1.
2000-2007 arası yayınlanan nefis dizi gilmore girls'ün, 2016'da yayınlanan 4 bölümlük devam serisi. her bölüm bir mevsimde geçiyor ve bölümler 90 dakika. kadro aynen burda da var hatta 2014'de ölen edward herrman'ı da bol bol anmışlar. netflix etkisi var biraz ama yine çok iyiydi
mom, i'm pregnant
mom, i'm pregnant
devamını gör...
2.
rezalet bir devam.
çok umutla, "%50 tuttursalar olur" diye, sevmek isteyerek başına oturdum. birinci bölümün sonunu getiremedim.
gilmore girls önce senarist grevine sonra bütçe eksikliğine kurban gitmiş bir yapım. yani bittiğinde hala yakıtı varmış. hayran kitlesi de sadık, yani potansiyel var mı? var.
bu noktada senaryoya çalakalem girişmeden önce düzgün analiz yapmak gerekiyor. 10 sene sonra dizi diriltiyorsan, izleme biçiminin nasıl değiştiğini gözetmen gerek. benzer şekilde, 10 sene önce seyircini memnun eden hangi noktaların hala parlak olduğunu belirleyip parlatman gerek. pek çok yapım daha bu premise aşamasında patlıyor, bu da o kervana katılmış.
öncelikle 2000'lerin başında daha naif, masala inanmayı sevip detayını kurcalamayan bir seyirci varmış. şuradaki: #2366009 saçmalıklar gözüne batmıyormuş seyircinin. artık bu seyirci kalmadı. (bkz: don't trust the b---- in apartment 23) diye bir dizi vardı mesela, çerezlik kız dizisi olarak pek bir arızası yoktu ama seyirci üst üste "bu kadar alkol kullanan bir kadın bu kadar fit kalamaz" diye diye ayrıldı. satamadılar benzer formülü. devam dizisinin en büyük sınavı bunu dönüştürmekti. belki kendiyle dalga geçerek belki başka yöntemle, başaramadı.
ikincisi seyirci mutlu dizi izlemek istiyordu, daha ilk dakikalardan daha karanlık bir öykü buldu. bu, düzgün ön tanıtımla anlatılıp, beklenti kaydırılıp aşılabilirdi. buna uygun kostüm, ışık kullanılabilirdi. yılların şekerbembe archie'sinin riverdale ile yeniden yaratılması gibi. akılllarına bile gelmedi.
son olarak, "iyi olanı tut" kısmı eksik kaldı. sürekli saç savuran seksi ya da zorlama lgbtq+a+dfs woke karakterdi liseli kız. ilk defa herman melville, marcel proust okuyup patti smith dinleyen, makul ama dahi birini görmüştük. bu kısmının üzerine -gazeteci olmasına rağmen- gitmediler. havada kaldı.
mekanik kısmını tuttular, e o zaman da car car car konuşan iki kadın kalıyor elimizde. bu sefer bir de burunları büyük. çekilmiyor.
bu dizi hakkında şöyle bir fan teorisi var: aslında gerçek gilmour girls bu. yıpranmış, kendini dolu sanan ama boş, kezbanımsı. o ilk gilmore girls dizisi ise gerçek (a year in life'daki) rory'nin yazdığı, kendi çocukluğunu tam tersine mutlu bir masal olarak, gerçeklerin tam zıttıyla anlattığı, satmaya çalıştığı romanı.
çok umutla, "%50 tuttursalar olur" diye, sevmek isteyerek başına oturdum. birinci bölümün sonunu getiremedim.
gilmore girls önce senarist grevine sonra bütçe eksikliğine kurban gitmiş bir yapım. yani bittiğinde hala yakıtı varmış. hayran kitlesi de sadık, yani potansiyel var mı? var.
bu noktada senaryoya çalakalem girişmeden önce düzgün analiz yapmak gerekiyor. 10 sene sonra dizi diriltiyorsan, izleme biçiminin nasıl değiştiğini gözetmen gerek. benzer şekilde, 10 sene önce seyircini memnun eden hangi noktaların hala parlak olduğunu belirleyip parlatman gerek. pek çok yapım daha bu premise aşamasında patlıyor, bu da o kervana katılmış.
öncelikle 2000'lerin başında daha naif, masala inanmayı sevip detayını kurcalamayan bir seyirci varmış. şuradaki: #2366009 saçmalıklar gözüne batmıyormuş seyircinin. artık bu seyirci kalmadı. (bkz: don't trust the b---- in apartment 23) diye bir dizi vardı mesela, çerezlik kız dizisi olarak pek bir arızası yoktu ama seyirci üst üste "bu kadar alkol kullanan bir kadın bu kadar fit kalamaz" diye diye ayrıldı. satamadılar benzer formülü. devam dizisinin en büyük sınavı bunu dönüştürmekti. belki kendiyle dalga geçerek belki başka yöntemle, başaramadı.
ikincisi seyirci mutlu dizi izlemek istiyordu, daha ilk dakikalardan daha karanlık bir öykü buldu. bu, düzgün ön tanıtımla anlatılıp, beklenti kaydırılıp aşılabilirdi. buna uygun kostüm, ışık kullanılabilirdi. yılların şekerbembe archie'sinin riverdale ile yeniden yaratılması gibi. akılllarına bile gelmedi.
son olarak, "iyi olanı tut" kısmı eksik kaldı. sürekli saç savuran seksi ya da zorlama lgbtq+a+dfs woke karakterdi liseli kız. ilk defa herman melville, marcel proust okuyup patti smith dinleyen, makul ama dahi birini görmüştük. bu kısmının üzerine -gazeteci olmasına rağmen- gitmediler. havada kaldı.
mekanik kısmını tuttular, e o zaman da car car car konuşan iki kadın kalıyor elimizde. bu sefer bir de burunları büyük. çekilmiyor.
bu dizi hakkında şöyle bir fan teorisi var: aslında gerçek gilmour girls bu. yıpranmış, kendini dolu sanan ama boş, kezbanımsı. o ilk gilmore girls dizisi ise gerçek (a year in life'daki) rory'nin yazdığı, kendi çocukluğunu tam tersine mutlu bir masal olarak, gerçeklerin tam zıttıyla anlattığı, satmaya çalıştığı romanı.
devamını gör...