gelsin hayat bildiği gibi (dizi)

show tv'de yeni başlamış ve umarım daha da sürecek olan bir dizi. giriş müziği ceza ve sezen aksu'nun aynı isimli parçasıdır.
kadro çoğunlukla genç ve tanınmadık yüzlerden oluşuyor ki bu aynı yüzleri görmekten sıkıldığımız bu dönemde oldukça güzel bir hareket.
özellikle başrol ertan saban kendi karakterini çok doğal ve özgün bir şekilde canlandırıyor. farklı bir dizi izlemek isteyenler için kesinlikle tavsiye ederim.
ilk tanıtım linki

başrollerinde ertan saban, özge özberk ve devrim özkan'ın rol aldığı, gani müjde imzalı show tv dizisi.

görsel linki
şöyle biraz bakındım diziye. gözlemlerimi sizinle paylaşmak istiyorum.

ertan saban iki farklı karaktere hayat veriyor. bizim elveda rumeli dizisinden tanıdığımız kırık türkçesi ile aleksander makedonski, burada sadi ve emin rolüne hayat veriyor. emin rolünde suç örgütünün ele başı iken ve bu suç örgütünü polisle iş birliği yapıp yakalatmışken ne oluyorsa suçlu ve karanlık bir geçmiş olan herifi lisenin birinde sadi öğretmen adı altında coğrafya öğretmeni olarak atıyorlar. bu bile başlı başına 4. sezon işlemelik konu.

geçmişini arkada bırakan sadi öğretmen kendisiyle aynı yaşıt liseli ergenlere öğretmenlik yapıyor. bu dizilerde oyuncu kadrosunu seçen, cast ajansları ile çalışan kim varsa göz muayenesine gitsin. 30-35 yaşındaki adamlara liseli rolü vermekte ne demek *

görselin linki
gelelim başroldeki kadinlara. özge özberk yılların oyuncusu. oyunculuğuna lafım yok. dizide iyi biri ve derya hemşire rolünde. yillarca askeri hastanelerde ömrünü çürütmüş. sadi'nin emin'ken aşk yaşadığı hatun. sonra emin bir mektup yazarak derya'yı terkediyor. sadi olup sırra kadem basıyor. derya'nın oğlu ise sadi öğretmenin okulunda öğrenci. şaşırdık mı? noo. yıllar sonra derya ile emin okulda karşılaşıyorlar. aman tanrım ne kadar yaratıcı bir senaryo. anlatmaya devam etmeliyiiim.

sadi'nin yeni kadını ise devrim özkan'ın rol aldığı songül karakteri. kendisi polis. sanırım oradan tanışıyorlar sadi ile. bana biraz kaba bir karakter gibi geldi ama oyuncunun mizacı bu demek ki. aklı derya'da kalbi songül'de derken aşk üçgenine hoş geldiniz. gelsin hayat geldiği gibi tabi olur lan. aşk diyorum, üçgen diyorum bir de hayat gelsin etti mi sana "4"


bazı dizilerde klişeleşmiş bir unsur vardır. esas adamın eski karısı ve yeni karısı ilk birbiriyle karşılaşıp tanışanlar olur. sonra bu kadınlar yakın arkadaş olurlar. sonra koca eve bir gelir ki eski karısı ve yeni karısı can ciğer kuzu sarması olmuş *

dizimizde de tıpkı böyle. polis songül yaralanıyor, hastaneye gidiyor onunla ilgilenen hemşire derya, kadınla samimi oluyor. birbirlerini arabayla gidecekleri yere falan bırakıyorlar * gani müjde senaryosunu yazmasa daha çok şey söylerdim de susuyorum.

tutmaz denilen dizi şuan reytinglerde birinci sırada. bunda ergen liselilerin aksine asıl başarı ertan saban ve devrim özkan'ın sadi ve songül aşkının sevilip benimsenmesi.

yaz dizisi olarak yayınlarız. yaz biter 12. bölümde dizi final yapar diye düşünen yapım ekibine reytingler de 1. olup 2. sezon onayı alması şoku peki?

hangi kanalda yayınlanıyor, hangi günler yayınlanıyor bilmem her cuma akşamı izlediğim, ertan saban'ı rolünü hayranlıkla sevdiğim, şu ana kadar ki top 3 yaz dizilerimden biridir. normalde türk dizisi izlemeyi sevmeyen ben cuma akşamları gelse de bu diziyi izlesem diyorum.

