bilim-kurgu / edebiyat
7.4 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

okunması gereken distopya türündeki romandır. okuduğunuz her sayfada şöyle bir düşüncelere dalıp " biz de bunu yaşıyorız, sanki bizim hayatımızla bir eş" diyeceğiniz naçizane, kitaplığımda george orwell eserlerinin yanında yerini almış müthiş kurgu. okutun okutturun!
devamını gör...
gerçekten sevememiştim ve çok büyük umutlarla almıştım. kafamda bir türlü canlandıramadım ki bu benim için çok önemlidir. konusuna gelirsek kesinlikle ama kesinlikle efffsaaannnevi bir konusu var ama gelgelelim beni yakalayamadı. hala kitaplığım durur. ne zaman göz göze gelsek okurken çektiğim acılar gelir aklıma.
devamını gör...
mutlaka okunmasi gerektigini dusundugum (bkz: ray bradbury) romani. distopya turunde bir eserdir ve kitaplari yakan, baskici bir topluluk anlatilir. böyle devam ederse türkiye'de yasanacagini dusundugum olaylari icerir.
devamını gör...
fahrenheit 451, ray bradbury'nin distopya türünün en önemli örneklerinden biri olan romanıdır. roman aynı zamanda tatbikat sahne tarafından tiyatroya uyarlanarak, erdal beşikçioğlu rejisiyle 8 ekim 2020 tarihinde online olarak sahnelenmiştir.
devamını gör...
yaşamakta olduğumuz "demokrasiden modern köleliğe geçiş" sürecini en iyi anlatan "aydınlanma serisi"nin 5 temel kitabından biridir. diğerleri mi?
- biz, yevgeni zamyatin (diğerleri de aslında bundan esinlenmiştir).
- 1984, george orwel.
- hayvan çiftliği, george orwel,
- cesur yeni dünya, aldous huxley.

hamiş 1: distopik kitapların eski çevirileri gerçekten çok kötü. 2000 hatta 2010'lardan önce, ne çevirmenler ne de okurlar olarak yaşadığımız gezegenin hızla bu distopyalardaki ülkelere benzemeye başladığını değerlendirebiliyorduk. halbuki bu kitaplar kurulmakta olan "yeni dünya düzeni"nin ipuçlarını veriyor, bizlere de yeni dünya düzenine (modern köleliğe) geçişten önceki son çıkışta algıları biraz daha açmak düşüyor.

hamiş 2: yani anlatılmak istenen itfaiyecilerin kitapları yakmasının hikayesi değil.
devamını gör...
bu kitapta kitaplara yönelik girişilen bastırma harekatı, fiziksel bir güç ile kitapların okunmasının engellenmesinden çok, yeni bulunan ve kitaba göre çok daha cafcaflı olan iletişim araçlarının (ki bunlar şu anda evlerde bulunan dev ekran televizyonlara oldukça benzemektedir) kitap okuma faaliyetini bastırmasına dayanmaktadır. odaların tüm duvarını kapsayan bu aletler insanların dikkatlerini öylesine çeker, onların beyinlerini öylesine meşgul eder ki, konsantrasyon, dikkat ve dolayısı ile biraz meşakkat isteyen kitap okuma faaliyetini insanlar artık yapamaz hale gelir. günümüzde internet medyasının televizyonu dahi aşan hipnotize edici karakteri dopamin yollarını tetikleyerek fiziksel manada alışkanlık oluşturmaları) düşünüldüğünde, kitapta anlatılan distopyadan dahi daha ileri bir aşamada bulunduğumuz iddia edilebilir.
devamını gör...
yarım bıraktığım bir kitaptır. dili bence güzel ve akıcı fakat bir süre olay olmaması okuyucuyu sıkmaya başlıyor. yks den sonra tekrar başlayacağım daha sağlıklı bir kafa yapısıyla okunursa ufkumu açabilecek bir kitaba benziyor. kitap hırsızı tadında olabilir.
devamını gör...
kitabın çevirisi konusunda bazı eleştirilere denk geliyorum. hatta önceki baskısı ile şimdiki arasındaki kıyasa ve şimdikinin nasıl olduğuna dair bir de yazı yazılmış şurada:

kayiprihtim.com/dosya/fahre...

