turgut uyar 'ın peygamber olduğunun kanıtı olan şiir.

'hüznümüzü büyük şeylerden sanırsanız yanılırsınız
örneğin üç bardak şarap içsek kurtulurduk
yahut bir adam bıçaklasak yahut sokaklara tükürsek
ama en iyisi çeker giderdik
gider geyikli gecede uyurduk...'

*''halbuki korkulacak hiç bir şey yoktu ortalıkta
her şey naylondandı o kadar''

*biliyorum gemiler götüremez
neonlar ve teoriler ısıtamaz yanını yöresini
örneğin manastır'da oturur içerdik iki kişi
ya da yatakta sevişirdik bir kadın bir erkek
öpüşlerimiz gitgide ısınırdı
koltukaltlarımız gitgide tatlı gelirdi
geyikli gecenin karanlığında..//
devamını gör...
turgut uyar'ın, okumaktan çok keyif aldığım şiiridir.
devamını gör...
turgut uyar'ın bu enfes şiirinin tamamı şöyledir:

halbuki korkulacak hiç bir şey yoktu ortalıkta
her şey naylondandı o kadar
ve ölünce beş on bin birden ölüyorduk güneşe karşı.
ama geyikli geceyi bulmadan önce
hepimiz çocuklar gibi korkuyorduk

geyikli geceyi hep bilmelisiniz
yeşil ve yabani uzak ormanlarda
güneşin asfalt sonlarında batmasıyla ağırdan
hepimizi vakitten kurtaracak

bir yandan toprağı sürdük
bir yandan kaybolduk
gladyatörlerden ve dişlilerden
ve büyük şehirlerden
gizleyerek yahut döğüşerek
geyikli geceyi kurtardık

evet kimsesizdik ama umudumuz vardı
üç ev görsek bir şehir sanıyorduk
üç güvercin görsek meksika geliyordu aklımıza
caddelerde gezmekten hoşlanıyorduk akşamları
kadınların kocalarını aramasını seviyorduk
sonra şarap içiyorduk kırmızı yahut beyaz
bilir bilmez geyikli gece yüzünden

"geyikli gecenin arkası ağaç
ayağının suya değdiği yerde bir gökyüzü
çatal boynuzlarında soğuk ayışığı"
ister istemez aşkları hatırlatır
eskiden güzel kadınlar ve aşklar olmuş
şimdi de var biliyorum
bir seviniyorum düşündükçe bilseniz
dağlarda geyikli gecelerin en güzeli

hiçbir şey umurumda değil diyorum
aşktan ve umuttan başka
bir anda üç kadeh ve üç yeni şarkı
belleğimde tüylü tüylü geyikli gece duruyor

biliyorum gemiler götüremez
neonlar ve teoriler ısıtamaz yanını yöresini
örneğin manastır'da oturur içerdik iki kişi
ya da yatakta sevişirdik bir kadın bir erkek
öpüşlerimiz gitgide ısınırdı
koltukaltlarımız gitgide tatlı gelirdi
geyikli gecenin karanlığında

aldatıldığımız önemli değildi yoksa
herkesin unuttuğunu biz hatırlamasak
gümüş semaverleri ve eski şeyleri
salt yadsımak için sevmiyorduk
kötüydük de ondan mi diyeceksiniz
ne iyiydik ne kötüydük
durumumuz başta ve sonda ayrı ayrıysa
başta ve sonda ayrı ayrı olduğumuzdandı

ama ne varsa geyikli gecede idi
bir bilseniz avuçlarınız terlerdi heyecandan
bir bakıyorduk akşam oluyordu kaldırımlarda
kesme avizelerde ve çıplak kadın omuzlarında
büyük otellerin önünde garipsiyorduk
çaresizliğimiz böylesine kolaydı işte
hüznümüzü büyük şeylerden sanırsanız yanılırsınız
örneğin üç bardak şarap içsek kurtulurduk
yahut bir adam bıçaklasak
yahut sokaklara tükürsek
ama en iyisi çeker giderdik
gider geyikli gecede uyurduk

