evliliğe inanmamak

evlilik kurumuna da inanmiyorum. evlendikten sonra çok mutlu olunacağını zannetmiyorum diye devam eder bunlar.

(bkz: tamam)

evliliğin bundan habarı var mı? kşjkşj

evlilik inanılacak birşey değil ki zaten dediğim başlık.
kimse evliliğe inanmıyor, kimse sevmiyor, kim o zaman bu milyonlarca evli insan, herkes bekar mı la?

sakız çiğnemek evliliği bozar mı? gibi bir şey.

yaşadığımız çağda artık evlenmek neden mantıklı değil, neden çağdışı bir gelenek, evlenmeden yaşamak neden çok daha mantıklı hemen yazalım:
1. evlenip yapabileceğimiz her şeyi evlenmeden de yapabiliyoruz. mesela dünyanın en gelişmiş ülkelerinin bulunduğu avrupa'da artık insanlar evlenmeden yaşıyorlar hatta üzerine çocuk bile - maksimum 1 tane - yapıyorlar.
2. tüm ihtiyaçlarımızı parayla satın alabiliyoruz. kimse hint kumaşı değil. herkesin, her şeyin bir alternatifi var.
3. düğüne 300-400,000 tl vereceğinize o parayla ev, araba, hisse, fon almak daha mantıklı. bu parayla 10 sene sonra zamanınızı, özgürlüğünüzü satın alıp artık çalışmak zorunda kalmazsınız.
4. evlenmeden beraber yaşadığınızda anlaşamadığınız zaman boşanmayla uğraşmadan kolay bir şekilde ayrılırsınız.
5. yasalar kadınlardan yana olduğu için boşanırken mal varlığınızın yarısı ve nafaka vermek zorunda kalmazsınız.

evlilik, inanılmaz bir şey zaten ondandır.* hele de travmalarını çözmeden evlendiysen, o travmaların hepsi teker teker ortaya dökülür. insanın tekâmülü açısından inanılmaz geliştirici bir kurumdur. bir de parmak izi gibidir yani her evlilik, birbirinden çok farklıdır. o yüzden de genel geçer ifadelere fazla kapılmamak lazım. biraz da şirket kurmak gibi bir şey, yani hem çok riskli yani iflas da edebilirsin ama çok paralar da kazanabilirsin. iletişim becerileri gelişmiş biri olmak zorundasın çünkü eş, çoluk çocuk, kayınvalide, kayınpeder, kayın, görümce, elti, kendi kök aile üyelerin vs. birden fazla cephede mücadele vermeyi becerebilmeyi gerektiriyor. yani evlilikte kendi emeğinle mutluluğunu inşa edersin...