiş. ruhlarında kadın aşkı kalmamış. anca nazım hikmet der otururlar aşağı.
13'lü yaşlarda, insanın kendi cinsel gelişiminden utandığı safhalarda keşfetmeye başlar entel kişi kendindeki değişimi.
o sivilceli-pis suratıyla, sürekli mastürbasyon yapmaya, elalemin eşini düşünmeye başlamıştır. evlerine kahve içmeye gelen yan komşu nurdan hanımın etli bacaklarının arasından görünen kırmızı donunu, acımasızca harcar küçük tuvaletinde.
sorun da bu yüzden ortaya çıkar zaten. ereksiyon olmasından bile utanılan bu dönemlerde, entel, ileride bu şekilde toplumda kabul görmeyeceği yanılgısına düşer. diğer insanlardan daha fazla istekli olduğunu, bunun da arkadaş çevresinde, sosyal hayatının gidişatında olumsuzluklar yaratacağı fikrine kapılıp, bu güdülerini bilinçaltına doğru süpürmeye başlar yavaş yavaş.
ailesi de kendisine yardımcı olamaz maalesef. çünkü babası ve annesi de enteldir. "hanimiş de aslan oğlum büyümüş de kız arkadaşı mı olacakmış" gibi baba-oğul konuşmaları dönmez o evde. baba, sürekli marx'tan bahsetmekte, darağacında üç fidan okuyup ağlamaktadır. "biz aydınız ve aydın kalacağız, aydınlık için ışıkları bir dakika kapatıp açalım yavrucum" demektedir.
çocuk, cinsel isteklerinin gerçekten çok utanılacak, acı verecek şeyler olduğuna iyice inandırır kendini. salar iyice efenim. bilinçaltının en diplerine yollar. zamanla içi körelir ve şu an sözlükte yaşanılan dönem başlar.
kızsızlık sendromuna yakalanan entelimiz, kızlara karşı utangaçlıktan başka bir hissedemeyen entel, kafa sözlük'e üye olur. orada trollleri görür. lucifer denen iblis'in açtığı başlıklara dalar.
"yan komşunun kırmızı sütyenini koklamak" gibi bir başlık açmıştır lucifer denilen şirin yazar. entel bunu okuduğunda, her bilinçaltı anısının gün yüzüne çıkışındaki gibi, şiddetli bir travma geçirir. aklına hikayenin başında bahsettiğim nurdan teyze gelir. her türlü çirkin şeyleri hayalinde yaptığı nurdan hanım.
sinirle saldırıya geçer. kelimeleri toparlayamadığı için terli alnını silip entrye cevap olarak "o. çocukluğudur pis abazan sapıklar kafa bozdu" yazar. entelin devreleri yanmıştır. kendini ele vermiştir.
entellere prim vermeyelim kardeşlerim. onlar bu sözlüğün pislikleri. onlar, ağır fantezilerini yazamayan korkak insanlar. onlar çok gıcık. kıl. bi tarafları körelmiş. ruhlarında kadın aşkı kalmamış. anca nazım hikmet der otururlar aşağı.
devamını gör...
2.
ama bizim karşı komşu kızı nihal iyiydi beee.
devamını gör...
3.
sapık olup olmama durumu birçok değişkene bağlı tabii ama insan doğasındaki sapkınlığı ve bastırılmış dürtüleri daha iyi tahlil ettikleri kesin. marquis de sade mesela, sodom'un 120 günü eserinde herhangi bir abartı olmadan sadist-mazoşist ilişkiyi ve sapkınlığın sınırlarını anlatmış.
sapıklığa gelince, eğitim insanın dürtüleri kontrol etme becerisini bir nebze de olsa arttırabilir. fakat yine de sapıklık belli bir kesime, sosyokültürel yapıya atfedilemez. bu nedenle konuya kişilerin özelinde bakmak, değerlendirilmesini yapmak, ön yargılı yaklaşmamak lazım.
sapıklığa gelince, eğitim insanın dürtüleri kontrol etme becerisini bir nebze de olsa arttırabilir. fakat yine de sapıklık belli bir kesime, sosyokültürel yapıya atfedilemez. bu nedenle konuya kişilerin özelinde bakmak, değerlendirilmesini yapmak, ön yargılı yaklaşmamak lazım.
devamını gör...