evlilikte erkeklere dayatılan evi arabası işi olacak kriteri

ülkemizde yüzyıllardır devam etmekte olan nereden çıktığı belirsiz saçma sapan istekler bütünüdür. gelinin babası önce erkeğin işi gücü var mı diye soruyor eğer yok denirse o evliliğin gerçekleşme ihtimali imkansız. kadınlar da bir erkekle ilk buluşmada hemen konuyu maaş ve işe getiriyor. zaten günümüz şartlarında erkeğe bu denli yük bindirilen evlilikler fazla uzun sürmüyor ya da aldatmayla sonuçlanıyor. bence evi ara iş sadece erkeklere özgü bir şey değil ki kadınların da olmalı. hadi eskiden kadınlar çalıştırılmıyordu cehalet kol geziyordu fakat günümüzde böyle bir bahane de yok artık.

oraya bir de iyi masaj yapabilme özelliğini rica ediciğim.

#2663017 bence kapışamaz.

birisi doğuştan veriliyor ötekisi parayla alınıyor.

hiç adil bir karşılaştırma değil bu. 3 nein ile konuyu uğurluyoruz.

erkek analarının bu konuda yeterince aktif olmadığını düşünüyorum. birileri kızlarını premses sanıyor ve ön koşul koyuyorsa siz de hamama götürme geleneğine devam edin. mutfakta test edin. gerekirse ıssız adada 3 çocuk ile yalnız bırakın ve bakın başa çıkabiliyor mu.

benim anam da hep gelincidir. abilerimin eşleri halıya sıçsa ayy kurban olurum der.

anaerkil zihniyeti batasıcalar.

kadını toplumdan izole etmeye çalışan zihniyetten sonra çıkan sorunlardan sadece biri.
evde oturmalarini istiyorsanız maddi açıdan her şeye siz yetmek zorundasınız çünkü onun bu şansı olmayacak. evi paylaşmak ev yükünün çoğunluğunu birine yıkmak değil özellikle bu dönemde. ama ayağına sıkacak kişileri de süründürün kızlar.
ortada sevgi varsa o kriterlere çok bakılmaz. o kriterlere sahip olupta bakan birine denk gelirseniz bence kabul etmeyin. sizden çok maddi varlığınızı sevecek insanla hayatınızı birleştirme meraklıysanız o ayrı tabi. (insan olan herkes için geçerli)

klasik gold digger istekleri. yok onu isterim yok bunu isterim vay efendim şu kadar altın olacak kardeşlerime kıyafet alınacak falan filan. senin evleneceğin insanı zora sokmaman gerekirken tam tersi ağzına sıçıyorsun. madem o kadar isteğin bitmek tükenmek bilmeyen arzuların var git orospuluk yap o zaman kaşar.

böyle şartlar koşan ailelerden uzak durun, talepleri hiç bitmeyecektir.
koy götüne tekmeyi gitsin.

ev araba neyse de, bir zahmet işimiz de olsun beyler, o kadar da değil.

(bkz: evi arabası sevgilisi olmayan erkek.)

kadınların evde kalmasına sebep olan kriterlerdir.

herkes evlilik istemek zorunda değil ancak bir çoğu (dışarı karşı evlilik düşünmüyor gibi görünse de) evlilik istiyor ama evlenemiyor.
işi gücü olan kadınlar için durum zor. erkeklerle eşit maaş istiyoruz diyorlar ama evlenecek eş ararken kendinden daha çok maaş alan koca arıyorlar. fakat bu erkekler için seçenek çok olduğundan koca bulamıyorlar.
maddi yönden zayıf olan kadınlar için de durum zor.
onlar da bizim neyimiz eksik diyor.

o kriterlerin erkekten çok kadına zararı var.
erkekler de eskisine göre dah akıllandı. parasını yiyecek kadın istemiyor.

