fütursuzca sevişen sokak kedileri

hayata dört pençe bir miyav tutunmuş, konu komşu ne der diye düşünmeden gönüllerince eğlenen kedilerdir.

dün gece beni uykumdan etti bu çılgınlar. hop o arabanın üstünde, hop bu arabanın altında... al takke ver külah hop benim pencerenin altında! bağır çağır, çığlık çığlığa, pata küte bu nasıl sevişmek?! bu nasıl fıtrat, bu nece evrimsel miras, bu ne biçim bir şehvet ulan kedi arkadaşlarım?!

tüylü ve sevimlisiniz, oyunbaz ve de cingözsünüz. aldırışsız, serseri ve poligamiksiniz. benim dermanım kalmadı sizi dinlemekten. yetişemiyorum bu çılgınlığa! durun artık allahsızlar!

geçen yıl bizim evin önünde yapmışlardı.
t: tuhaf ithamlara maruz kalabilecek kedilerdir.
(bkz: zinacı kediler)

bu fobiye sahip insanlar, cinsel birleşmeden korkuyorlar. üstelik yalnızca cinsel birleşmeden değil, bu düşüncenin zihinlerinde oluşması bile onların kaygılanmasına neden olabiliyor. hatta bir tık öteye gittiğinizde, cinsel ilişki sırasında ya da öncesinde, panik atağa benzer belirtiler yaşamaya başlıyorlar: nefes almakta zorlanma, çarpıntı, ölüm korkusu, terleme, titreme gibi. üzücü olan ise bu korkunun altında genellikle cinsel istismarların yatması.kişinin aşırı düzeyde erkeklerden korkması anlamına gelen androfobi'nin de nedenleri arasında cinsel istismarlar var. bunun haricinde fazla korumacı ailelerin, çocuğun büyüme sürecinde erkeklerin onlara zarar verebileceği yönündeki uyarıları, zamanla kişide bu fobiye neden olabiliyor. yani yine ailelerin kendilerince çocuklarını koruma eğilimleri, çocuğun ileride romantik ilişkilerden kaçınmasına ve androfobiye sahip olmasına neden olabiliyor. öyle ki bu fobiye sahip kişiler bir erkekle aynı ortama girdiği anda aşırı bir korku, heyecan, gerginlik, çarpıntı ve nefes alamama gibi durumlar yaşıyor. neyse ki tedavisi var... psikoterapi ya da ilaç tedavisi ile düzeltilebiliyor. kynk.ça /onedio .com dan ayrıntılı bir şekilde okuya bilirsiniz.

yüzünün yarısı olmayan, bir ayağı çukurda diye üstüne titrediğim bir sokak kedisi var. ne zaman beslemeye çıksam ona ayrıca bir köşede yumuşak yaş mama yediririm. sokakta olduğu halde iç-dış parazit ve diğer aşılarını yaptırırım ki bünyesi zayıf düşmesin.
ben bu öldü ölecek diye gözünün içine bakarken, geçen gece bir de baktim ki çıkmış duvara yanında kankaları ve bir de dişi kedi "maaaaavvv maaaavvvv!" ortalığı yıkıyorlar.
bir an duraksadım, sonrasında gülme krizi tuttu. bir ayağı çukurda dediğime bak sen.*

hayvanların doğal ortamını sokak yaptık. onlar gerekeni yapıyorlar.

yarın yokmuş gibi...

(bkz: serbest çağrışım)

gök kubbeyi, yedi kat arşı titretti yine dün gece şerefsizler. toplum sağlığı için endişe duyuyorum. gecenin köründe bir "stresliyim bu aralar" kazasının ardından tavanı seyreden adamın psikolojisini düşünmek lazım. hiç anlayış yok bu kedi milletinde.

benim oğlanı gittik kısırlaştırdık. herif hala azgın ya. yiyor, uyuyor, kaldırıyor.

özellikle kaldırıyor eve gelenlere. kuş görünce de kaldırıyor gerçi. gurur duyuyorum bu yönüyle ama benden daha azgınından da korkarım hocam.

babasının eşek sıpası. canım oğlum.