"geyiğin gözleri pırıl pırıl gecede
imdat ateşleri gibi ürkek telaşlı
sultan hançerleri gibi ayışığında
bir yanında üstüste üstüste kayalar
öbür yanında ben"
ama siz zavallısınız ben de zavallıyım
eskimiş şeylerle avunamıyoruz
domino taşları ve soğuk ikindiler
çiçekli elbiseleriyle yabancı kalabalık
gölgemiz tortop ayakucumuzda
sevinsek de sonunu biliyoruz
borçları kefilleri ve bonoları unutuyorum
ikramiyeler bensiz çekiliyor dünyada
daha ilk oturumda suçsuz çıkıyorum
oturup esmer bir kadını kendim için yıkıyorum
iyice kurulamıyorum saçlarını
bir bardak şarabı kendim için içiyorum
"halbuki geyikli gece ormanda
keskin mavi ve hışırtılı
geyikli geceye geçiyorum"

uzanıp kendi yanaklarımdan öpüyorum.
devamını gör...
devamını gör...
o kadar çok dizesi alıntılanılabilir ki bu şiirin. ama benim için ilk çağrışımı; (bkz: her şey naylondandı)
işte o kadar.
devamını gör...
bir turgut uyar şiiridir. beni benden alan dizeleri aşağıya bırakıyorum.

evet kimsesizdik ama umudumuz vardı
üç ev görsek bir şehir sanıyorduk
üç güvercin görsek meksika geliyordu aklımıza
caddelerde gezmekten hoşlanıyorduk akşamları
kadınların kocalarını aramasını seviyorduk
sonra şarap içiyorduk kırmızı yahut beyaz
bilir bilmez geyikli gece yüzünden.
devamını gör...
turgut uyar'ın şiir derlemelerinden oluşan büyük saat koleksiyonunun yine şiirin bulunduğu ilk kitaptan adını alan dünyanın en güzel arabistanı alt başlığında, 111. sayfada yer alan şiir. geyikli gece daha çok şairin bir intihar akşamı üstüne söylenti şiirini düşünürsek eğer madalyonun öteki yüzü gibi. kendi korkusunu çağıran cesaret, kendi umutsuzluğunu taşıyan bir umut belki ya da ne söylesem boş çünkü turgut uyar söylemiş şiirde söylenebileceklerin hepsini. ben seviyorum bu şiirin kendine has buruk umudunu, içimde ölmüş bir şeyleri uyandırıyor ama yaşatmıyor da. çok arada, ortada kalmış bir şiir ama kuşkusuz en güzellerinden bir tanesi. yalnızlığın da çok nahif bir tanımı var şiirin son dizesinde; "uzanıp kendi yanaklarımdan öpüyorum."


"halbuki korkulacak hiçbir şey yoktu ortalıkta
her şey naylondandı o kadar"


"hüznümüzü büyük şeylerden sanırsanız yanılırsınız
örneğin üç bardak şarap içsek kurtulurduk
yahut bir adam bıçaklasak"


"evet kimsesizdik ama umudumuz vardı
üç ev görsek bir şehir sanıyorduk
üç güvercin görsek meksika geliyordu aklımıza"


"hiçbir şey umurumda değil diyorum
aşktan ve umuttan başka"


"uzanıp kendi yanaklarımdan öpüyorum"


