1.
ne ciğer bıraktı ne de gözde yaş. izlerken yutkunmalar boğazda düğüm oluyor. benim favori karakterim çekirge reis. böyle diğergamlık böyle fedakarlık yok. güldürüyor düşündürüyor hatta ağlatıyor. gerçekmiş hissi, sanki paralel bir evrende yaşanmış da izliyoruz hissi veriyor. baş yapımcısı hayri pıtırcıkmış. not almalık replik ise : you never know how long you have with someone until they are gone.
devamını gör...
2.
bir guillermo del toro ve mark gustafson filmidir.
filmin senaryosunu yönetmen guillermo del toro ve patrick mchale birlikte yapmıştır. ancak elbette ki hikaye bu ölümsüz ve yaramaz küçük kahramanı bize armağan eden carlo collodi'nin pırıl pırıl zihninin bize armağanıdır. filmde pinokyo'yu gregory mann, cricket'i ewan mcgregor, gepetto usta'yı ise david bradley seslendirmiştir. seslendirme sanatçıları arasında christopher waltz, john turturro, ron pearlman, tilda swinton ve cate blanchett de vardır.
animasyon filmlere bayılıyorum ama özellikle stop motion olduğu zaman beni benden alıyor bu filmler. guillermo del toro'nun zihnine ve düşünce yapısına da hayranım. ve elbette ki carlo collodi'nin bize en büyük armağanı olan pinokyo en yakın arkadaşlarımdan biri. o halde bu filme hayran olmamam mümkün değildi zaten.
defarlarca okudum pinokyo öyküsünü. o yüzden biraz önyargım vardı izlemeye başlarken hayran olacağımı bilsem de. ama guillermo del toro hikayeyi bambaşka bir yere taşımış ve yepyeni ve muhteşem bir hikaye olarak sunmuş bize.
benito mussolini de bu filmin içinde kendi çapında ve boyutunda arzı endam etmekte. gepetto ustanın oğlu bu savaş esnasında bir kilise bombardımanı esnasında hayatını kaybeder. ismi ise yazara bir saygı duruşu olarak carlo'dur. pinokyo yine gerçek bir çocuk olmak için elinden geleni yapar ama bu sefer faşist bir genç olmakla da imtihan edilir.
ve filme katılan düşsel öğeler o kadar iyi, anlatıcı olarak seçilen cricket o kadar muhteşem bir karakter ki film resmen seviye atlamış.
pinokyo okuduğum her seferinde hüzünlendiğim bir hikaye olmuştu ama guillermo del toro beni perişan etti bu filmde. ne desem az. övgüler olsun sana.
filmin senaryosunu yönetmen guillermo del toro ve patrick mchale birlikte yapmıştır. ancak elbette ki hikaye bu ölümsüz ve yaramaz küçük kahramanı bize armağan eden carlo collodi'nin pırıl pırıl zihninin bize armağanıdır. filmde pinokyo'yu gregory mann, cricket'i ewan mcgregor, gepetto usta'yı ise david bradley seslendirmiştir. seslendirme sanatçıları arasında christopher waltz, john turturro, ron pearlman, tilda swinton ve cate blanchett de vardır.
animasyon filmlere bayılıyorum ama özellikle stop motion olduğu zaman beni benden alıyor bu filmler. guillermo del toro'nun zihnine ve düşünce yapısına da hayranım. ve elbette ki carlo collodi'nin bize en büyük armağanı olan pinokyo en yakın arkadaşlarımdan biri. o halde bu filme hayran olmamam mümkün değildi zaten.
defarlarca okudum pinokyo öyküsünü. o yüzden biraz önyargım vardı izlemeye başlarken hayran olacağımı bilsem de. ama guillermo del toro hikayeyi bambaşka bir yere taşımış ve yepyeni ve muhteşem bir hikaye olarak sunmuş bize.
benito mussolini de bu filmin içinde kendi çapında ve boyutunda arzı endam etmekte. gepetto ustanın oğlu bu savaş esnasında bir kilise bombardımanı esnasında hayatını kaybeder. ismi ise yazara bir saygı duruşu olarak carlo'dur. pinokyo yine gerçek bir çocuk olmak için elinden geleni yapar ama bu sefer faşist bir genç olmakla da imtihan edilir.
ve filme katılan düşsel öğeler o kadar iyi, anlatıcı olarak seçilen cricket o kadar muhteşem bir karakter ki film resmen seviye atlamış.
pinokyo okuduğum her seferinde hüzünlendiğim bir hikaye olmuştu ama guillermo del toro beni perişan etti bu filmde. ne desem az. övgüler olsun sana.
devamını gör...
3.
pinokyo hikayesini biraz daha karanlık göstermiş guillermo. biraz daha hüzünlü yanlarına, biraz daha frankenstein'ın yaratığına benzeyen taraflarına eğilmiş pinokyo'nun. stop-motion tekniğiyle çekmiş filmi. kuklaların yapılışına büyük özen gösterilmiş, animatörler de işini iyi yapmış. seslendirmenler kaliteli. on üzerinden 8.
devamını gör...