şiddete meyilli erkek

şiddete meyilli kadından farkı yoktur.

yetiştirilişinde yanlışlar, eksiklikler bulunan bir adet insandır.

herkesin gömdüğü ama “bu erkek nasıldır(hareketleri) , neler yapar?” kısmında açıklamada bulunmadığı canlı türüdür.
bu bir nebze güzel bir şey; demek ki kimse böyle bir erkeğe maruz kalmamış, ne güzel ve dilerim ki kimse de karşı karşıya gelmez. şimdi ben bu durumu yaşamış ve şiddet döngüsünden kendini çok zor çekebilmiş biri olarak neler yapar bu erkek kişisi kendi yaşantımdan örnek vererek açıklayayım.

kendisi üniversite okumuş biri, kitap okuyan, sosyal medyasında aktif olmayan ya da gömleğini göbeğine kadar açmayan efendi görünümlü biri. yani öyle şiddetle yan yana getirebileceğiniz biri değil. ama gel gör ki hem bazı söylemleri hem bazı davranışları elin iyisi evin delisi yönünde evrimleşmiş biri.

-ortamlarda kadına şiddete kesinlikle karşı eşitlikçi biri. ama rahat ettiği ortamlarda ‘kadına şiddete karşıyım ama bazı kadınlar da şiddeti hak ediyor.’ diyebilecek kadar ikiyüzlü bir insan. ve ikna edemiyorsun da hiçbir canlının hak etmediğine. bu söylem kesinlikle kırmızı alarm olmalı, ben saçma düşünüyor ama öyle biri değil diyerek kendisini çok alladım pulladım ilişki başındaki love bombing davranışlarından ötürü. siz sakın ola bu alarmı duymazlıktan gelmeyin.

-love bombing demişken, bu da fiziksel şiddete olmasa da psikolojik şiddete geçiş yapabilen bir durum bunu da cebinize atın. flört aşamasında sizi ilgiye, sevgiye boğan en küçük cümlenizdeki ayrıntıyı bile aklında tutup sizi dünyanın en önemli insanı gibi hissettiren, sizi hediyelere( bende çiçek ve kitap olmuştu.) boğuyorsa, daha 1-2 aylık sevgililikte evlilik teklifi ediyorsa bir durup soluklan orada. sana biz daha önce neden karşılaşmadık hissini çok kısa sürede veren insan, muhtelen bir balon ve patladığında hayalkırıklığıyla sırılsıklam olacaksın. ayaklarını birden bire yerden kesen biri senin bacaklarını kökten kesebilir. çünkü gerçek ilişkiler zamanla bu hissi doğurur, sen ise zamanla seni böyle sevgiye, ilgiye boğan insanın bunu yavaş yavaş azaltmasıyla tekrar o seviyeye gelebilmek için ona bağımlı hale geleceksin. ve suçu kendinde arayacaksın, ilişkinin başında böyle değildi çok ilgiliydi. bir şeyleri yanlış yapıyorum ki o ilgiyi alamıyorum diye diye onun yapmanı istediklerini yapar hale geleceksin. bu konu bile aslında başlı başına bir başlıkta yorumlanacak bir konu. ama bu kişi seni “bak ben ilişkinin başında böyle mükemmel biriydim, değişen bir şey varsa sorumlusu sensin”e getiren biri, bu da psikolojik şiddetin dik alası. ben bunu çok geç fark ettim, sen böyle olma.

-kıyafetlerine, ojene ve makyajına “ama türk erkeklerini biliyorsun” adı altında sanki iyiliğini düşünüyormuş gibi karışması ilk adım. daha sonra sen her sıfır kol giymek istediğinde, ona göre koyu olan bir tonda ruj sürmek istediğinde seninle kavgalar etmesi, sesini yükseltmesi. bir tık ilerisinde fiziksel şiddet oldu. ona göre kısa sayılacak bir kıyafetle evin içinde ama balkon kapısının orda temizlik yapıyorum diye beni duvara sıkıştırdı kollarımdan. çenemi sıktı mı hiç hatırlamıyorum olayın şokuyla. ama vurmadığı için bunu şiddet olarak kabul etmedi. yine camdan dışarı kafamı uzattarak baktım diye erkeklerin yanlış anlamasını bahane ederek tartışma çıkarması benim bunu kabul etmediğimi görünce yürürken elimi çekiştirerek yürümesi. bunda da vurma olmadığı için yine şiddet olarak kabul ettiremedim. yani kıskançlık adı altında seni kısıtlaması seni değiştirmeye çalışması kesinlikle şiddete eğilim belirtisidir, dikkat et.

-onunla görüntülü konuşurken iş arkadaşlarımdan biri mesaj attı. ona cevap yazdım. atan arkadaşın cinsiyetinin erkek olması sebebiyle yine bir tartışma çıktı. yaşadığım şehre gelip onu dövmeye geleceğini söylemesi. şiddetle bir şeylerin çözebileceğini sanması.

-görüntülü konuşmalarda tartışmalarımız sırasında alnına seri bir şekilde pat pat pat diye vurması. o an yanında olsam bana da vurabilirdi. tartışmalarda kendine, duvara vurması kesinlikle bir alarm olmalı yine.

-“bazı doktorlar da hastaları etnik kökeninden ötürü küçümsüyor. gel de böyle doktoru dövme. böyle doktor şiddeti hak ediyor.” söylemi.

