1.
günümüzde kadınların tonla kaynak ve literatür oluşturduğu bir dönemdeyiz ama ne yazık ki erkekler olarak konuşmamız ve bunları açıkca beyan etmemiz yasaklanıyor. öyle bir noktaya evriliyoruz ki yarın bir gün kendi öz içgüdülerimizi ve bizi biz yapan şeyleri dile getirdiğimizde kamçılanacağız (hayır bu bir bdsm göndermesi değil)
burada zamanın tam şu anında oluşturmak istediğim bir rehber var. ''erkek adam rehberi'' olarak nitelendiriyorum çünkü tarih tutucuların görevi tarihi olayları kayıt etmekten ziyade ileride ki olacaklar için bir rehber yaratmaktır aynı zamanda. 21. yüzyılın ilk çeyreğini aştığımız bu dönemde bir tarih tutucusu ciddiyeti ile beraber hem kendimi geliştirmek hem de bu süreçte bir çok kişi ile beraber bu deneyimleri ve öğrenimleri paylaşabileceğimiz özgür bir ortamın temellerini atmak.
şimdi gelip burada bu düşüncenin ''saçmalık bla bla bla'' gibi sözler ile bunu eleştirmeye çalışıp özüne inkar edecekler olacak hatta karşı cinsin ''erkeklik'' algıları üzerine bir ton nutuk dinleyeceğiz ama önemli değil zaten bu insanların seslerinin gür çıkması nedeni beni bu sürece itti.
1- duygular...
duygusal olmamız gerektiği duygularımıza kulak vermemiz gerektiği gibi bir çok safsata ortalıkta dönüşüyor duygular sadece ama sadece işleri karıştırır ve karşılıksız olmamalıdır.
karşılıksız sevgi tamamen bir aptallık zırvasıdır. ''sevgi hak edilmelidir'' bu erkek veya kadın için fark etmez.
kadınlar bize sevgi için bile tonlarca kural koydular...
seviyorsan ilgi göstermelisin - seviyorsan önemsemeli ve bunu belli etmelisin, seviyorsan şu seviyorsan bu
en basitinden canları sıkıldığı anda sırf kendi egolarını ve ilgi isteklerini tatmin etmek için bile ''sen beni sevmiyorsun'' diyerek sevgiyi sorgulama ve sizi teste sokmanın yolunu yaratıyorlar.
duygularını dinlemelisin ama mantığın ile hareket etmelisin. kadınlar senin sevgine ön koşullar koyarken herhangi bir yerde çekici bulduğu insan için bütün kuralları yıkabilir. bu durumda şu soruyu sormalıyız ''bu kurallar ne kadar gerçek ?'' çünkü kurallar her zaman uyulması gereken olgulardır eğer ön koşullu kurallar var ise bunlar keyfi uygulamalardır.
devam edecek...
burada zamanın tam şu anında oluşturmak istediğim bir rehber var. ''erkek adam rehberi'' olarak nitelendiriyorum çünkü tarih tutucuların görevi tarihi olayları kayıt etmekten ziyade ileride ki olacaklar için bir rehber yaratmaktır aynı zamanda. 21. yüzyılın ilk çeyreğini aştığımız bu dönemde bir tarih tutucusu ciddiyeti ile beraber hem kendimi geliştirmek hem de bu süreçte bir çok kişi ile beraber bu deneyimleri ve öğrenimleri paylaşabileceğimiz özgür bir ortamın temellerini atmak.
şimdi gelip burada bu düşüncenin ''saçmalık bla bla bla'' gibi sözler ile bunu eleştirmeye çalışıp özüne inkar edecekler olacak hatta karşı cinsin ''erkeklik'' algıları üzerine bir ton nutuk dinleyeceğiz ama önemli değil zaten bu insanların seslerinin gür çıkması nedeni beni bu sürece itti.
1- duygular...
duygusal olmamız gerektiği duygularımıza kulak vermemiz gerektiği gibi bir çok safsata ortalıkta dönüşüyor duygular sadece ama sadece işleri karıştırır ve karşılıksız olmamalıdır.
karşılıksız sevgi tamamen bir aptallık zırvasıdır. ''sevgi hak edilmelidir'' bu erkek veya kadın için fark etmez.
kadınlar bize sevgi için bile tonlarca kural koydular...
seviyorsan ilgi göstermelisin - seviyorsan önemsemeli ve bunu belli etmelisin, seviyorsan şu seviyorsan bu
en basitinden canları sıkıldığı anda sırf kendi egolarını ve ilgi isteklerini tatmin etmek için bile ''sen beni sevmiyorsun'' diyerek sevgiyi sorgulama ve sizi teste sokmanın yolunu yaratıyorlar.
duygularını dinlemelisin ama mantığın ile hareket etmelisin. kadınlar senin sevgine ön koşullar koyarken herhangi bir yerde çekici bulduğu insan için bütün kuralları yıkabilir. bu durumda şu soruyu sormalıyız ''bu kurallar ne kadar gerçek ?'' çünkü kurallar her zaman uyulması gereken olgulardır eğer ön koşullu kurallar var ise bunlar keyfi uygulamalardır.
devam edecek...
devamını gör...
2.
kitabı olduğunu duymuştuk da.. rehberi de mi varmış..? şu erkeklik zor zanaat bizim memlekette vesselam..
devamını gör...