özellikle son bir kaç yıldır yoğunlukla karşıma çıkan bir durum olduğu için, burada bir paylaşım platformu oluşturmak istedim.

erkekler neden tüm yaz aylarını denize gidip, yanmakla geçiriyor? tanıdığım her erkeğin, istisnasız her izin günü plajda geçiyor özellikle istanbul'da ikamet eden kesim, her haftalık izin gününde istanbul'a yakın plajlara gidiyor ve tüm günü orada geçiriyor. bu kadar düzenli ve yoğunlukla hatta istikrarla denize gidip durmanın altındaki sebep nedir? tüm gün kumsalda kalmaktan sıkılmıyor musunuz? bir insan tüm gün denizde ne yapabilir? o kadar güneş'e maruz kalsam, hastanelik olurum.
devamını gör...
erkek değil miyim diye düşündüren başlık. en son 1994'de denize gitmiştim o da biraz zorunluluktan.
devamını gör...
feministler saçma sapan sorular sorsunlar diye.
devamını gör...
şu anda denize sıfır konumdayım.denizi seyrediyorum. aklıma bile gelmiyor girmek.
ama yeğenim var kız çocuğu deniz için ölüyor. sabahtan beri başımın etini yedi hadi denize girelim diye...
devamını gör...
sulu alanları seviyoruz.
devamını gör...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
dalmayı seviyoruz;
devamını gör...
paylaşım platformu falan deyince ciddiye aldım yazıcim.

şimdi olaya tersine mühendislikten bakarsak belkide erkekler çok gitmiyordur da kadınlar artık plaja gitmeyi tercih etmiyordur. bunun sebepleri de ortalıkta karı kız kesen erkekler, suriyeli veya afgan popülasyonun artması gibi etkenler olabilir.

diğer yandan eger gerçekten sadece erkekler denize gitmeyi seviyor hipotezi üzerinden gideceksek anne karnı huzurunu bile hissediyor olabilir denizde.

ya da bir erkeğin plaj hazırlığı ile kadının plaj hazırlığı aynı olmuyor olduğu için de olabilir. kadının epilasyonu falan gelmemiş olacak, regl döneminde olmayacak, uygun kıyafetleri hazırda olması gerekli gibi bir dünya şey sayılabilir. üstelik kızlar tek de karar vermez buna. yani müsaitlik durumu uygun olan en az 2 kız gerekli. kadınlar "ay bu mayonun modası geçen seneydi" diyerek gardrobundaki hazır mayo varken bile plaja gitmeyi reddedebilir.

erkek öyle değilki. geçen sene avare avare gezerken kızılkayalar otobüsünü gördüm. şort da yoktu. ona rağmen gittiğim yerde bir şort bir de güneş kremi alıp geçtim. birde erkeklerin içindeki çocuk hakkaten hiç büyümüyor. çocuk gibi kumdan kale yapma ihtimalimiz fazla plajda. eğlenmeyi de kadınlardan daha iyi biliyoruz. "hacı bak bak şu kayadan atlayabilir misin?" diyerek eğlenebiliriz. gerçi bu biraz da erkekler neden kadınlardan daha az yaşar? sorunsalı ile de ilgili ama bu başka bir konu. şnorkelle, sadece su gözlüğüyle veya bir paletle çok daha fazla eğleniyoruz kadınlardan.

yani diyebiliriz ki anlık karar vermeye daha müsait olan erkek eğlenebildiği için de olabilir sebebi.
devamını gör...
because...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
(bkz: derdini seveyim butonu)
devamını gör...
ben dağ ve ormanı denize tercih ediyorum. denizi pek sevmiyorum sadece güneşlenmek için plaja iniyorum. tenimde orantısız izler oluşmasını da sevmediğim için nudist beach tercih ediyorum. aksi takdirde otelin terası bana yetiyor.
(bkz: no children hotels)
devamını gör...
çünkü suyun altında, suyun üstünde olduğumuzdan 1000 kat daha mutlu ve huzurlu oluyoruz.
orada kimse konuşmuyor.
orada kimse trip atmıyor mesela.
orada kocaman bir bilinmezlik var. kayalar, taşlar, türlü türlü balıklar. (vurdukların akşam yemeği)

serin, sessiz ve kimsesiz.
bir erkeğin isteyebileceği en güzel ortam.

not: plajda saatler harcamam, genelde suda oluyorum. ona da plajdan değil, kimsenin olmadığı koylardan giriyorum.
yani aslında başlıktakiyle anlattığım farklı şeyler.
ben sadece içimi döktüm, gidiyorum*
devamını gör...
zamanında bir arkadaşım bana neden israel'deki erkekler kafalarını kazıtıyor ya da saçını bir numara kestiriyor, hepsinin saçı dökülmüyor neden böyle çoğu" gibilerinden bir soru sormuştu. ben de havanın çok ama çok sıcak olduğundan bahsetmiştim de kendisini pek ikna edememiştim. gerçekten aşırı sıcak olur yılın sekiz dokuz ayı boyunca.

türkiye'de erkekler sadece denize gitmiyorlar aslında. havalar bunaltıcı şekilde ısındığında buldukları en yakın ve ulaşılabilir su kaynağına kendilerini atıyorlar. barajlar, göletler, göller, ırmaklar, sulama kanalları, kent ya da ilçe merkezlerindeki fıskiyeli havuzlar... her sene bir sürü boğulma haberi okur ya da duyarsınız bunlara dair. ne yazık ki üç tarafı denizlerle çevrili olan bir ülke olan türkiye'de insanların çoğu yüzmeyi bilmez. iki kulaç atabilmeyi yüzmek zannederler. bazıları sadece suya girebilmeyi... bir de üstüne yunanlara denizde yüzmeyi öğrettiklerini iddia edenler vardır, üç bin yıldır denizcilikte dünya markası olan bir halk için söylerler bunu, sulama kanalında ya da şile'nin aşırı dalgalı denizinde boğulurken son sözleri böyle olmuyordur umarım. "yunanlara yüzmeyi öğrettik ağğğbi". aynen öğretmişsindir kardeşim.

erkeklerin denize gitme isteği biraz da çalışan kesimin daha çok erkeklerden olmasıyla ilgili. istihdam edilenlerin çoğu erkek. az sayıdaki izin günlerinde ne yapabiliyorlarsa onu yapmaya çalışıyorlar.
devamını gör...
denizin içine işlediği bir kültür ile yetiştirilmişlerdir.
pek çok erkek deniz ile ilgilenmez, korkan bile vardır.
kızlar neden çok konuşur sorusunu sorsalardı : ben pek çok kız/kadın gördüm, çok gerekmedikçe ağızlarını açmazlar, diyebilirdim..
az konuşmak marifet midir? bence hayır. eğitimli bir gezevelik her insan için faydalıdır, gereklidir..
denizi ben de severim ama olmazsa olmazım değildir. akdenizliyim, ege'de ve akdeniz'de denize doydum diyebilirim. bıkmadım ama denizle buluşunca çabuk sıkılırım. meşgaleler ile uyum içinde yaşayamadığım her şeyden çabucak sıkılırım. insanın zihniyeti belirleyicidir neyi nasıl yaşayacağı konusuda.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"erkekler neden denize gitmeyi çok sever sorunsalı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim