gül yağı

her kullanışta kulağımda hızlandırılmış çekimle açan tomurcuklar eşliğinde gül ahmedim ilahisi çaldıran, güzel kokulu bir yağdır.

geçtiğimiz günlerde hediye gelen güllerden yapmak istedim. gül hem sevmediğim bir bitki hem de işime yarayacak şekilde pudra rengiydi. fakat soruyorum, bir kişi bile gül yağı nasıl yapılır bilmiyor. hayır sen koskoca babaannesin, anneannesin, gül yağı yapmayı nasıl bilmezsin ya? soruyorum, amaan, satın al haliç, ıspartalı mıyım ben?… diyorlar. dedem de içli köfte yapıyordu, ama malatyalı değildi. hediye gelen çiçekleri suya koy kızım. suyuna da kesme şeker at ki uzun yaşasın demeyi ihmal etmezsiniz ama. yahu ayıp be. koca koca insanlar. bi şey de diyemiyorsun, alınıyorlar.
vereceğim bunları, valla. başka anneanne, babaanne alacağım. milletin anneannesi, babaannesi torununa gelen güllerden gül reçeli yapar, bizimkiler de solana kadar suyunu değiştirir. pess. bezdim.

neyse internet denilen mel'un icadı iyi ki var. sordum da öğrendim. şimdi bir buçuk ay kadar cam güzeli gibi güneşte bekleyecek.
ne işe yarıyor, hiç bilmiyorum ama heves işte, yaptık bir kere. aklıma geleni yapmalıyım yoksa çatlarım. baktım olmuyor, yüce hanımların dediğini yapıp satın alacağım. inat değil mi? yaptım da oldu sansınlar. hıh.*

olayı anlamak için linki verilen filmi izleyin ayrıca çok güzel bir filmdi onu da ekleyeyim.
ısparta olayı köylü olayıdır , hala ilkel yöntemler.

işte o gül yağı yapılan pembe güllerin reçeli de yapılır. her gülden reçel yapılmaz.
.

banyoda küvet sefasını arttırır.