ailecek başına oturup izlediğimiz bir dizi. çok iyi yapılmış bir türk dizisi ve hala devam etmekte. perşembe günleri show tv de yayınlanıyor. izlemek isteyen olursa diye söyleyim dedim. güzel çevrilmiş bir dizi:)

ertan saban harika oynuyor ve dizi cok guzel. fakat klasik turk yapimlari gibi 2 saatin uzerine cikmak icin slow motion olaylar, gereksiz uzatilmis sahneler her ne kadar can sikiyor olsa da, izlemeye deger.

baya baya seyrediyorum ben bu diziyi. ertan saban seyretmeyi seviyorum çok tatlı gerçekten. devrim özkan’la uyumlarına da ayrı bayılıyorum. ama bu ikili dışında kalan senaryo çekilecek çile değil gerçekten. liseli kızı koca adama yamamaya çalışan anne, liseli adamlar, birbirinden kopuk bir hikaye. tek duam songül deryayı öğrenince saçma sapan triplere girmez inşallah.

youtube'tan videolarına denk geldim ve google'dan biraz bakınca gördüklerim beni hem şaşırttı hem normal karşıladım. şaşırtan durum ise dizideki kız 24 , erkek 44 yaşında.
normal karşıladığım durum böyle şeyler doğuda geçen bir dizi konusu olunca sapıklık istanbul'da dizi olunca aşk sevgi oluyor* ve biz bu durumu görmezden geliyoruz çünkü dizinin konusu bu değil kimsenin bu duruma bir tepkisi yok.
bunun bir adı var mı ? belki çok alakası yoktur ama bahsettiğim tarzda olan dizilerdeki rollerin yaşlarına baksanız hemen hemen denk gelir.
ihtimaldir ki bu kızın babası o başroldeki şaklaban ile aynı yaştadır.
sen olaya gel... televizyonda senin yaşında birisi kızınla baaam baaaam *
-aaa tabi rol icabı ya gerçek değil dimi.

bölümü izlememiştim, gittim fragmanı seyrettim sinirlerim bozuldu resmen. yani ben sadi ve songülü seviyorum ne diye bozuyorsunuz ortamı. anlık mı karar veriliyor dizinin akışına diye düşünmeden edemedim. nereye bağlanacak bundan sonrası acaba. bir çifti de iki bölümden fazla mutlu görmeyecek miyiz yani? hadi hayırlısı bakalım.

senaryosunda inanılmaz boşluklar olan dizi. tek tek yazmaya kalksam çok uzun olur. gerek de yok. bu diziyi izleyenler de çok kuvvetli senaryosu veya inanılmaz oyunculukları için izlemiyor.

sadi ve songül de artık muratlarına erdiğine göre çok uzun soluklu olacağına ihtimal vermiyorum .

yan hikaye yok gibi. karakterleri derin değil. sadece sadi-songül ile de bir yerden sonra tekrara düşmesi kaçınılmaz.

ertan saban'a hayranlığımı pekiştiren dizidir efendim. uzun zaman oldu tabi başlayalı ama uzuun uzuun bölümleri ile sabrımızı sınayan türk dizilerine olan mesafem sebebi ile yeni başladım. (bol bol sardırarak izlediğimi geri plana bırakırsak) ağır draması da olsa sadi ile songül komser arasındaki tatlı atışmalar izlemeyi sürekli hale getiriyor. ki onlarsız çoğu sahneyi atladığım doğrudur.

eski dizileri * bir kenara bırakırsak son dönemde kaliteli diziler üretilmiyor.

bu diziyi severek izledim. bunun tek bir nedeni var o da başrollerin kimyasının tutması.



sağ twix mi sol twix mi siz karar verin.

ertan saban'ı oyuncu olarak takdir ederim. devrim hanım oyuncu olarak hakkında yorum yapacak kadar farklı projede izlediğim biri değil ama izlediğim projelerinde oyunculuğu ile öne çıkmayan ve genelde yan rollerde olan biri.

bu belki de başrolde olduğu ilk diziydi. bu diziden sonra da başka dizilerde oynadığını biliyorum ama izlemediğim için yorum yapamam.

diziyi yazan gani müjde bu dizinin birebir aynısı olan yahşi cazibe dizisini de yazdığı için sanırım ben adamın yazdığı kadın karakterleri seviyorum.

bu karakterler hayatı zirvelerde yaşıyor. yani ya çok ponçik oluyor ya da aşırı dominant olup bu iki uçta salınıyor.

mesela eyşan hiçbir zaman ponçik olmadı veya leyla ile mecnun'un ilk leylası her zaman çok ponçikti.

çok ponçik olunabilir veya şirret ama ikisi aynı anda oluyursa bunun tıpta bir adı muhakkak vardır.