1.
yazarın tavsiyesi: okurken dinlemelik bir parça en alt linkte mevcuttur.
şöyle bir söz geçer dark dizisinde konu üzerine;
“herkes üç yaşam sürer. ilki saflığın yitirilmesiyle, ikincisi masumiyetin yitirilmesi ile, üçüncüsüyse bizzat hayatın yitirilmesi ile sonuçlanır. bu üç aşamanın yaşanılması kaçınılmazdır.”
fakat aslında hayatın bittiği an yaşarken gelen andır, öldüğünüz an değil.
hayatın sonu, insanın yaşama arzusu bitince gelir.
herkesin hayalleri vardır, amaçları, tutkuları, hedefleri yada uğruna yaşadıkları bir şeyler. yani kısaca motivasyonları vardır insanların.
ve motivasyonlarınızı kayıp ettiğiniz an biter hayat, geriye sadece sonlanması beklemek yada sonlandırmak kalır.
diyelim ki emekli olup deniz kenarı bir taş eve yerleşip orada ekip biçip, balıkla şarapla yaşama gibi bir hayaliniz var. bu sizin motivasyonunuzdur aslında. o noktaya gelmek için yaşarsınız. fakat o nokta hiç bir zaman yetmeyecektir. ve hedeflerinizi gerçekleştirdiğinizde ve geriye bir istek kalmadığında yani motivasyonunuz kalmadığında yaşamanın anlamı da kalmaz.
çünkü her ne kadar hepimiz bilsek de var oluşun ne kadar anlamsız olduğunu, yukarıda da belirttiğim gibi bir şeyler için yaşarız. sadece o şeyler bittiğinde bir anlam kalmaz.
bunun örneğini intihar eden bir çok ünlüde görebilirsiniz. genç yaşta gelen şöhret ve para sayesinde bütün engeller kalkar ve istedikleri her şeyi elde ederler. fakat bu sefer hayat çok sıkıcı olur ve uyuşturucu batağına saplanırlar. fakat artık o da keyif vermediğinde sonlandırırlar hayatı.*
dünya üzerine insan ticareti adında bir sektör var. ve bu sektör en hızlı büyüyen sektörler arasında. tabi gözden uzak bizden uzak diye gelmiyor insanın aklına ama bunun yaşı yok. biri geliyor sizi kaçırıyor ve bir başka bir yerde ya kölelik yapıyorsunuz yada organlarınız hasat ediliyor.
peki bu sektör ne için var. insan hayatı satın alacak kadar parası olan diğer insanlar için.
o filmlere konu olan insan avları vs gerçekten sadece film mi? dünya üzerinde görülse bile inanılmayacak kötülükler var. bunlarda var elbet ki.
sınırsız imkana sahip olunca yeni tatlar arar insan, tek sebebi yaşamak için biraz daha amaç olduğuna inandırmaktır kendisini. ama bu elbet biter. bazen daha erken bazen daha geç. çünkü insan doğası bunu gerektirir. limitlerimiz vardır.
sonrasında ise anlamsızlık içinde kayıp olur insan ve ardından gelen çaresizlik tek bir çözüme iter.
hepimizi bekleyen mutlak sona.
şöyle bir söz geçer dark dizisinde konu üzerine;
“herkes üç yaşam sürer. ilki saflığın yitirilmesiyle, ikincisi masumiyetin yitirilmesi ile, üçüncüsüyse bizzat hayatın yitirilmesi ile sonuçlanır. bu üç aşamanın yaşanılması kaçınılmazdır.”
fakat aslında hayatın bittiği an yaşarken gelen andır, öldüğünüz an değil.
hayatın sonu, insanın yaşama arzusu bitince gelir.
herkesin hayalleri vardır, amaçları, tutkuları, hedefleri yada uğruna yaşadıkları bir şeyler. yani kısaca motivasyonları vardır insanların.
ve motivasyonlarınızı kayıp ettiğiniz an biter hayat, geriye sadece sonlanması beklemek yada sonlandırmak kalır.
diyelim ki emekli olup deniz kenarı bir taş eve yerleşip orada ekip biçip, balıkla şarapla yaşama gibi bir hayaliniz var. bu sizin motivasyonunuzdur aslında. o noktaya gelmek için yaşarsınız. fakat o nokta hiç bir zaman yetmeyecektir. ve hedeflerinizi gerçekleştirdiğinizde ve geriye bir istek kalmadığında yani motivasyonunuz kalmadığında yaşamanın anlamı da kalmaz.
çünkü her ne kadar hepimiz bilsek de var oluşun ne kadar anlamsız olduğunu, yukarıda da belirttiğim gibi bir şeyler için yaşarız. sadece o şeyler bittiğinde bir anlam kalmaz.
bunun örneğini intihar eden bir çok ünlüde görebilirsiniz. genç yaşta gelen şöhret ve para sayesinde bütün engeller kalkar ve istedikleri her şeyi elde ederler. fakat bu sefer hayat çok sıkıcı olur ve uyuşturucu batağına saplanırlar. fakat artık o da keyif vermediğinde sonlandırırlar hayatı.*
dünya üzerine insan ticareti adında bir sektör var. ve bu sektör en hızlı büyüyen sektörler arasında. tabi gözden uzak bizden uzak diye gelmiyor insanın aklına ama bunun yaşı yok. biri geliyor sizi kaçırıyor ve bir başka bir yerde ya kölelik yapıyorsunuz yada organlarınız hasat ediliyor.
peki bu sektör ne için var. insan hayatı satın alacak kadar parası olan diğer insanlar için.
o filmlere konu olan insan avları vs gerçekten sadece film mi? dünya üzerinde görülse bile inanılmayacak kötülükler var. bunlarda var elbet ki.
sınırsız imkana sahip olunca yeni tatlar arar insan, tek sebebi yaşamak için biraz daha amaç olduğuna inandırmaktır kendisini. ama bu elbet biter. bazen daha erken bazen daha geç. çünkü insan doğası bunu gerektirir. limitlerimiz vardır.
sonrasında ise anlamsızlık içinde kayıp olur insan ve ardından gelen çaresizlik tek bir çözüme iter.
hepimizi bekleyen mutlak sona.
devamını gör...
2.
dört yıl uyuduğunuz her şeyinizi paylaştığınız canınızdan çok sevdiğiniz kedinizi gömdüğünüz andır.
ya da ona b.ktan bir odun parçasıyla mezar kazmaya çalışmaktır.
umud edecek bir şey kalmadığı andır.
ameliyathane koridorunda sevdiğiniz birinin ordan sağ çıkmasını beklerken saate baka baka içinizden küfrederek ağladığınızı görmesinler diye yüzünüzü çevirdiğiniz andır.
ya da ona b.ktan bir odun parçasıyla mezar kazmaya çalışmaktır.
umud edecek bir şey kalmadığı andır.
ameliyathane koridorunda sevdiğiniz birinin ordan sağ çıkmasını beklerken saate baka baka içinizden küfrederek ağladığınızı görmesinler diye yüzünüzü çevirdiğiniz andır.
devamını gör...