devamını gör...
benim çok çok çok sevdiğim bir şiirdir bu ki görünce çok mutlu oldum. seslendirilmiş farklı yorumları olsa da maalesef yorumcusu kim bilgisine ulaşamadığım ama fonda balmorhea remembrance parçası kullanılmış bu versiyon çok güzel. 2 ay önce yüklenmiş görünse de daha önce de vardı, sanırım sayfa değişmiş. 'halbuki korkulacak hiçbir şey yoktu, her şey naylondandı o kadar' 'ama siz zavallısınız, ben de zavallıyım, eskimiş şeylerle avunamıyoruz' ne güzel mısralar bunlar. şiirin ifade ettiği anlama gelecek olursak, şahsi yorumum, temelde modern bireyin uyum sağlama sorununu işlediğini görebiliriz. bir kaçış vardır şiir boyu, geyikli geceye sığınmaktadır şiir kişisi. her şeyin naylon olması korkutur onu. naylon yapaylığı sembolize eder. imgeler yoğundur ve zıtlıklar göze çarpar. geyikli gece doğaldır tüm yapaylıklara rağmen, kurtarılmış bölgedir, gladyatörlerden ve dişlilerden kurtarılmış olması onun sistemden çıkarılmış modern dünyanın vahşetinden uzak olduğunu gösterir. her ne kadar okurken karamsar bir hava verse de yine de içinde büyük bir umut barındırır şiir. çünkü hala sığınacak bir şeyler vardır. modernist şiirde görülen parçalanmışlık burada da görülür, geyikli gecenin bir kaçış olduğunu, sonunun olduğunu bildiğini söylerken şiir kişisi birden oturup esmer bir kadını yıkadığını söyler. bu bölünmüşlük parçalanmışlık şairin ruh halini, dünyasını modern dünyada kendisini içinde gördüğü açmazı çağrıştırır. kadın erkek ilişkisine yapılan göndermeler insanın insani ilişkilerine, yapaylığın içerisinden sağ çıkabilmiş insani duygularını ifade eder. geyikli gece imgesi yorumlayana göre değişebilir. fakat ben bunun sadece doğa denilemeyecek kadar güçlü bir imge olduğunu düşünüyorum. gecedir çünkü gece tüm sistemin durduğu kişinin kendisiyle kaldığı zamandır. bu yüzden geyikli gece kişinin sığındığı yalnızlığı, kendi iç dünyası, ya da sığındığı her neyse odur bana göre, ve okuyana göre ifade ettiği şey değişir. ama tabii ki bu zıtlığı göstermek için doğal bir ortam olarak tasvir edilmiştir.
devamını gör...
bol "kafa arkadaş" içeren gecedir. ben de bayılırım geyiğe ama yapacak kimsem yok. ehehe. şairmiş galiba bu arkadaş tanım bir yana.* (bkz: geyik çevirme)*
devamını gör...
turgut uyarın dönemin arabesk yaşantısına göndermelerde bulunduğu, kafkaesk bakış açısıyla yazdığı eşsiz şiiri. aslında kentsel dönüşüm ve kentleşme sürecinin sancıları eleştirilir. bu şiiri okuyunca aklıma hemen sezai karakoçun "balkon " şiiri gelir.
devamını gör...
şunu posta gazetesinde yayimlasam bana küfür edersiniz ama altina turgut uyar yazinca oooovv vovv diyorsunuz..
devamını gör...
harika bir şiir ilk 2 yıl önce haberim olmuştum. o zaman bir uygulama aracılığıyla seslendirmiştim. aradım taradım buldum. burayada bırakıyorum. umarım beğenirsiniz.
www.smule.com/sing-recordin...
devamını gör...
gecenin bir yarısı okumuştu bir arkadaş.. ilk ondan duymuştum:) "ama siz zavallısınız bende zavallıyım, eskimiş şeylerle avunamıyoruz....sevinsek de sonunu biliyoruz."
devamını gör...
muhteşem muhteşem muhteşem bir şiir!
devamını gör...
hiçbir şey umurumda değil diyorum.
aşktan ve umuttan başka.
bir anda üç kadeh ve üç yeni şarkı.
belleğimde tüylü tüylü geyikli gece duruyor...

zamansız bir turgut uyar şiiri.
devamını gör...
#1809532


şunu posta gazetesinde yayimlasam bana küfür edersiniz ama altina turgut uyar yazinca oooovv vovv diyorsunuz..


divan şiirini, türk halk şiirini, dünya şiirini bilmeyen, çağdaş türk şiirinin serüveninden zerre haberi olmayan, tüm bunların yanında paçalarından cehalet akanların anlamayacağı kalitede bir görkemli şiirdir.

bir plastik sanat eserini, şiiri ya da müziği alımlayan kişinin, kuşkusuz : "ben bunu sevmedim, benim ilgimi çekmedi" demeye hakkı vardır. ancak "bu ne kadar berbat, çirkin, kötü" demek; hatta bilmediği ögeye alaycı, aşağılayıcı yaklaşmak, şark köylülerinin ezikliği dışa vurmada tarihsel yöntemleridir. zira bir sanatsal ürün hakkında beğenmeme, yani 'kötü yapıt' yargısı için o sanat dalını değerlendirebilecek ölçütler, pratik ve teorik bilgi, deneyim birikimi ve estetik bilinç gereklidir.

cehaletle, turgut uyar'ın en görkemli şiirlerinden birini posta gazetesi zırvalarıyla karşılaştırma cesaretini bulanlar, toplumuzda her zaman olmuştur. en ünlüleri kendi çiziktirdiklerini picasso ile karşılaştıran evren paşadır. onlar memleketin endemik sığırları olarak otlaklarımızda hep yaşayacaklar.

nitekim onlar ki; kandinsky ya da fikret mualla'nın tablolarına "le lan bu, iki boya sürmüşler ben de yaparım bunu"; wagner'in tristan ve isolde operasına "zükerim böyle müziği yav, gafamı şişirdi"; ıtri'nin neva kâr'ına "ne oolum bu gıy gıy gıy? iki angaralı çalın da oynıyak" diyecek estetik bilinç ve kültür düzeyindedirler.
devamını gör...
sanat sanat içindir diyenleri çok daha iyi anlayabildiğim şiir.
devamını gör...
son birkaç aydır iliklerime kadar hissettiğim turgut uyar şiiri.
devamını gör...
başlığı görünce cin görmüş gibi oldum
devamını gör...
(bkz: şiir türünde yazılmış ilk roman)
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"geyikli gece" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim