ersin karabulut

sandık içi serileri ile efsane olan çizer. ek olarak çizgili tişört ve yeraltı öyküleri de nefistir. yeraltı öyküleri çok daha dark bir üsluptadır gerçi...

bir yerden elime, kendisinin çizdiği en eski, belki 20-25 senelik çizgi öyküler geçti. daha "sandık içi", "yeraltı öyküleri" gibi isimler bile yokken yarattığı hikayeler vs.

insan aradan geçen senelerin yarattığı farkı çok net olarak görüyor. çizgi iyi olsa da çok daha kaba, anlatım tam rafine olamamış. gençliğin getirdiği bir toyluk var. hikaye üslubu ve konular daha sert. ama her türlü okutturuyor kendini.

zaman enteresan bir şey.

uykusuz dergisinin bütün ciltlerini okumuş biri olarak ilk okuduğum andan beri hem çizgilerine hem de kalemine hayran kaldığım çizer. sandık içi serisi, çizgili tişört ve amatör kitapları dışında asıl dikkat çekici eserleri yeraltı öyküleri kitabıdır. hala özlediğim anda açıp tek tek okurum hepsini tek tek kalemine sağlık.

yer altı öyküleri galip tekin'in tuhaf öyküleri'ne rakip olacak tondadır ancak sandık içi diye sürekli sürekli kendisinin mimar sinan'ı nasıl kazandığı derslerin nasıl gittiğini anlatması öeaaah dedirtmiştir birader bunları çizeceğine git 1-2 proje daha yap okulu bitirmeye bak dedirtiyordu beni hiç ilgilendirmeyen bir durum bile olsa ancak para verip alıp okuyunca bunları ilgilendiriyor tabii her para veren okuyucunun hakkı olarak.

bir arkadaşımın dediğine göre çizer kadrosu içinde en efendi olanıymış hatta amatör çizerlere de çok değer verirmiş o kadarını bilemem tabii. hatta eski kız arkadaşıyla da tanışmıştım inanılmaz güzel portresini çizdiğini falan anlatmıştı bana çılgın bir hatundu.