nasıldır, bilmem. ama dost körpe nedeniyle şüpheyle yaklaştığım bir kitap.
devamını gör...
(bkz: ray bradbury) tarafından yazılmış yazılmış distopik roman. itfaiyecilerin yangın söndürmek için değil de yangın çıkarmak için çalıştıkları bir dünyada, itfaiyeci guy mustang'ın sistemi sorgulamaya başlaması anlatılır..


mutlu olmamız için gerekli her şeye sahibiz, ama mutlu değiliz. bir şey eksik.
devamını gör...
bir ray bradbury kitabıdır.

kitaplar bir korku nesnesidir. gerçekten öyle. bazı insanlar kitaplardan korkar. hem de az buz değil. deli gibi korkarlar kitaplardan. çünkü kitaplar güçlüdür. yanlış giden her şeyi değiştirme, insanları düşünmeye sevk etme, içlerindeki sınırsız gücü keşfetmelerine yardım etme gücüne sahiptir. güç eğer sizde değilse korkutucudur.

işte bu yüzden tarih boyunca kitaplar, kitap yazanlar ve tabii ki bu kitapları okuyanlar hem korkulan hem de bir an önce ortadan kaldırılması gereken düşmanlar olarak görülmüştür. kitap sahipleri kitaplarını saklamak zorunda kalmış, gizli gizli okunan kitaplar gizli gizli elden ele dolaşmıştır.

kutsal kitaplar okumanın gücüne atıfta bulunsa da sanırım bu tek bir kitabı okumakla ilgili bir tavsiye. o yüzden sıradan insan da, her ne konumda olursa olsun yönetici kademesi de kitap okumaya karşıdır. sıradan insan dinin elden gitmesinden, yöneticiler de gücün elden gitmesinden korkarlar. halbuki okuyan insandan kimseye zarar gelmez. yine de bunu bilmezler.

sonra diktatörler çıkar ortaya ve ortalığı bir yanık kokusu sarar. bu sonun başlangıcıdır. sıcaklık 451 fahrenheit’a kadar çıkar. artık güvenebileceğimiz tek şey insanlığın muhteşem hafızasından başka bir şey değildir.