baştan belirteyim, erkeğim.
işi bizahmet olsun evlenmeye kalkıyorsa. diğer kriterlere bir şey diyemem ancak günümüz şartlarında kötü de olsa bir araba şart sanırım acil durumlar için. eğer metropolde ise kullanmak istemeyebilir trafikten veya maliyetten dolayı. en azından araba yatsın evin önünde. ev konusuna gelince de eğer durumu varsa ve orada yaşayabileceklerse alınması gerekir. aksi bir durumda maddi olarak yetersiz bir erkekten ev beklemek abes şu zamanda. beraber çalışıp alsınlar alabiliyorlarsa.*

tek kriter "mavi donunu kendisi getirecek" mi olsun istiyorsunuz.
boru değil, aile kuruyorsunuz. bu tip maddi beklentiler sizin bu evliliğin sorumluluğuna ne kadar hazır olduğunuzu ve o zamana gelinceye kadarki yaşam becerilerinizi gösterir. tabii ki kız annesi olarak çocuğumun güvende olmasını ve daha ileriden başlamasını, günlük dertlerinin olmamasını isterim.
işin özü her ilişkide olduğu gibi evlilikte de denklik önemlidir. maddi olarak benzer birikimlerle ortak hayata başlamak herkesi rahat ettirir. ev , araba falan birlikte kazanılır alınır mesele değil.

bu denli ağır eleştirilere maruz kalmasını anlamsız bulduğum durum.

herkesin evlilikten anladığı, beklentisi, evliliğe giden yolu farklı.
ben üniversite son sınıfta evlenen biriyim, tamamen organik bir ilişkiyi evliliğe götürdük.
romantik ilişkilerden evrilen ve genç yaştaki evliliklerde maddi durum genelde ana tema olmuyor.

ama 30 üzeri yaşta ve genelde çocuk sahibi olma isteği temalı evliliklerde iş değişiyor. özellikle çocuk söz konusu iken insan kendini garantiye almak istiyor.
ekonomik dağılımın da halen yüzde 90 ve üzerinin erkekler lehine olduğu bir gerçek. haliyle beklenti de erkeklerden oluyor.

benim gibi bir evlilik yaptığınızda, eviniz arabanız olmasa da bu durum fark etmiyor olsa da, ilaveten bunların olması da kötü bir şey değil.

ben bir erkek olarak şu an çocuk olmasa arabamı en değerlendiği noktada satar, muhtemelen hisse senedine bağlar ve metrobüsle metroyla hayatıma devam ederim.
ama çocuğun rahatı için ben dahi arabasız bir aile olmak istemiyorum.
e bunu kadın tarafı da baştan istemiyorsa neden haksız olsun? en azından kriterlerini en baştan açık açık söylüyor. kendisinden sosyo ekonomik anlamda yüksek biriyle evlenmek istemesi kişisel bir tercihten ibaret.

ancak ekonomik anlamda taraflar tamamen denk iken, aynı işi yapıp aynı parayı kazanan iki taraftan birinin, ötekinden bir ev araba beklemesi de pek adil değil.
kriter ev arabaysa ve bu sizde yoksa, sizle aynı şartlardaki kimseden bu beklenemez. ya müştereken çalışıp edineceksiniz, ya da evlilik yoluna sokup hayatı dar etmeyeceksiniz.

aynısı biz erkekler için de geçerli. ev arabanız yoksa, sizle bunları müştereken edinmeyi kabul edecek biriyle evleneceksiniz.

mesele arz talep meselesi.
ben evi de arabayı da alırım, yeter ki çocuğumu iyi yetiştirsin, akşam ne yiyeceğiz diye düşündürmesin diyen de yüz binlerce erkek var.
kocası karun kadar zengin olsa da meslek sahibi olup eve dair işleri müşterek görmek isteyen kadınlar da var.

özetle bu eleştiriler gereğinden fazla ağır eleştiriler.

inandığı dinin peygamberine göre bir hırka, bir lokma yeterli. ama konu kendi menfaatlerimiz olunca ne din kalır ne iman...

haydi ev kira oluversin.

ama işin ve araban dahi yoksa da bi’ zahmet evliliğe tenezzül etme sen de. sevgi, aşk güzel şeyler tabii ama bu ülkede karın doyurmuyor.