-“bizim kültürümüzde boşanmak yoktur” söylemi. sonrasında kavganın birinde “sen boşanmak isteyeceksin ben önce seni sonra kendimi vuracağım.” demesi
- seni arkadaşlarından ve ailenden “onlar seni, senin onları düşündüğün kadar düşünmüyor.” adı altında uzaklaştırmaya çalışması


tüm bu çirkin davranış ve söylemlerinden sonra sana yine çiçekler alması, seni çok sevdiğini söylemesi ama onu o hale getirenin senin olduğunu söylemesi.

daha yazsam yazacağım o kadar çok var ki. ayrıldıktan sonra bile hale psikolojimi tam anlamıyla düzeltemedim. kendimi suçladım vs. manipülasyona uğramak da şiddetin bir çeşidi. ve kurtulmak gerçekten çok zor. benim bu ilişkide bu kadar kalma sebeplerimden biri ‘aslında iyi bir insan. arkadaşları seviyor, kitap okuyor, efendi biri.’ gibi etiketlerine inanmam. ama bir insan dışarda iyi, konfor alanında başka biri olabiliyormuş. ben bu duruma belli bir süre inanmak istemedim. çünkü benim hayatımda böyle bir ikilem yoktu. onu ilk tanıdığım halini gerçek kabul edip bu şiddet davranışlarına inanmak istemedim manipülasyona da uğradığım için. ama lütfen sen etiketlere aldanma. en ufak benzer davranış gördüğünde o ilişkide kalma. ilişkide kaldıkça çıkman kurtulman, sağlıklı kalman-psikolojik ve fiziksel- çok çok zor.

kafasını kullanamayıp, kolunu kullanandır.

kendisini başka türlü ifade edemediğini düşünüyorum. bununla beraber böyle öğretilmiştir. böyle büyütülmüştür.

uzak durulması gereken kişilerdendir.

lan bu benim... dövmek istiyorum...ağzını yüzünü dağıtmak...ama sonra öpeceğim her yerindennnn

büyük şehirlerde yaşamanın verdiği stres sebebiyle hemen hemen herkes şiddete meyilli şu sıralar.kimseye bulaşmayın derim.

kelenderis olduğumu öğrendiğim başlık.

a kod p'den önceki günlerde, dikmen'de, karısına öküz böğürür gibi sesle bağırıp sonra bir vuruşta çenesini çıkartan bir ayı yavrusu vardı. sokak ortasında ve karısı da parmak kadar bir şeydi.
olayın hemen burnunun dibindeki halkevinden gençleri çağırdım. zopalarla gelip adamı güzelce bir y"ı"m"ı"şattılar. bir kolu kırıldığı için şiddete meyli de kalmadığını tahmin ediyorum. o zaman kamera da yok kim dövdü bilinsin.
tedavisi budur şiddete meyilli kişinin.

karşı şiddetle cevap verip paketlememiz gereken insandır.

tüm erkekler şiddete meyillidir. aksini iddia eden varsa kızılay meydanına insin, kirayim onun dalını budagini.

ailesinden sevgi görmemiştir.

benimdir
eskiden daha ılımlıydım ama artık yetti
"su ile uslanmayanı etmeli tehdit
tehdit ile uslamayanın hakkı köçektir."
yok böyle değildi galiba neyse.

şiddet eğilimi genelde mental gelişim düzeyi düşük erkeklerde görülen bir özellik olarak düşünülür ancak bugüne kadar bir çok seri katilin ortalamadan daha zeki olduğu görülmüştür.

normalde zeki insanlar empati sahibi olmaya daha yatkındır ama çocukken yaşadığı travmalar neticesinde sağlıklı düşünme becerisinden kalıcı şekilde bozulma olan zeki insanlar da var.


belki izleyenler vardır. türkçeye can dostum olarak çevrilen bir film vardır.

bu filmde çocukken alkolik babası tarafından sürekli dövülen dahi düzeyindeki çocuk sosyal uyum sorunları yaşadığı için sürekli kavga eder ve girdiği işlerde tutunamaz.

mahkemede kendini çok etkili savunduğu için sürekli mahkeme önüne çıksa da bir şekilde ceza almaktan yırtmayı başarır ama mahkeme onun düzenli olarak bir terapist ile görüşmesine karar verir yoksa hapse girecektir.

işte bu film ile şiddet eğilimi olan bir insanın topluma kazandırılmaya çalışılması sürecini izliyoruz.

en iyi özgün senaryo oskarını da almış olduğunu hatırlatmak istedim.

şiddet eğilimi hormonal bir durumdur. ööle aile toplum vs ile ilişkisiz. 'yaratılışı böyle' denen durumlar gibi.

büyük harflerle "uzak durulması gereken erke" pankartı açılmalı

şiddete meyilli erkek kendini belli eder. küfüründen tutun da günlük yaşantısındaki kpmuşöasına kadar. bir kere sevgilisi ve pargnerinin rahatsız olduğunu bile bile ediyorsa, hele ki son zamanlarda küfür partnere de döndüyse ileride ona şiddet uygulayacak yüz bulacaktır. tartışma olarak başlar, itmeyle ya da ufak sürtüşmeyle devam eder, tokatla noktalanır. kızlar siz siz olun sizin yanınızda bile küfrediyorsa sevgiliniz ve davranışı değişmiyorsa uzaklaşın o adamlardan.