bu kitabı satır satır ezberleyin, yakın zamanda ihtiyacımız olacak.
devamını gör...
şahane bir kitaptı. ütopik bir eserdir, ben çok çok sevdim. kitapta "ya böyle değilde, şöyle olsaydı?" düşüncesi işleniyor. kitabı bitirdiğinizde de her konu hakkında "acaba gerçekten tam tersi olsaydı ne olurdu?" sorusunu kendinize yönetmenizi sağlıyor.
fahrenheit 451 ne? derseniz... asıl ilgi çekecek olan odur bence. fahrenheit 451, kitap sayfasının yanma ısısıdır. şimdi umarım ilginizi çekmiştir.
devamını gör...
kitapta asıl ilginç olan kitaba olan bakış açısı değildi, bence televizyona, ekrana olan bakış açısıydı. yanlış hatırlamıyorsam ana karakterin eşinin sürekli televizyonu izlemesi, sürekli aynı kelimelerle konuşup uzun cümleler ve kendisinin karşıtı olacak sözler ettiğinde sinirlenmesi; kadının akraba, eş, dost, komşu diye ekranlarla konuşması bunu eleştiren eşine düşman gibi davranması daha çok ilgimi çekmişti benim. günümüzün dünyasını anlattığını düşünüyorum. hepimiz ekranlara bakan, aynı kelimelerle günümüzü geçiren (evet, aynen, çok haklısın, tabii tabii, hemen hemen gibi sözlerle konuşuyordu kadın karakter), ekranlardan tanıştığımız insanları arkadaşlarımız zannettiğimiz ve hayatlarımızı onlara göre değerlendiren insanlara dönüşmedik mi?
devamını gör...
kitabı çok üst düzeydi filmi biraz daha iyi çekilebilirdi ama olsun seviyorum fahrenheit 451 i ayrıca ödüllü bi tasarımı vardı sayfalara çakmak tutunca yazılar gözüküyodu
devamını gör...
sunduğu fikriyat ve kurguladığı dünya açısından muazzam bir distopik romandır (evet ütopik değil distopiktir arkadaşlar). ancak aynı şeyi edebi değeri için söyleyemeyeceğim. ithaki yayınlarının çevirisi ile okumuştum ve çevirmenden mi yazardan mı kaynaklı olduğunu anlayamadığım bir tuhaflık vardı kitapta. anlatım bozuklukları, nereye vardırılmak istendiği belirsiz cümleler, akışı bozan muğlak betimlemeler... öyle ki yer yer dikkatimi bile dağıtmıştı bu durum. bir boşluk bulursam ingilizcesini de okuyacağım, aynı tuhaflığı orijinal metinde de sezersem girdiyi günceller ve ray bradburye giydiririm. zaten kitaba yazdığı önsözde dünyadaki ilk ve son distopik romanı yazmış gibi bir havası vardı, kinlenmiştim. yine de bu kadar ünlü ve övgü toplayan bir romanın orijinal metninin hayalkırıklığı yaratmayacağını umuyorum içten içe. bakalım.
devamını gör...
başlarda kitabı anlamadım, bitireyim gitsin diye hızlı hızlı okumuştum. ama anladım ki çok güzel ve anlamlı bir kitapmış. ısminin anlamı özellikle cok güzeldi. tekrar okumayı düşünüyorum.
devamını gör...
başarılı bir distopya örneği olmakla birlikte kitap okumayı seven benim için resmen bir kabusun örneğini oluşturuyor. kitabını okuduktan sonra filmini de izledim, bence nadiren başarılı olmuş uyarlamalardan birisi.
devamını gör...
ray bradbury'nin kaleme aldığı, kitapların yasak olduğu distopik bir dünyayı konu alan eserdir. kitapların aslında ne işe yaradığını güzelce anlatan bir kitap olduğu gibi bence bir şeyin yasaklanmasının o şeyi daha cazip yaptığını da anlatır. ismini ise kitap kağıdının tutuşma sıcaklığı olan 451 fahrenheit dereceden alır.
devamını gör...
rad bradbury tarafından yazılan bir kitaptır. içerik olarak itfaiyecilerin yangın söndürmeyi değilde yangın çıkardığı bir işi yapan adamın etrafında dönmektedir. kitap okumanın, evinde bulundurmanın hatta kitaplardan bahsetmenin bile yasak olduğu dönemden bahsetmektedir. bunları yapmanın ceza olduğu hapis cezası verildiği hatta gerekirse kitaplarla birlikte insanlarında yakıldığı bir dönemdir. ancak montag adlı başrol itfaiyeci karakterimizin bu yaptıklarının yanlış olduğunu anlayıp itfaiyeci arkadaşlarına ve hükümete karşı çıkıp isyan eden gruba katılıp kitaplarla ömür geçirmek istemesini konu ediniyor. güzel bir kitaptı okuduğuma pişman değilim. ancak üslup olarak farklı bir yazar. benim bazı yerlerde okurken zorlandığım oldu üslup yönünden.
devamını gör...
okuduğum en etkileyici kitaplardan biriydi, okurken bütün kitaplarıma sarılma isteği hissetmeme neden olmuştur. düşünmenin, okumanın yasak olduğu, kitap bulundurmanın suç olduğu bir dünyayı anlatıyor yazar kitabında. itfaiyeciler ise kitapları yakmakla görevliler ve bütün bu şartlar altında kaçak göçek elinde kitap bulundurarak direnen insanlar. kimilerine sıkıcı ve yavaş anlatımlı gelse de özüne odaklanarak okunduğunda gerçekten muhteşem bir eser.
devamını gör...
okurken burnuma sürekli kerosen kokusu gelen kitaptır. hasılı, insanı ilginç bir zihinsel duruma sokuyor. ya da ben bu duruma sokulmak istiyorum.

yanılmıyorsam kitabın kırmızı kapaklı versiyonunda, neil gaiman’ın bir önsözü var. denk gelirseniz okumadan geçmeyin derim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"fahrenheit 451" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim